Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden dünyaya yayılan ’mavi kapak’ toplama kampanyası, 3 yıllık gönüllü çalışmanın ardından Dekan Prof. Dr. Celal Artunç’un talimatıyla sona erdi. ’Tane tane kapakları toplayalım adım adım engelleri aşalım’ sloganıyla yürütülen projenin koordinatörlüğünü yapan Prof. Dr. Nurselen Toygar, "Dekanımız fakültemizin bilimsel çalışmalarla adının anılmasını istiyor. Bu nedenle kampanyaya bu yıl son verildi. Projede şu ana kadar 400 ton kapak toplandı, 1600 tekerlekli sandalye dağıtıldı.

Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’yle adını duyuran, dünyaya yayılıp çığ gibi büyüyen plastik kapak toplama kampanyası, 3 senelik gönüllü çalışmanın ardından bitirildi. Projeyi internette görüp İzmir’e getirme teklifinde bulunan Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerinden Kosovalı Kushtrim Ahmeti’nin girişimine destek veren başta öğretim üyesi Prof. Dr. Nurselen Toygar olmak üzere kampanyanın yayılmasında büyük emek veren fakültedeki birçok öğretim üyesi ile öğrenci, kararla üzüntü yaşadı.

En büyük üzüntüyü kendisinin yaşadığını ifade eden Prof. Dr. Nurselen Toygar, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Artunç’un, fakültenin bilimsel çalışmalarla adının duyulmasını istemesi nedeniyle kampanyaya son verildiğini dile getirdi. Prof. Dr. Toygar, şunları söyledi:

"Dekanımız, her sene kampanyanın bitirilmesini istiyordu, ancak biz halkımızdan gelen istek üzerine kampanyayı devam ettirdik. Fakat 2012 yılında Dekanımız bitirilmesini istedi. Çünkü fakültenin bilimsel haberlerle gündeme gelmesini, adının kapakla anılmasını istemediğini söyledi. Bu kampanya benim çocuğum gibi oldu, Ataşehir Belediyesi’nden aldık, onu yetiştirdik ergenliğe getirdik. O kadar kişinin evladı gibi benimsediği kurumsal olmaktan çıkan bu projenin bitirilmesi en çok beni üzüyor ve içimi acıtıyor. Uykularımı kaçırıyor. Bu proje bizden daha çok halkımızın sahiplendiği bir proje oldu."

KAMPANYANIN BİTTİĞİNİ ÖĞRENEN ÇOCUKLAR AĞLIYOR

Projenin 81 ille sınırlı kalmadığını aynı zamanda dünyaya yayıldığını kaydeden Prof. Dr. Nurseli Toygar, 50 dünya ülkesinden proje için kapak geldiğini belirtti. Prof. Dr. Toygar, şunları söyledi:

"Bizim milletimiz yardımlaşma duygusuyla bir kapak şemsiyesi altında toplanarak ellerini taşın altına koydu. Umutsuz olduğumuz bir dönemde sevgi birliğimizin devam ettiğini gördük. Çocuklarımız sosyal sorumluluk edindi. Şimdi bana soruyorlar; ’Hocam bu kampanya biterse biz bu kapakları ne yapacağız?’ Bazı kişiler çocuklarına kampanyanın bittiğini söyleyecek olmuş çocuklar ağlamaya başlamış. Çocuklara sosyal sorumluluk o kadar çok aşılanmış. Engellilerimize bir tekerlekli sandalye almayı amaç edindik. Bize sağlık raporuyla başvuran bütün engellilere ulaştık ve bunu gururla söylüyorum. Buna ulaşmamızı halkımız sağladı."

ENGELLİLERE FARKINDALIK YARATILDI

Proje sayesinde engellilerin artık evlerinden çıkıp daha çok hayata katıldığını söyleyen Prof. Dr. Nurselen Toygar, şöyle devam etti:

"Bu proje engellilere farkındalık yarattı. Engelliler için bir şeyler yapılmaya başlandı. Belki önceden de yapılıyordu ancak şu an daha hızlı yapılıyor. Engelli evinden çıktı, hakkını aramaya başladı, sorgulamaya başladı ve birey oldu. Şu unutulmasın sosyal sorumluluk edinen bir çocuk iyi bir evlat, aile reisi ve iyi bir vatandaş olur. Yurt dışında sosyal sorumluluk projeleri ders olarak yapılıyor. Çocukları fakülteye çağırıyoruz ve onlara topladıkları kapaklarla alınan tekerlekli sandalyeleri gösteriyoruz. Binlerce teşekkür belgesi dağıttık, evlerinde duvarlarına asıp çevrelerine örnek olsunlar diye. Biz Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi olarak bu projeyi 3 sene yaptık. Projemiz üniversitede iki kez mansiyon aldı, bu yıl da birincilik aldı. Bu da öğrencilerin bir anlamda sosyal sorumluluk projesi."

Projenin birçok alanda getirisi olduğunu belirten Prof. Dr. Toygar, "Lojistik merkezler olarak seçtiğimiz Tansaş, Şok ve Migros gibi mağazalardan bize bilgisayar ve barkovizyonlar geldi, onları da gelir seviyesi düşük okullarımıza hediye ettik" dedi.

KURUMLAR KAMPANYAYA SAHİP ÇIKMAK İSTİYOR

Prof. Dr. Toygar, kampanyanın biteceğini öğrenen birçok kurumun kendisiyle iletişim kurduğunu ve sahip çıkmak istediklerini aktardı. Prof. Dr. Toygar, "Belki sistemi bildiğim için belki de koordinatörü olduğumdan dolayı birçok kurum bana teklifte bulundu. Yoksa ben bu projede bir sembolüm. Fakat, proje başka bir kuruma verilecekse, mutlaka kurum tarafsız olmalı. Çünkü biz burada herkesi kucakladık. Üstelik güvenilir bir kurum olması ve sistemi aynı şekilde oturtabilecek bir kurum olması gerekiyor. Sistem çok zor, kurması ve oturtması güç oldu. Ve öyle bir sistem oldu ki şu anda bir zincirin halkaları gibi hiç aksamadan yürüyen bir sistem. Tüm bunların baştan yapılması ve bu sisteme güven sağlanması oldukça zor diye düşünüyorum. Birçok protokol imzalandı. PTT ile protokol imzalandı, bu bile çok büyük bir şey" diye konuştu.

350 BİN TAKİPÇİ, BİNLERCE GÖNÜLLÜ, DÜNYA REKORU

Projenin dünya rekoru kırdığını ve bunu tescil ettirmek için Guinness Rekorlar Kitabı’na başvurduklarını belirten Prof. Dr. Toygar, "Facebook’ta 350 bin takipçimiz var, her ilde gönüllü kuruluşlarımız var. Bunlar zaman içinde sağlanan destekler. Bunların tekrar kurulması çok zor. Şu ana kadar 1600 tekerlekli sandalye dağıttık. 400 ton kapak toplandı. Arjantin’de 80 ton kapak toplanmış ve Guinness Rekorlar Kitabı’na girmişler. Biz de Guinness’e başvurduk ve oradan da haber bekliyorduk" dedi.

Projenin, Türkiye’nin uluslararası yüz akı projesi haline geldiğini ve EXPO’ya entegre edilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Toygar, "EXPO’nun konusu sağlık. Burada engellilerimize bir araç sağlanıyor ve onların hayata veya eğitime devam etmeleri sağlanıyor. Bu proje EXPO’ya entegre olmalı" dedi.

REKTÖRLÜĞÜN İLGİSİ YOK, DEKANLIK GÖRÜŞ BELİRTMEDİ

Ege Üniversitesi Rektörlüğü yetkilileri, kampanyanın sona ermesiyle ilgili Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’ın ilgisinin bulunmadığını, kararın Diş Hekimliği Dekanlığı’na ait olduğunu kaydetti. Diş Hekimliği Dekanlığı ise kampanyanın sona ermesiyle ilgili görüş belirtmedi.

Sistem nasıl işledi?

PROJENİN İzmir’e taşınmasının ardından Koordinatör Prof. Dr. Nurselen Toygar, geri dönüşüm firması, PTT Genel Müdürlüğü ve Almanya’daki tekerlekli sandalye üretimi yapan firmayla irtibat kurdu. Görüşmelerin ardından protokoller imzalandı.

Buna göre, kampanyaya destek vermek isteyen bir kişi topladığı kapakları Türkiye’nin herhangi bir noktasından PTT şubesine getirerek burada 30 kilograma kadar 5 TL’lik bir ücretle Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’ne gönderilmesini sağladı. Fakültede toplanan kapaklar belirli bir miktara ulaştıktan sonra da İzmir’deki geri dönüşüm fabrikasına götürüldü. Ardından firma, kapaklardan elde edilen geliri, Almanya’daki tekerlekli sandalye firmasının hesabına yatırdı. Normal şartlarda 250 kilogram kapak karşılığında 1 tekerlekli sandalye alınabilirken, geri dönüşüm firması, her bir tonluk kapağa 4 yerine 5 tekerlekli sandalye parasını Almanya’daki firmanın hesabına yatırdı, bu firma da 5 yerine 6 tekerlekli sandalyeyi Türkiye’ye gönderdi.

Türkiye’ye gönderilen tekerlekli sandalyeler, sağlık raporuyla engelli olduklarını belirleyen kişilere yine PTT aracılığıyla 5 lira karşılığında evlerine kadar götürüldü.

Kampanya devam etmeli

’MAVİ kapak’ projesine destek veren İzmir Çağdaş Özürlüler Yaşam Derneği Genel Başkanı Hamit Vedat Başer, kampanyanın genişleyerek devam etmesi gerektiğini savundu.

Ege Üniversitesi’nin güvenilir bir kurum olduğunu sözlerine ekleyen Başer, "Kampanyanın kesinlikle devam etmesi gerekiyor. Hem ülke ekonomisine katkı sağlıyor, hem de geri dönüşüm olarak engellilere kaliteli tekerlekli sandalyeler veriliyor. Biz bu kampanyayı daha çok geliştirmeyi düşünüyorduk ancak Ege Üniversitesi bunu bıraktı. Biz toplamaya devam ediyoruz fakat ne kadar etkili olur. Kurumların bir çatı altında bu kampanyaya destek vermesi gerekiyor. Bu kampanyanın resmi bir kurumun elinde olması çok önemli bir konu. Ege Üniversitesi’nin elinde olması bana güven veriyordu. Bu duruma engelliler çok üzülecektir" dedi.

’MAVİ kapak’ projesine destek veren İzmir Çağdaş Özürlüler Yaşam Derneği Genel Başkanı Hamit Vedat Başer, kampanyanın genişleyerek devam etmesi gerektiğini savundu.

Ege Üniversitesi’nin güvenilir bir kurum olduğunu sözlerine ekleyen Başer, "Kampanyanın kesinlikle devam etmesi gerekiyor. Hem ülke ekonomisine katkı sağlıyor, hem de geri dönüşüm olarak engellilere kaliteli tekerlekli sandalyeler veriliyor. Biz bu kampanyayı daha çok geliştirmeyi düşünüyorduk ancak Ege Üniversitesi bunu bıraktı. Biz toplamaya devam ediyoruz fakat ne kadar etkili olur. Kurumların bir çatı altında bu kampanyaya destek vermesi gerekiyor. Bu kampanyanın resmi bir kurumun elinde olması çok önemli bir konu. Ege Üniversitesi’nin elinde olması bana güven veriyordu. Bu duruma engelliler çok üzülecektir" dedi.(Hürriyet)

virahaber.com