İÜ'nün Karaburun-Ildır Bölgesindeki Bilimsel Araştırma Seferinin İlk Etabı Sona Erdi
İstanbul Üniversitesince (İÜ) yürütülen Karaburun-Ildır Özel Çevre Koruma Bölgesi Denizel Biyolojik Çeşitlilik Araştırma Projesi kapsamında yapılan bilim seferinin ilk etabı sona erdi.
İÜ Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk, Karaburun-Ildır Körfezi'nin Cumhurbaşkanı kararıyla Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edildiğini söyledi.
Denizdeki biyolojik çeşitliliğin tespiti için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü ile İÜ Su Bilimleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı Başkanlığı arasında sözleşme imzalandığını belirten Öztürk, projenin 730 gün süreceğini anlattı.
Öztürk, projeyle Karaburun-Ildır Körfezi arasındaki denizel biyolojik çeşitliliğin tespitinin, endemik, nesli tehdit altındaki tür ve habitatların sınıflandırılmasının, tehditlerin, koruma ve kullanma ilkelerinin belirlenmesinin hedeflendiğini kaydetti.
"Deniz çayırlarının izlenmesi ve haritalanması devam ediyor"
Araştırmanın Su Bilimleri Fakültesi'ne ait R/V Yunus-S gemisiyle yapıldığını belirten Öztürk, proje kapsamında 17 Mayıs'ta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından iki yetkilinin de katılımıyla Yunus-S gemisiyle Ildır Limanı'na gittiklerini, Su Ürünleri Yetiştiriciliği Anabilim Dalı Prof. Dr. Mustafa Yıldız önderliğindeki heyetin özel çevre koruma bölgesindeki balık çiftlikleri hakkında yaptıkları çalışmaları bakanlık yetkilileriyle paylaştığını anlattı.
Öztürk, "Yapılan çalışmalarda bölgede denizlerin akciğeri olarak bilinen deniz çayırlarının sağlıklı olduğu görülmüştür. Oksijen üreten ve iklim değişikliğinin önlenmesine katkısı nedeniyle koruma altında olan deniz çayırlarının izlenmesi ve haritalanması devam ediyor. Yaptığımız araştırmalarda bütün Akdeniz'de görülen toplu Pinna türü ölümlerine Karaburun bölgesinde de rastlanılmıştır." ifadelerini kullandı.
Ildır bölgesinin mavi ekonomi ve mavi büyüme açısından da önemli olduğunu vurgulayan Öztürk, su ürünleri yetiştiriciliğinin sürdürülebilirliği, bölgenin su ürünleri taşıma kapasitesi, kirlenme tehdidi gibi konularda proje kapsamında incelemelerde bulunduklarını aktardı.
Öztürk, bakanlık yetkilileriyle balık üretim çiftliklerini de ziyaret ettiklerini ve projenin 2023'ün sonunda biteceğini sözlerine ekledi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.