İznik Gölü’ndeki Bazilika'nın sırrı çözülüyor
İznik Gölü’ndeki Roma dönemine ait yaklaşık 1600 yıllık bazilikanın sırrı aydınlanıyor. Bilim insanlarına göre bazilikanın duvarları arasındaki üstü açık mezar Aziz Neophytos’a ait. Mezar 8. yüzyılda Koimesis Kilisesi’ne taşınmış.
İznik Gölü’nün 2 metre derinliğinde bulunan Roma dönemine ait yaklaşık 1600 yıllık bazilikanın sırrı aydınlanıyor. İznik’te yaşayanlar tarafından bilinmesine rağmen ‘Tarihi Kültürel Mirası Tespit ve Havadan Fotoğraflama Çalışmaları’ sırasında ortaya çıkartılan muhteşem yapının üzerinde çalışan bilim insanları önemli bir tespitte bulundu.
Tarih boyunca Britanya, Roma, Selçuklu ve Osmanlı gibi pek çok medeniyete ev sahipliği yapan İznik’teki bazilikadan Aziz Neophytos’un naaşının taşındığı kanıtlandı.
Antik kaynaklar, Romalı askerler tarafından İznik Gölü kıyısında öldürülen Aziz Neophytos’un naaşının önce bazilikanın içine gömüldüğünü, 740 yılında meydana gelen depremin ardından da mezarın yakındaki Koimesis Kilisesi’ne götürüldüğünü belirtiyor. Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Çetin de mezar kapağının açık olmasının antik kaynakları doğruladığını vurguladı.
DEPREMDE GÖLE GÖMÜLDÜ
Aziz Neophytos’un anısına, kentin dışında kalan göl kıyısında bir kilise inşa edildiğinin bilinmekte olduğunu kaydeden Çetin, tarihi bazilikaya ilişkin şunları söyledi: “Aziz Neophytos için inşa edilen ama yeri tam olarak bilinmeyen kilise, büyük bir olasılıkla tespit ettiğimiz bu bazilika. Bazilika, 740 yılındaki depremle yıkılarak gölün derinliklerine gömülerek unutuldu. Yazılı kaynaklarda, 8. yüzyılda Aziz Neophytos’un naaşının, yine İznik’teki Koimesis Kilisesi’ne defnedildiği anlatıldı. Bugüne kadar naaşın neden taşındığı bilinmemekteydi. Mezarlardan birinin kapağının açık olması naaşın taşındığını doğrulamakta. Bazilikanın da Aziz Neophytos’a ait olduğunu söyleyebiliriz.”
Yaşanan deprem nedeniyle bazilikanın zeminin örtüldüğünü düşündüklerini de kaydeden Prof. Dr. Çetin, enkazın kaldırılması durumunda mozaik kaplamalı zemin döşemesi dahil tüm birimleri sualtında görebiliriz. İznik ile birlikte Bursa’nın kültür ve dinler tarihi açısından önemli bir çekim merkezi olmasına da katkı sağlayacak bu yapıda arkeolojik çalışmalar büyük önem taşımakta. Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü olarak bilimsel çalışmayı yürütmeye hazırız dedi.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.