Levrek üretiminde AB'yle rekabet zorlaşıyor
Sektör temsilcileri, çipura ve levrek için getirilen kıyıdan 1.100 metre açıkta ve 30 metre derinlikte üretim yapma şartının Avrupa Birliği ile rekabette kendilerini zor durumda bıraktığını ifade ediyor.
Çipura ve levrek üreten balık çiftliklerinin deniz kıyısından 1.100 metre açıkta bulunmasını öngören düzenleme balıkçıları zor durumda bıraktı. Konunun uzmanları, çiftliklerin kuruluşunda kıyıdan uzaklığın değil Avrupa Birliği ülkelerinde olduğu gibi akıntı ve derinliğin esas alınmasını istiyor.
Üç tarafı denizlerle çevrili Türkiye, kültür balıkçılığı için uygun kıyılara sahip olmasına rağmen bu potansiyelini kullanamıyor. Sektör temsilcileri, çipura ve levrek için getirilen kıyıdan 1.100 metre açıkta ve 30 metre derinlikte üretim yapma şartının Avrupa Birliği ile rekabette kendilerini zor durumda bıraktığını ifade ediyor. Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinin su ürünleri fakültesi dekanları da, söz konusu şartların denizlerin korunması için gerekli olmadığını belirterek, düzenlemenin esnetilmesini istiyor.
İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Temel, kıyıdan 1.100 metre uzakta kafeslerin bulundurulmasının doğru olmadığını, zemin ve derinlik yapısına göre kıyılarda böyle bir uygulamanın imkânı bulunmadığını belirtiyor. Kurallara göre yem verilmesi halinde kirliliğin yaşanmayacağını vurgulayan Temel, uygun akıntı hızı ve derinliğe sahip her yerde balık yetiştirilebileceğini savunuyor. Recep Tayyip Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Verep, “Ülkemiz ekonomisi için çok önemli olan bu türlerin yetiştiricilik maliyetlerinin daha aşağılara çekilebilmesi için bu mesafelerin AB ülkelerinde olduğu gibi uzaklık değil derinlik esas alınarak yeniden düzenlenmesinin uygun olacağı görüşündeyim.” diyor. Tunceli Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Arslan da, Türkiye’de çipura ve levrek yetiştiriciliğinin Avrupa Birliği’nin öngördüğü uzaklıkta olması gerektiğini ifade ederek, kıyıdan 1.100 metre uzaklıkta bulunması şartının kaldırılmasının önemine işaret ediyor. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mesut Önen ise deniz çayırlarının bulunmadığı aynı zamanda seyr-ü sefer açısından engel teşkil etmeyen bölgelerde yetiştiricilik faaliyetlerinin kıyıya daha yakın noktalarda yürütülebileceğini vurguluyor.
1984′te Türkiye’de çipura ve levrek üretimini başlatan Yaşar Topluluğu’nun Onursal Başkanı Selçuk Yaşar, sektörün Yunanistan’da ulaştığı büyüklüğe dikkat çekerek, problemlerin çözülmesi halinde ülkemizin bu alanda ‘komşu’yu geride bırakacağını belirtiyor. Yaşar, hükümet yetkililerini, konuyu ele almaya çağırıyor: “Sayın Başbakan’ımız uzun yıllar çipura ve levrek sektörünü sıkıntıya sokan deniz yüzeyi alanları kira bedellerinde yaşanan sorunu büyük bir destek vererek bir gecede çözdü. Lakin sektörün kıyıdan 1.100 metre uzaklıkta ve 30 metre derinlikte bulunma gibi ciddi sorunları halen gündemdeki yerini koruyor. Sektör, başta AB olmak üzere diğer ülkelerle rekabette bu sebeple zorlanıyor. Nitekim komşumuz Yunanistan, ülkemizi geride bıraktı. Yukarıdaki şartlar AB normlarına göre yeniden belirlenmelidir.”
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.