Karadeniz ve Marmara limanları rekabette
BMT grubun ana danışmanlarından Andrew Griffiths Karadeniz ila Marmara limanları arasında rekabet olduğunu açıkladı.
Deniz taşımacılığı, limanlar ve lojistik sektörleri için bir mühendislik, bilim ve teknoloji danışmanlığı firması olan BMT grubun ana danışmanlarından Andrew Griffiths Karadeniz ila Marmara limanları arasında rekabet olduğunu açıkladı.
Griffiths “ Karadeniz’de dev konteyner gemisi için terminal yapılmamasının bir sebebi de, boğazın darlığı ve rotayı tıkayan köprüler. Türkiye bu sorunları çözmek için kesinlikle aceleci değil. Çünkü bu durum gemilerin Marmara limanlarını baypas etmesi anlamına gelebilir. Ancak Marmara Denizi kesinlikle gözardı edilmemeli” açıklamasını yaptı.
Dev konteyner gemilerinin Uzak Doğu’dan gelerek, Süveyş Kanalı’ndan geçebileceklerini, daha sonra aktarma ile batı Avrupa’ya, oradan da Türkiye’nin doğu kısımlarına gidebileceklerini açıklayan Griffiths, gemilerin Marmara limanlarını kullanarak Ortadoğu’ya açılabileceğini, böylece Boğazlar’daki köprülerden kaçınılabileceğini de ifade etti.
İstanbul Boğazı’ndaki Fatih Sultan Mehmet ve Boğaziçi köprülerini büyük gemilerin geçişi için engel olarak gören Griffiths, “Boğazlarda bulunan engeller kaldırılır ve Danube’den Orta Avrupa’ya ve Budapeşte’ye giden rotalarda çok büyük taraklama yapılırsa Romanya’nın Constanta Limanı, Ukrayna’nın Odessa Limanı parlak günler görebilir” diye konuştu.
Konuyla ilgili hazırladığı raporunda, potansiyel gelecek nedeniyle birçok küresel terminal operatörünün cezbedildiğini belirten Griffiths, “DP World Marmara’da bulunan Yarımca Limanı’na 1 milyon TEU’luk bir terminal inşa ediyor. Bunların yanında ayrıca Tekirdağ ve Asyaport limanları da var, bunlar yaklaşık 2 milyon TEU kapasite manasına gelmekte” ifadesini kullandı. Raporda bunlara ‘eski ancak yenilenmiş’ denilen Ambarlı Limanı’nın kapasitesinin de eklenmesi gerektiği belirtilirken, 2020 yılına kadar Marmara’daki limanların toplam kapasitesinin 11,4 milyon TEU olacağı açıklandı.
BMT grubun ana danışmanlarından Andrew Griffiths’in raporunda “Bu kadar heyecanın olma sebeplerinden birisi de, Avrupa bölgesi gerilemeye devam ederken, Rusya’nın yüzde 4, Gürcistan’ın yüzde 6 ve Ukrayna’nın yüzde 1 oranında büyüme göstermesi” ifadelerine yer verdi.
Öte yandan Londra merkezli uzak yol danışmanlığı şirketi Ocean Shipping Consultant (OSC) danışmanlarından Steve Wray de, “Türkiye’nin zinde ekonomisi hem ithalatta hem de ihracatta son derece başarılı” açıklamasını yaptı.
Konuyla ilgili bir açıklama da APM Terminalleri’nden Michiel Ybema’dan geldi. Ybema açıklamasında Marmara Denizi’nin en büyük terminalleri olan, Marport, Kumport, Yılport ve Evyap terminallerinin düşük performans sergilediklerini ve konteyner bekletme sürelerinin çok fazla olduğunu ifade etti. Ybema “Şu anda Marmara’da sıfırdan bir konteyner terminali inşa etmek gibi bir fikir bulunmamakta. Alanda bulunan bütün konteyner terminalleri aslen tamamen farklı kargoları ve gemi boyutlarını ağırlamak için inşa edilmiş limanlardan döndürülmüş terminaller” dedi.
Ybema, limanların 5 yada 6 kat konteyneri almak için uygun olmadığını, bu sebeple yüklemenin son derece limitli olduğunu da açıkladı. Bu sebeple ambarlarda bulunan alanların kötü bir şekilde kullanıldığını ve kargo işlemlerini, yüklemeyi ve çekmeyi zor bir hale getirdiğini ifade etti.
Bütün bunlara rağmen OSC danışmanlarından Steve Wray, gemilerin büyümeye devam etmesi sonucunda, daha büyük terminallere ve daha derin sulara ihtiyaç duyacaklarını belirterek “Sırf bu sebep Türkiye’nin yükselişini açıklayabilir, İzmir ve Ambarlı limanları yeni gemileri ağırlamaya başladılar ve Türk limanları kendilerini aktarma merkezleri olarak yaratabilirler. Aynı Romanya Limanı Costanta’nın geçmişte yaptığı gibi” dedi.
Güney Batı Karadeniz limanı Constanta 2008 yılında gördüğü 1,4 milyon TEU kargoyu yeniden görmeyi umut ediyor, ancak liman küresel gerilemenin de etkisiyle 2010 yılında yalnızca 556,000 TEU işledi.
BMT grubun ana danışmanlarından Andrew Griffiths’in hazırladığı raporda “Constanta hala alanda ki en büyük potansiyele sahip liman, her ne kadar şu anki kapasitesi 1,65 milyon TEU olsa da 2020 yılına kadar 3,4 milyon TEU’ya ulaşması planlanıyor” görüşü yer aldı.
Griffiths raporunda Constanta’nın Acıçay Nehri ile Orta ve Doğu Avrupa’ya giden en yakın şehre Danube’ye kanal bağlantısının bulunduğunu da belirtti ve Romanyalı iş adamı Calin Petculescu’nun, Danube’de bir kuru yük ve konteyner trafiğine sahip olduğunu açıkladı. Rapora göre Danube’nin bu trafiği ve Budapeşte’ye düzenli olarak devam eden servisler DP World ve APMT gibi küresel devlerin ilgisini çekiyor.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.