İngiltere, Hürmüz koalisyonuna katılacak
Birleşik Krallık, Hürmüz Boğazı'nda seyrüsefer güvenliği için ABD'nin önerdiği deniz koalisyonuna katılacağını açıkladı. Almanya daha önce koalisyona katılmayacağını bildirmişti.
ABD'nin Hürmüz Boğazı'ndan geçen ticari gemilerin korunması için Basra Körfezi'ndeki askeri varlığın artırılması girişimine Birleşik Krallık'tan destek geldi. Birleşik Krallık, ABD'nin kurulmasını önerdiği uluslararası deniz güvenliği görevine katılacağını duyurdu.
İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, "Bu konuşlandırma güvenliği artıracak ve teslimat için güvence sağlayacak" dedi. Bölgede seyrüsefer güvenliği için geniş çapta uluslararası destek sağlamak istediklerini söyleyen Raab, Birleşik Krallık'ın İran politikasında değişiklik olmadığını da belirtti. Raab, "İran'la ve uluslararası ortaklarımızla gerginliği dindirmek, nükleer anlaşmayı korumak konusunda taahhüdümüz sürüyor" diye konuştu.
Birleşik Krallık'ın ABD'nin uluslararası deniz koalisyonu kurma planına destek vermesinin, İran'a karşı "en üst seviyede baskı" politikası izleyen ABD Başkanı Donald Trump'ın elini güçlendireceği yorumu yapılıyor.
NATO'DAN DESTEK YOK
Alman haber ajansı dpa, ABD'nin Basra Körfezi girişimine NATO müttefiklerinden destek bulamadığını duyurmuş, Almanya da olası bir koalisyona katılmayacağını açıklamıştı. Ancak, Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas bugün Polonya'da yaptığı açıklamada ticari gemileri korumak için Avrupa Birliği'nin bölgede gözlemci misyonu başlatmasından yana olduklarını ancak bunun hayata geçirilmesinin biraz zaman alacağını ifade etti.
Amerika Birleşik Devletleri ve İran arasında askeri tansiyon Haziran ayında ABD Hava Kuvvetleri'ne ait bir insansız hava aracının (İHA), İran tarafından düşürülmesinin ardından yükselmişti. ABD Başkanı Trump, olay sonrası yaptığı açıklamada, İran'a saldırı hazırlığı içine girdiklerini ancak operasyondan son anda vazgeçtiğini duyurmuştu. ABD ile İran arasında gerginliği artıran bir diğer nokta da petrol tankerlerine yönelik Mayıs ve Haziran aylarında Umman Körfezi'nde düzenlenen saldırılar oldu. Saldırıların ardından ABD, bölgeye 2 bin 500 asker gönderme kararı almıştı.
ABD ve İran arasındaki gerginliğin temelinde Trump'ın Tahran'la 2015 yılında varılan nükleer anlaşmadan Washington'ı tek taraflı olarak çekmesi yatıyor. ABD'nin eski Başkanı Barack Obama döneminde varılan anlaşmayı yetersiz gören Trump, Tahran'a yönelik ABD yaptırımlarını da tekrar devreye sokmuştu.
Vira Haber
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.