Yazıda, halen bir kısmı canlı görünse de resifin yok olmasının an meselesi olduğu vurgulanarak 'yapacak bir şey kalmadığı' belirtildi.
Outside dergisinde ekoloji editörü Rowan Jacobsen tarafından kaleme alınan anma yazısında Büyük Set Resifi’nin tamamen yok olmadığı, ancak deniz suyu sıcaklığının artmasıyla beraber geçen yıllarda büyük bir kısmının beyaz renge büründüğü belirtildi.
Atmosferdeki fosil yakıt emisyonu nedeniyle sudaki karbon oranı artışının denizleri daha asidik hale getirdiği, bunun da resifin beyazlaşmasındaki bir diğer etken olduğu vurgulandı.
25 milyon yıl yaşındaydı
Jacobsen, anma yazısında, “Avustralya’nın Büyük Set Resifi, uzun süren hastalığın ardından 2016’da hayatını kaybetti. 25 milyon yıl yaşındaydı” diyerek resifin ölümünü ilan etti.
Yeni milenyumla beraber ‘toplu beyazlaşma’nın daha sık görüldüğünü ifade eden Jacobsen, resifin bu yıl geri döndürülemez bir biçimde zarara uğradığını da yazdı.
’71 yaşımdayım, resiften uzun yaşarım’
Anma yazısında Avustralya Deniz Bilimi Enstitüsü’nden biliminsanı Charlie Veron’un sözlerine de yer verildi: “Resifin bütün kuzey kısmı yok oldu. Sanki savaş alanı gibi. Eskiden dünyanın en iyi işine sahip olduğumu düşünürdüm. Şu anda 71 yaşımdayım ve resiften daha uzun yaşayacağım fikrindeyim.”
1981 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine alınan Büyük Set Resifi, birbirinden ayrı 2 bin 900 resif ve 900 adadan oluşan, 2 bin 600 km genişliğe yayılmış 344 bin 400 kilometrekarelik yüzölçümüyle (Türkiye’nin yarısına yakın) dünyanın en büyük resif sistemiydi.
Kaynak: Diken.com.tr