Lojistik altyapı iki katına çıkarılmalı
Çağlayan, Türkiye’nin Avrupa’nın en önemli lojistik ve tedarik merkezi konumunda olduğunu söyledi “Lojistik alt yapı kapasitemizi en az 2 katına çıkarmalıyız. 2050’ye kadar da 4 katına çıkarmalıyız” dedi.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye’nin Avrupa’nın en önemli lojistik ve tedarik merkezi konumunda olduğunu ifade ederek, “Lojistik alt yapı kapasitemizi en az 2 katına çıkarmalıyız. 2050’ye kadar da 4 katına çıkarmalıyız” dedi.
Bakan Çağlayan, Mersin 6. Uluslararası Lojistik ve Transport Fuarı ile Uluslararası Lojistik Konferansı ve İkili İş Görüşmeleri’nin açılışına katıldı. Yenişehir Fuar Merkezi’nde gerçekleşen açılışlara Bakan Çağlayan’nın yanı sıra, CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer, Vali Yardımcısı Ayhan Bayhan, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jozef Atat ile siyasi parti temsilcileri ve ikili görüşmeler için kente gelen yabancı konuklar katıldı. Mersin Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jozef Atat ile MTSO Başkanı Şerafettin Aşut’un ardından konuşan Bakan Çağlayan, lojistiğin önemli bir konu olduğunu belirterek, artık üniversitelerin lojistik ve dış ticaret bölümlerinin en fazla tercih edilen bölümler haline geldiğini vurguladı. 10-15 sene önce bu bölümlerin olmadığını kaydeden Çağlayan, “Türkiye’nin yakaladığı bu önemli fırsatı bütün tüm alt yapısıyla, organlarıyla en iyi konuma getirmesi gereken bir dönemden geçiyoruz. Geçtiğimiz 10 yılda Türkiye hiç umulmadık ekonomik başarılar gösterdi. Elde ettiği başarılarla tüm özel sektörün dünyayla entegre olarak geçirdiği ortamda Türkiye’nin gitmesi gereken daha önemli hedefler var. 2023 hedeflerini yakalamak durumunda. Türkiye bir taraftan siyasi istikrarla ekonomisi büyüyen bir ülke olacak, diğer taraftan demokratik hakları, düşünce hürriyetini en ileri seviyeye getirecek bir ülke olma noktasında yoğun çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
“TÜRKİYE DÜNYA LOJİSTİĞİNDE ÖNEMLİ BİR YERE SAHİP”
Türkiye’nin dünya lojistiğinde önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye denince şöyle bir gözünüzün önünde Türkiye’yi merkez alıp 4 saatlik uçuş mesafesindeki ülkelere bakın. 56 ülke var. Bu ülkelerde dünya nüfusunun 4’te 1’i yaşıyor. 1,5 milyar insan bu coğrafyada yaşıyor. Toplam dünya ticaretinin neredeyse yarıya yakını, 9 trilyon dolarlık alım burada oluşuyor. 2023’te ihracatı 500 milyar dolara çıkarma hedefi koyduk. Ulaşırız veya ulaşmayız ama Türkiye’nin bugün yakaladığı alt yapı ile çok rahat elde edebileceği bir hedeftir. İhracatın ithalatı karşılama oranını yüzde 80 hedefliyoruz. 10 yıl sonra 1,1 trilyon dolar mal ticareti geçecektir. Böyle bir ekonomiye alt yapı sağlayacak lojistik ve ulaşım alt yapısına, Türkiye’nin lojistik kümelenmelere acil ihtiyacı var. Bu toplantı bu nedenle önemli. Hükümetimizin öncelikli konuları arasında yer alıyor. Dünyanın en önemli lojistik merkezlerinden birisi olması, Rotterdam, Singapur’u geçmesi için önemli alt yapı yatırımlarına ihtiyaç var. Bu anlamda hükümet olarak lojistik alt yapı kapasitemizi en az 2 katına çıkarmalıyız. 2050’ye kadar da 4 katına çıkarmalıyız.”
“ULAŞIM ALT YAPISINI BÜYÜTMEK VE İHTİYACA CEVAP VERMEK İÇİN 110 MİLYAR DOLAR HARCAMA YAPILACAK”
Önümüzdeki 10 yıl içinde ulaşım altyapısını büyütmek ve ihtiyaca cevap vermek için 110 milyar dolar harcamanın yapılacağının altını çizen Çağlayan, “Türkiye 1,5 milyon TIR’ın her yıl sefer yaptığı, 68 havaalanı, 76 limanı bulunan bir ülke konumuna geldi. Yüksek hızlı tren seferleri 110 milyar dolarlık yatırımın içinde mevcut demiryollarının rehabilite edilmesi ve yeni demiryolları yapılmasıyla demiryolu taşıma kapasitesini artıracaktır. Türkiye havayolu taşıması konusunda dünyada marka olan bir ülke haline geldi. Geçen yıl ülkemizde 1 milyon 400 bin adet uçak seferi gerçekleşti. Bir taraftan fiziki alt yapıyı kuruyoruz. Lojistik merkezi de bizim Bakanlığımızın olmazsa olmazıdır” şeklinde konuştu.
Mersin’de lojistik merkezin bir an önce kurulması gerektiğini belirten Çağlayan, “Dünyada ilk gemi ticaretinin yapıldığı yer Doğu Akdeniz’dir. Mersin de merkezinde yer alan bir il. Uluslararası havaalanı yapıyoruz. Mersin Limanı dünyanın değerli limanları arasında sürekli kapasitesini artırıyor. Geçen yıl 7 milyon TEU’luk ülkemizde konteyner elleçlemesi yapıldı. Bizim 2023 hedefimizde 32 milyon TEU var. Bu kapasiteye ulaşacak liman alt yapılarını yapıyoruz. Mersin’i Akdeniz’in en önemli ticaret aktarma merkezi yapacağız. Lojistik üs merkezi yapacağız dedik. Mersin bu alt yapıya sahip. Mersin’in Dubai’den, Rotterdam’dan, Singapur’dan ne farkı, ne eksiği var. Fazlamız var. Bu anlamda son derece kararlıyız” ifadelerini kullandı.
“LOJİSTİK PERFORMANSTA 2023’DE İLK 15 İÇİNDE YER ALMAK İSTİYORUZ”
Lojistik alt yapısı Türkiye’nin gelişirken bir taraftan da Mersin’in Türkiye’deki bu konuda başrol oynama durumunu da en iyi şekilde ortaya koyulması gerektiğini dile getiren Çağlayan, “İktidarıyla, muhalefetiyle, yerel yönetimiyle, STK’larla bunu gerçekleştirmeliyiz. Dünya bankası lojistik performans endeksi her yıl ülkelerin performans endeksini yayınlıyor. Türkiye 2010 yılında 155 ülke içinde 35. sırada yer almıştı. 2012 yılında yayınlanan performans değerlendirmesinde ise 27. sıraya yükseldik. 2023’de hedefimiz ilk 15 içinde yer almaktır” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Avrupa’nın en önemli lojistik ve tedarik merkezi konumunda olduğunu vurgulayan Çağlayan, şunları kaydetti:
“Kafkas coğrafyası, Avrupa’yla ve Ortadoğu başta olmak üzere Kuzey Afrika’yla tarihi, kültürel bağlarımız var. Eski ticaret merkezleri üzerinde yer alan bir hafızaya sahip durumdayız. 2023 hedeflerine ulaşma noktasında Türkiye elinden gelen çabayı gösterecek. Türkiye Avrupa’nın en iddialı ülkesi olma konumuna geldi bu konuda. Avrupa’nın geçen 5 yılda ekonomik darboğazdan çıkış noktası Türkiye’dir”
Lojistik alanında da önemli altyapı yatırımlarına ihtiyaç olduğunu ifade eden Çağlayan, hükümet olarak 10 yılda lojistik altlayapı kapasitesini en az 2 katına çıkartmaları gerektiğini, 2050'ye kadar da bunun 4 katına çıkması gerektiğini bildirdi.
Ulaşım alanında gelinen noktayı anlatan Çağlayan, lojistik merkezlerin Ekonomi Bakanlığı için olmazsa olmazlar arasında yer aldığını, Mersin'e de bu merkezin kurulması için konuyu kendine görev kabul ettiğini söyledi.
Lojistik merkezin bürokratik engellere takıldığının altını çizen Çağlayan, "Vali yardımcısı ile görüştüm. Sayın vali yardımcım toprak kurulunu hemen topluyorsunuz ve lojistik merkez kurulmasıyla ilgili bütün konuları gözden geçiriyorsunuz ve süratle pozitif kararı alıp, inşalah açıklamasını hep birlikte yapıyoruz" dedi.
Özel sektörün bürokrasinin hantallığını kabul edebilecek nabzının söz konusu olmadığını, kendisinin de bunu kabul etmeyeceğini vurgulayan Çağlayan, "Mutlak surette özel sektörün talebinin anında yerine getirilmesi bizim olmazsa olmazımız" ifadelerini kullandı.
Çağlayan, özel sektöre yapılan katkıları anlatarak, özel sektörün önünü tıkayacak her hadisenin karşısında olduğunu söyledi.Mersin'e ulaşım ve lojistik altyapı yatırımlarının kent ekonomisine büyük katkı sağlayacağını belirten Çağlayan, burayı Akdeniz'in en önemli ticaret aktarma merkezi yapacaklarını söylediğini hatırlattı.
Ro-Ro seferleri
Ro-Ro seferleriyle Suriye kanalında tıkanan lojistiği Mısır'a ulaştırarak Türk üreticisine katkı sağladıklarını anımsatan Bakan Çağlayan, şöyle konuştu:
"Lojistik konusunda, Ro-Ro konusunda geldiğimiz seviye son derece önemlidir. Geçen yıl bir önceki yıla göre Mersin'de Ro-Ro seferlerinde yüzde 45'lik artış yaşandı. Türkiye ekonomisinin, Türkiye büyümesinin çok üzerinde bir rakam. Böyle bir ortamda Türkiye'nin lojistik altyapısı gelişirken, bir taraftan da Mersin'in Türkiye'nin bu konuda başrol oynama durumunu en iyi şekilde ortaya koymalıyız. İktidarı ve muhalefetiyle, parti ayrımı yapmaksızın, yerel yönetimle, sivil toplum kuruluşlarıyla bunu gerçekleştirmeliyiz. Dünya Bankası Lojistik Performans Endeksi her yıl ülkelerin performans endeksini yayınlıyor. Türkiye 2010 yılında 155 ülke içinde 39. sıradaydı. 2012 yılında 27. sıraya yükseldik, şimdi hedefimiz 2015 yılında ülkemizi 22. sıraya taşımak, 2023 yılında da dünyanın ilk 15'i içinde yer almak. Türkiye'ye ve Mersin'e bu yakışır."
Çağlayan, Türkiye'nin Avrupa'nın ekonomik dar boğazda çıkış noktası olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: "Böylesine güçlü ve dinamik bir ülkeyiz. Gücümüzün farkındayız ve en iyi şekilde değerlendireceğimiz bir yapıya sahibiz. Eğer doğru zamanda, doğru ürünü, doğru miktarda, doğru üreticiyle, doğru tüketiciye sunuyorsanız zaten ülkenin yolu açık demektir. Türkiye' bu altyapısı ve ekonomik gelişmesini artırırken, dünyanın ekonomik krizine meydan okuyan yapısını devam ettirme azim ve kararlılığındadır. Türkiye Avrupa'nın kamu borçluluğu açısından 24 ülkesinden daha az borca sahip bir ülkesidir."
“KONTROLSÜZ GÜÇ GÜÇ DEĞİLDİR”
“Kontrolsüz güç güç değildir” diyen Çağlayan, “Biz gücümüzün farkındayız ve en iyi şekilde değerlendireceğiz. Doğru zamanda doğru ürünü, doğru miktarda, doğru üreticiyle, doğru tüketiciye sunuyorsanız ülkenin yolu açık demektir. Demokratikleşme adımları ve ekonomik adımlar bireysel hak ve özgürlükler en üst seviyelere çıktı. Lojistiğin gittiği, lojistik merkezlerinin olduğu ve lojistik kümelenmenin olduğu yer finans ve üretim merkezine dönüşür. Lojistik beraberinde üretimi, sanayiyi, finans ve finansmanı beraberinde getiren önemli bir lokomotif görevine sahiptir” dedi.
Konuşmaların ardından Bakan Çağlayan, fuar kapsamında düzenlenen yarışmada birinci olan şirket temsilcisine plaket verdi. Fuara 39 firma katılırken, fuar 13 Ekim’e kadar açık kalacak.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.