ISPS-CODE’un şifreleri
Sinan Köroğlu ISPS-CODE’un şifreleri yazısıyla ISPS-CODE’un amaç ve uygulamalarını okuyuculara aktarıyor.
Kitaplar için, ÖNSÖZ ne anlama geliyorsa ISPS-CODE’un 124 sayfalık protokolünde yazan da o anlama gelir.Önsöz, uzun bir çalışmayı tamamlayan kişinin tez veya ödev vb. teknik ve bilimsel içeriğinden bağımsız olarak görüşlerini yazdığı bölümdür.Bu bölümde tezin ya da kitabının konusu tanıtılır,bu çalışmanın yapılma nedeni ve geçirdiği safhalar anlatılır.Kodun önsözü tüm gerekliliği özetler niteliktedir. Uluslararası Gemi ve Liman Tesisi Güvenlik Kodu, IMO’nun Deniz Güvenlik Çalışma Grubu’nun ; yolcuların mürettebatın ve geminin güvenliğini tehdit eden terörist hareketlerin önlenmesine yönelik işlemlerin ve önlemlerin gözden geçirilmesi ile ilgili A.924(22) nolu kararın alındığı Genel Kurulun Kasım 2001 tarihindeki 22. oturumundan itibaren bir yılı aşkın süredir yaptığı yoğun çalışmanın ürünüdür.
Bu kodun amacı, güvenlik tehditlerini tespit etmek/değerlendirmek ve uluslararası ticarette kullanılan gemileri ve liman tesislerini etkileyen güvenlik tehditlerini önleyici önlemler almak amacı ile Taraf Devletler, Devlet kuruluşları, yerel makamlar ve denizcilik liman endüstrileri arasındaki işbirliğini kapsayan uluslararası bir yapı tesis etmek; denizde güvenliği temin etmek için ilgili, görev ve sorumlulukları ulusal ve uluslararası seviyede belirlemek; güvenlikle ilgili bilgilerin erken ve etkin bir şekilde toplanmasını ve alışverişini temin etmekdeğişen güvenlik seviyelerine uygun hareket edebilmeyi sağlayan plan ve işlemlere sahip olabilmek amacıyla, güvenlik değerlendirmeleri için bir metodoloji sağlamak ve uygun ve yeterli deniz güvenlik önlemlerinin yerinde olduğunun güvencesini sağlamak.” Bu kod’un 11 Eylül saldırılarından sonra bir yıl süren çalışmalar ve müzakereler sonucunda yazıldığı ve özellikle terör olgusuna vurgu yaptığını göz önünde bulundurmak bu yazıyı anlamak için önemlidir.
Burası Yemen her şeyin başladığı yer USS Colefırkateynine saldırının yapıldığı ülke. Elbette ki bu güzel ülkenin adının bu biçimde anılması hiç hoş değil. Kaldı ki ülkenin bütününe mal edilmesi mümkün değildir. Mukalla kentinde 400 El kaide militanının yerleşik olduğu o dönemlerde bu örgüt eliyle yapılmış bu saldırı, ana temayla örtüştüğü için verilen bir örnekten başka bir şey değildir. Sonrasında Antalya’da yakalanan LuiSakka adlı terörist benzer bir saldırıyı Antalya limanına gelen İsrail yolcu gemileri için planladıklarını itiraf etmiştir. Terör eylemlerinin kopyalanır olduğunu, başka hücrelere fikir verdiği makul bir gelişme değil midir ?
Tüm bunları şu sebeple anlatıyorum; ISPS-CODE güvenlik olgusu üzerine alacağınız minimum tedbirleri verir. Güvenlik bir organizmadır. Canlıdır. Minimum hiçbir zaman yeterli olmaz olgunun gelişmesine kabuk ve içerik değiştirmesine izin vermek gerekir. Yoksa cüce kalır. Amaca hizmet etmediği gibi ihtiyacı dahi karşılamaz. Düne kadar güvenlik seviyesi 2 ve üzeri sular ikiyi geçmezdi. Şimdiyse Doğu Afrika, Batı Afrika, Kuzey Afrika, Aden Körfezi ve Hint Okyanusu zaten malum. Dengeleriyle oynan her ülkede kaybolan otoritenin yerini kanunsuzluk alır. Yağma ve servet düşmanlığı baş gösterir. Batı Afrika’yı soyan büyük petrol şirketleri ve halka sırtını dönmüş yönetimler yoksul ve aç halkın çare diye tarif ettiği korsanlık faaliyetlerine neden olmuştur. Bu Aden de de böyledir. Kuzey de de Batı da da. Elbette iki yanlış bir doğru etmez. Her şeyden önce gemi yönetenleri personelin can güvenliğinden sorumludur. Geminin ve yükün sigortalı olduğu bu platformda başka ne önemli olabilir ki. O durumda gemi güvenlik zabitinin hakim olduğu varsayılan ISPS-CODE ve SOLAS 74 mevcut durumu telafi etmeye yetmez. Çeklistuygulama, içerik dışı bir hadisede sistemin işlevsiz kalmasına neden olur. Lokal dinamikler bölge karakteristiği, konseptin içinde yok ise inisiyatif kullanmanız gereken o dar zaman aralığında kimden ne alıp uygulayacağınız konusuna cevabı o an ve dakika kendiniz bulmalısınız. İki metrelik bir demire mutfaktan alınan bıçağın bağlanması da sizi korumaz. Yanlış anlaşılmak istemem özellikle belirtmekte yarar görüyorum amacım kimseyi azımsamak değildir. Gemi yönetmek, gemici olmak büyük bir beceri, sağlam kişilik ve çelik gibi sinirler demektir. Ama konu tabanda farklı olduğu içindir ki aynı beceriyi bu hususta beklemek bu yürekli insanlara haksızlık olur. Doğanın en bıçkın yüzüyle karşılaşmak ve alt etmek başkadır. İnsanın en kötü yüzüyle karşılaşmak ve sakınmak çok başkadır.Sorunu çözmek için adım atılırken öncelikle sorunu minimize etmek gerekir. Emsal şudur. Eviniz gibi düşünür mahalleye dadanan hırsızın girebileceği tüm delikleri tıkadığınızı varsayarsınız. Sonrasında ek tedbirler devreye girer hırsız girerse en güvenli alan neresidir nereye saklanmak gerekir. Saklanılan yer sabotaja müsait midir ?Olması muhtemel sabotajlar nasıl önlenir ? Bu güvenli alanda temel ihtiyaçlar var mıdır ? Kimse yardıma gelmeden ne kadar kalınabilir ?Buradan komşulara nasıl haber verilir ? gibi bir çok soruyu oturur kendinize sorarsınız, bir nevi şeytanın avukatlığını yaparsınız. Günlük hırsızlık olaylarını okur eksik taraflarınızı göremediğiniz, gözünüzden kaçan boşlukları gerçek kötünün nasıl fırsata dönüştürdüğünü irdelersiniz. Bu gemi güvenliği için ana şablonu oluşturmanıza yardımcı olur. Kısmen tabi.
Ülkelerin milli servetleri olan limanlar bu değerlerinin yanı sıra stratejik önemede sahiptirler. Öylesine yasak savma mantığıyla korunamazlar. Ülkemizin güneyinde ki gelişmeler o bölge de mevcut bu kıymetlerin layıkıyla korunmasını gerektirir. Limanlar için karada kalan bölümlerin emniyete alınması hiçbir zaman yeterli değildir.Deniz tarafının güvenliği kara tarafından daha mühimdir. En agresif yöntemlerle korunması gerekir. 342 limanı olan ülkemizin her limanı aynı özeni gerektirmez elbette ancak riskli bölgelere yakın, stratejik açıdan önemi tartışılmaz limanlara özel önem gösterilmesi icap eder. Kod’un ön gördüğü, olmalıdır dediği hususların dahi fiziki güvenliği sağlayan şirketlerce ve personellerince karşılanmadığı düşünülürse kısa zamanda bu konuda iyileştirme, geliştirme yapılması birinci öncelik olmalıdır. Güvenlik açığı bir kez anlaşılır. Anlaşıldığında da çok geç kalınmış olur. Tedbirleri, üzücü ve sonuçları kaldırılamaz hadiselerden önce almak ve geliştirmekle yükümlüyüz.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.