"Ölüm" Gölü'ne muhtaçlar
Samsun'un Bafra İlçesi’nde 7 kişiye mezar olan Gıcı Gölü, bölgedeki halkın geçim kaynağı. Köylü tarımdaki kuraklık nedeniyle balıkçılıkla uğraşırken gölün tek ekmek kapıları olduğunu söylüyor.
Çiftçilikle uğraşan bölge halkının yazları kurak olan, kışın ise yağmur ve kar suları ile su seviyesi yükselen Gıcı Gölü'nde avladıkları sazan, kefal gibi balıkları satarak geçimlerini sağlıyor. Bölgede balıkçılık yaparak geçimini sağlayan Ali Şengül, "Biz yazın çiftçilik, kışın ise balıkçılıkla uğraşıyoruz. Ancak son günlerde havanın soğuk ve fırtınalı olması açıkçası bizim teknelerimizle ava çıkmamızı engelliyor. 7 arkadaşımızın bu havada ava çıkmaları mantıkla açıklanacak gibi değil. Bile bile ölüme gittiler" dedi.Samsun'un Bafra İlçesi Sarıköy Mevkii Gıcı Gölü'nde 6 metrelik balıkçı teknesi ile balık avına çıkan Dursun Namlı (30), Bilgin Namlı (15), Yunus Emre Erol (20), Muharrem Türkmen (37), Niyazi Türkmen (30), Yunus Semiz (38) ve Mehmet Ali Semiz (35), teknelerinin fırtına nedeniyle alabora olması sonucu düştükleri gölde boğularak hayatlarını kaybetmişti. Hayatını kaybeden 7 kişinin cesedi AFAD, Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanlığı, Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı ekipleri, Jandarma, polis ve Ankara’dan gelen Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekiplerinin çalışmaları sonucu 4 günde çıkarıldı.
"Bölge halkı balıkçılık yapıyor"
Bafra ovası içerisinde yer alan Kızılırmak Deltası çevresinde bulunan ve yüksek kesimlerden gelen yağmur ve kar sularıyla oluşan Gıcı Gölü, bölge halkının tek geçim kaynağı. Yazları kurak geçtiği için su seviyesi az olan, kışın yağan kar ve yağmur suları ile dolmasıyla balıkçılık yapan ve yaklaşık 5 köy halkının faydalandığı Gıcı Gölü, fırtınada 7 kişiye mezar oldu.
"Tarımın yerini balıkçılık alıyor"
Genelde tarımla uğraşan bölge halkının kışın balıkçılıkla geçimlerini sağladığını ifade eden Ali Şengül (41), "Bu bölgede Liman Gölü, Cernek Gölü, Gıcı Gölü, Tatlı Göl ve Uzun Göl birleşerek Kızılırmak Deltası’nın doğu kıyılarını paylaşıyor. Bizim önemli geçim kaynağımız bu göllerde avladığımız balıklar. Biz yazın çiftçilik, kışın ise balıkçılıkla uğraşıyoruz. Ancak son günlerde havanın soğuk ve fırtınalı olması açıkçası bizim teknelerimizle ava çıkmamızı engelliyor. 7 arkadaşımızın bu havada ava çıkmaları mantıkla açıklanacak gibi değil. Bile bile ölüme gittiler. Gölün derinliği normalde 1.5 metre. Suyun en fazla olduğu dönemlerde ise 3 metreye ulaşıyor. Burada 3 çeşit balık var. Sazan, ak balık ve kefal" dedi.
"15 kayığımız var"
İnsanların genelde geçim amaçla balıkçılık yaptığını hobi olarak bu işle uğraşanların sayısının az olduğunu ifade eden Ferhat Şengül (44) ise, "O gün boğulan arkadaşlarımızın en büyük hataları öyle bir havada kayığa 7 kişi binmeleriydi. Bir de yan giderek kayığa su aldırmalarıdır. Yani biraz bilinçsizlikten kaynaklanan bir kaza olmuş. Eğer yanlarında bilgili bir arkadaşımız olsaydı bu olay yaşanmazdı. Herkesi kayığa dengeli şekilde oturtup, dalgaya da dik vurma şartıyla rahatlıkla karaya çıkabilirdi. Burada 3 kooperatif var. Yaklaşık 15 kayığımız çalışmakta. Bazen yemeklik bile balık bulamadığımız olurken, bazen de 150-200 kilogram balık çıkardığımız oluyor" şeklinde konuştu.
"Burası tehlikeli bir göl"
Bu bölgede büyüdüklerini ve yıllardır balıkçılıkla uğraştıklarını dile getiren Şengül, "Bizim en büyük sorunumuz buradaki avcılık. Mesela arkadaşlar kalabalık geliyor. Tıpkı o hayatlarını kaybeden arkadaşlar gibi. Bu göl normal bir su birikintisi değil, tehlikeli. Dalga olduğu zaman bizler bile açılmıyoruz. Eğer dalga varsa bu göl büyük tehlike arz eder. Mesela vatandaş geliyor, 'Ben sertifikalı avcıyım' diyerek burada avlanmaya çalışıyor. Tamam avcı olabilirsin ancak buraları bilmediğin için sorun yaşarsın. Avcıların burada bilen insanlarla avlanması lazım. Gölde bulunan sazlıkta geçmişte çok insanlar kaybettik" diye konuştu.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.