1. HABERLER

  2. GÜNCEL

  3. "Kılavuzluk artık rant kapısı olmayacak"
"Kılavuzluk artık rant kapısı olmayacak"

"Kılavuzluk artık rant kapısı olmayacak"

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, DTO Meclis toplantısında yaptığı konuşmada kılavuzluğun artık bir kazanç kapısı olmaktan ziyade, emniyetli hizmet veren bir alt yapı şekline dönüşeceğini söyledi.

A+A-

“Kılavuzluk yönetmeliğinde çalışmalara başladık”

İMEAK Deniz Ticaret Odası Olağan Meclis Toplantısı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın katılımıyla gerçekleşti. Toplantıda konuşan Yıldırım, kılavuzluğun artık bir kazanç kapısı olmaktan ziyade, emniyetli hizmet veren bir alt yapı şekline dönüşeceğini söyledi.

Yoğun katılımcının yer aldığı toplantıda denizcilik sektörünün sorunları ve yeni TTK hakkında konuşan Yıldırım, gemicilikte kontrolizasyonun şart olduğunu belirterek, "Başarılı olmak istiyorsak birleşeceğiz. Bunu hem gemicilik firmaları için hem de tersaneler için söylüyorum. Herkes yan yana küçük atölyelerle bir şeyler yapmayı hedeflerse bir ilerleme kaydedilmez" dedi.

Yıldırım, yeni teşvik sisteminde, gemi yatırımlarının öncelikli yatırımlar içinde yer aldığını hatırlatarak, yeni teşvik sisteminin denizciliğe sağlayacağı katkılara değindi. Yeni TTK'nın 1 Temmuz'da yürürlüğe gireceğini anımsatan Yıldırım, “Yeni TTK, uluslararası ticarete uyum sağlamamıza imkan verecek. Kanunun gereklerine uygun olarak denizcilik sektörünün yer alması gereken konularda inceleme yapıyoruz. Gemi inşa sektörünü geliştireceğiz” diye konuştu.

“Kılavuzluk, emniyetli hizmet veren bir altyapı şekline dönüşecek”

Kılavuzluk ve römorkörlük hizmetleri ile ilgili talimat verdiklerini ve yönetmelik çalışmalarına başladıklarını belirten Yıldırım, yönetmeliği bu sene sonuna kadar yürürlüğe sokarız. Kılavuzluk, artık kazanç kapısı olmaktan ziyade emniyetli hizmet veren alt yapı şekline dönüşecek" diyerek sözlerine şöyle devam etti: “Römorkör kapasitelerini de tekrar gözden geçireceğiz. Buradan da piyasanın canlanması söz konusu olabilecektir. Gemi adamlarının da çalışma ve yaşam şartlarını yükseltmeyi hedefliyoruz. Uluslararası alanda yürürlüğe girmesi beklenen “Deniz Çalışanları Sözleşmesi” öngörülen gemide çalışma ve yaşam standartlarının Türk bayraklı gemiler için de sağlanması yolunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile birlikte hareket ediyoruz”

Bakan Yıldırım, yeni yat limanlar yaptıklarını dile getirerek, 2023'te 50 bin yat kapasitesine ulaşmayı hedeflediklerini vurguladı. Marmara içerisinde Kuzey-Güney için taşımacılığa uygun limanlar inşa edeceklerini ifade eden Yıldırım, "Denizden yük taşımacılığını geliştirmek adına çalışmalar var. Harçlar, görevliler tarafından, vergi daireleri tarafından alınıyordu. Artık e-tahsilatla bu işler yapılabilir haline geldi” dedi.

Geçmişte gemilerin ve gemi adamlarının "kara liste"de olduğunu fakat verilen eğitimlerle birlikte beyaz listeye geçtiğini belirten Yıldırım, “Gemi adamları taslağı da hazırlanıyor, yakında yürürlüğe girecek. Limanlar yönetmeliği değiştirilecek ve her limanın ayrı yönetmeliği olmayacak. Deniz ulaştırması ve iç sularımıza önem veriyoruz. ÖTV muafiyetiyle 2,7 milyar liralık sektöre doğrudan destek yaptık. Bunu da başka hiçbir sektör almadı. Kruvaziyer rekor seviyede büyüyor, yüzde 559 artış oldu. 2012'nin ilk 5 aylık döneminde yolcu sayısı 360 bin civarındadır. Deniz ticaret filomuz kriz döneminde de büyümeye devam etti” şeklinde konuştu.

“Her şey deniz ticareti ile oluyor”

Deniz ticaretinin küresel bir tabiatı olduğunu vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti: "Her şey deniz ticareti ile oluyor. Kriz, bölge ve maliyet değiştirdi, halen devam ediyor. Dolayısıyla küresel ticaret ve yüzde 85-95'ini taşıyan denizcilik sektörü de bundan en fazla olumsuz anlamda payını alan sektör oldu. Aşırı iştah ile alıştığımız dönem sona eriyor. Yeşil reçete bizim hiçbir zaman başvuracağımız bir şey değil. Tedbirlerimiz alırız, o ayrı konu ama, yeşil reçete dönüşü olmayan hastalık anlamına gelir. Bizim kronik hastalığımız yok. Bazı şeylerin de üstesinden geliriz. Bu toplantıda bazı ipuçları aldım."

Yıldırım, 2012 başında hızlı bir toparlanma süreci beklenirken, Çin ekonomisindeki yavaşlamaya işaret ederek, "Çin ekonomisinde yavaşlama başladı, derinleşmesi halinde diğer krizlerden farklı olur. Dünyanın bütün kimyasını bozacak bir iş olur" yorumunu yaptı.

Bu durumun dikkatle izlenmesi gereken bir konu olduğunu dile getiren Yıldırım, "OECD toplantıları yapılıyor. Alınması gereken önlemlerde birinci sırada, piyasaları bozan aşırı düşük maliyetlerle Çin'in teklif vermesi, ikinci sırada yeni makinalar, daha az yakıtlı gemiler. Bu Avrupalılar tamamen yarıştan düştüğü için, tamamen teknolojiyle çıkış yapmaya çalışıyorlar. Gelişmiş ülkeler, piyasaları maniple ederek buralara geldiler ve bu kriz bunun sonucudur" diye konuştu.

dto_3.jpg

dto_2.jpg

dto_4.jpg

 dto_1.jpg

Bu haber toplam 794 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.