Toplantıda konuşan İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, 1999’da Türkiye’deki konteynerin yüzde 30’unu elleçleyen TCDD İzmir Alsancak Limanı’nın her geçen gün kan kaybettiğini söyledi.  Öztürk, “2022’de 390 bin TEU yük elleçlendi. İzmir Limanı, 2008’deki parlak günlerini arar hale geldi” dedi.

Türkiye Varlık Fonu'na 2017 yılında devredilen İzmir Alsancak Limanı'nın satışı konusunun son dönemde Türkiye gündemine geldiğini belirten Öztürk, "İzmir bir şehir değil liman şehridir. Efes'in denizle bağlantısı kesilince Efes bitti. İzmir'de limanın olmaması demek İzmir'in bitmesi demektir. İzmir Limanı çok eski dönemden beri çok önemliydi. Osmanlı döneminde ülkenin dışa açılan kapısıydı. Bugün İzmir bir limanlar şehridir. İzmir ve Aliağa’daki toplam 16 limanımız Türkiye'nin konteynerinin yüzde 15’ini elleçliyor. Her türlü yükün ton olarak yüzde 16’sı limanlarımızda elleçleniyor. Limanlarımızın 220 destinasyona direkt bağlantı var. 4,2 milyon TEU olan liman kapasitemizin 1,7-1,8 milyon TEU’su kullanılıyor. Hala bir kapasite fazlamız var. Liman, rıhtım uzunluğu ve geri saha açısından Ege'nin birincisi, Türkiye'nin ikincisi durumunda. Her türlü yüke, yolcuya ve araca hizmet edebilen bir liman. Sadece bir konuda ihtisaslaşmış bir liman değil. Devlet limanı olması vasfıyla liman tarifelerinde örnek teşkil ediyor. İzmir Alsancak Limanı’nın içine kadar giren demiryolu bağlantısı çok önemli.” dedi.

Yunanistan’ın Pire Limanı’nın ve Mersin Limanı’nın özelleştirmeden önce İzmir Limanı’nın gerisinde olduğunu belirten Öztürk, özelleştirmeden sonra şu an Pire’nin 5 milyon TEU, Mersin Limanı’nın ise 2 milyon TEU yük elleçleme rakamına ulaştığını vurguladı. Limanın yolcu limanı mı yük limanı mı yoksa marina olarak mı değerlendirileceği konusunda çeşitli spekülasyonlar yapıldığını ifade eden Öztürk, İzmir Limanı’nın temel vasfının yük limanı olduğunu ve bunun korunması gerektiğini söyledi.

Hangi Yatırımlar Yapılmalı?
Liman kenti İzmir'in deniz taşımacılığı ve liman hizmetleri özelinde cazibesinin artırılabilmesi için bazı alanlarda müdahalelerin yapılmasının ihtiyaç olduğunun altını çizen Öztürk, bunun için yatırım yapılması gerektiğini söyledi.

Öztürk, şu bilgileri verdi: “TCDD İzmir Limanı’nın veriminin artırılarak canlandırılması, Körfez Rehabilitasyon Projesi ile İzmir Körfezi yaklaşım kanalı ve manevra dairesinin taranması, rıhtım düzenlemeleri, limanın ekipman eksiklerinin tamamlanması, antrepo binasının yeniden düzenlenmesi, deprem veya benzer afete karşı liman rıhtımlarının güçlendirilmesi gerekmektedir. Kemalpaşa Lojistik Merkezinin bir an önce devreye alınması, İzmir ve Aliağa Limanlarının Kemalpaşa Lojistik Merkezi ile kara ve demiryolu ile entegre hale getirilmesi, bir devlet projesi olan Çandarlı Limanı’nın Çin’in Kuşak Yol Projesi’ne dahil edilmesi, aynı zamanda bölgede üretimin yüksek miktarlara ulaştığı rüzgar enerji santralleri imalat ve lojistik entegrasyonu sağlanması, yurtiçi taşımaların limanlarımız vasıtasıyla karayolundan denize döndürülmesi, RO-RO taşımacılığının teşvik edilmesi önem taşımaktadır”.

İzmir Alsancak Limanı'nın satılıp satılmayacağı konusunda bilgi sahibi olmadıklarını dile getiren Öztürk, “Devletin menfaatlerine en iyi devlet karar verir. Bu tür konularda siyaseti hiçbir zaman devreye sokmamak gerekir. Ülkenin menfaatleri ön plandadır. Ve buna göre hareket edilmeli. Verilecek kararın hepimiz için hayırlı olacağına inanıyorum" diye konuştu.

Vira Haber