İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır ve Yönetim Kurulu üyelerinin ev sahlipliği yaptığı geceye, Ulaştırma ve Altayapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, İstanbul Vali Yardımcısı Şevket Atlı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, sivil toplum kuruluşları ve denizcilik sektörü temsilcileri ile İMEAK DTO Meclis ve Meslek Komiteleri Üyeleri katıldı.

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın kuruluşundan günümüze kadar geldiği noktayı anlatan 40. Yıl filminin gösterimiyle başlayan gecede, İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, açılış konuşmasını yaptı.

Denizciliğimizi omuzlayan cesur yürekli ve girişimci insanların tam 40 yıl önce çok önemli bir adım atarak Deniz Ticaret Odası’nı kurduklarını belirten Tamer Kıran, “Sivil Bahriyemizin Amiral Gemisi olan Deniz Ticaret Odası’nın kurulması sektörümüz için bir dönüm noktası olmuştur. Bu dönüm noktası, denizcilikte kurumsallaşmanın ve sektör olarak kabul görmenin önünü açmıştır. 40 yıl önce faaliyetlerine başlayan Odamız, sektörün her alanda gelişip serpilmesine öncülük etmiş, bugünkü duruma gelirken birçok yapı taşının örülmesinde en büyük katkıyı sağlamıştır. 744 üye ile kurulmuş olan Odamız, bugün yaklaşık 10 bin üyesi ile Türkiye’nin en büyük odaları arasında yerini almıştır.” dedi.

“Denizcilik Sektörümüzün Uluslararası Kalitede Verdiği Hizmetlerle Gurur Duyuyoruz”

Türk denizciliğinin elde ettiği başarıya dikkati çeken Tamer Kıran, şunları kaydetti: "Odamızın kurulmasıyla birlikte geçen 40 yılın önemli kilometre taşlarına baktığımızda birbirinden önemli kararların Türk denizciliğinin önünün açılmasına vesile olduğunu görüyoruz. Bu süreçte Türk denizciliğinin Karadeniz ve Akdeniz bölgesinden çıkıp okyanus aşırı gitmeye başladığını, dünyanın dört bir tarafında bayrağımızın dalgalandırmaya başlandığını görüyoruz. Geldiğimiz noktada; tüm dünya denizlerinde artık gururla Türk Bayrağı'nı dalgalandırıyoruz. Dün çektirmelerle kıyı taşımacılığı yaparken, bugün deneyimli deniz çalışanlarımız ile tüm dünyaya seferlere çıkıyoruz."

Sektörün 84 tersane ile dünyanın birçok ülkesine gemi inşa ettiğine vurgu yapan Tamer Kıran, "Milli savunma gemilerimizi tasarlayıp, büyük bir başarıyla imal ediyoruz. Limanlarımızın, acentelerimizin, deniz turizm faaliyetlerimizin velhasıl bir bütün olarak denizcilik sektörümüzün uluslararası kalitede verdiği hizmetlerle gurur duyuyoruz." dedi.

 “Yeni Başarı Hikayelerine İhtiyaç Duyduğumuz Bir Dönemden Geçiyoruz”

Dünyanın yakın dönemde birçok politik, ekonomik, teknolojik ve toplumsal gelişmeye sahne olduğunu, çok kısa bir süre önce bir anda ortaya çıkarak hayatımızı alt üst eden Covid-19 pandemisinde yaşananların etkileri henüz tam anlamıyla ortadan kalkmamışken, yeni belirsizlikler ve dalgalanmaların her geçen gün arttığına dikkat çeken Tamer Kıran, geleceğin, hızla değişen ve giderek karmaşıklaşan yeni dünyayı anlayanların, değişimleri önceden görerek buna göre yol haritasını belirleyenlerin olacağını söyledi.

“Şüphesiz, denizcilik sektöründe yeni başarı hikayelerine ihtiyaç duyduğumuz bir dönemden geçiyoruz.” diyen Tamer Kıran, şöyle devam etti: “Odamız bugün kuruluş misyonuna bağlı, çağın ve zamanın gelişimine ayak uydurarak ama geleneklerinden ödün vermeden Türkiye denizcilik sektörünün rehberi olmaya devam etmektedir. Bütün çaba ve gayretimiz, büyüklerimizden devraldığımız bu bayrağı daha yukarılara taşımak, sektörümüzü dünyada hak ettiği yere getirmektir. Damarlarımıza işleyen memleket sevgisiyle ülkemize faydalı olmaya çalışırken, müreffeh bir Türkiye için gayret sarf ediyoruz. Geçmişimizden aldığımız güç ve geleceğe olan inancımızla, devletimizle el ele vererek bu dönüşümü de başarıyla gerçekleştireceğimize inancımız tamdır.”

“Gençlerimizi Hiçbir Zaman Unutmadık”

Kıran, her zaman denizcilik eğitimini çok önemsedikleri ve ellerinden gelen desteği verdiklerini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğitime destek vermeye devam edeceğiz. En önemli gayretlerimizden bir tanesi eğitime yaptığımız yatırımlardır. İyi yetişmiş gençlerimizin sayesinde gelecekte karşılaşacağımız pek çok zorluğun üstesinden geleceğimizi biliyoruz. Bu inançla kurulan odamızın en önemli yatırımı, göz bebeğimiz Piri Reis Üniversitemiz kuruluşundan bu yana geçen kısa sürede akademik çalışmaları, yetiştirdiği donanımlı öğrencileri ve bünyesinde barındırdığı başarılı öğretim üyeleri ile sadece Türkiye'nin öne çıkan üniversitelerinden birisi olmakla kalmamış, alanında dünyanın tanıdığı üniversiteler arasında yer alma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir."

Tamer Kıran, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu duygu ve düşüncelerle Deniz Ticaret Odamızı kuran, sivil denizciliğimizin temellerini atmış, Türk denizciliğinin gelişmesi için kendilerini adamış ve büyük hizmetleri geçmiş, artık aramızda olmayan bütün büyüklerimizi, yöneticilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, hayatta olanlara sağlık ve mutluluklar diliyorum. 40 yıl boyunca ilmek ilmek örülen bu başarı öyküsüne emek veren, katkı sağlayan herkese saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Büyüklerimizin aziz hatıraları üzerinde yükselen Odamızın nice 40 yıllara ulaşmasını Allah’tan niyaz ediyorum.”

Etkinlikte konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, denizciliğin rekabetin yoğun olarak yaşandığı küresel ticarette en stratejik sektör olduğunu söyledi.

Hisarcıklıoğlu, hem ayakta kalıp hem de Türk Bayrağını tüm denizlerde dalgalandırmanın kolay olmadığını belirterek, şunları kaydetti: "Küresel arenada büyük mücadele veren tüm denizcilerimiz özel bir tebriki de hak ediyor. Türk denizciliği son dönemde hükümetimizin de uyguladığı doğru politikalarla büyük bir ivme yakaladı. Ülkemizin yıldız sektörlerinden biri haline geldi. Deniz taşımacılığı canlandı. Ticaret filomuz büyüdü. Tersane sayımız arttı. Gemi inşaat sanayimiz gelişti. Her türlü gemiyi üreten. Dünyanın sayılı ülkeleri arasına girmeyi başardık. Dünyada tanınan bir markaya dönüştük. Elbette daha çok alacağımız mesafe var. Zira denizcilik aynı zamanda, milli varlığımız, milli servetimiz. Sektörümüzün canlılığını, iş birliğini, içtenliğini korumalıyız. Artan ticaret hacminin yabancı taşıma şirketlerine kaymasına müsaade etmemeliyiz."

Türkiye'de denizciliğin gelişiminde İMEAK Deniz Ticaret Odası'nın önemli bir rol oynadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Deniz Ticaret Odamızın 40 yılda getirdiği deneyim ve saygınlığı devamlı güçlendirdiği kurumsal yapısı, hayata geçirdiği projeleri ve ülkemiz denizciliğine kazandırdığı çalışmalarla iftihar ediyorum." ifadesini kullandı.

"Hedeflerimize hep beraber ulaşacağız"

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe de ihracatçılar olarak Denizcilik sektörünü stratejik bir ortak olarak gördüklerini söyledi.

İhracatın teslim ediliş sürecine kadar her aşamasıyla bir takım oyunu olduğunu ifade eden Gültepe, 2022 Ocak - Haziran döneminde 126 milyar dolarlık ihracatın yüzde 66'sına tekabül eden 76 milyar dolarlık kısmının deniz yoluyla teslim edildiğini kaydetti.

Gültepe, Türk Denizcilik sektörünün takdir edilmesi gereken başarılar elde ettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Deniz Ticaret Odası ile mevcut iş birliği ve çalışmalarımızı geliştirmemiz son derece önemli. Çünkü üretimin, ihraç edenin ve taşıyanın aynı yöne bakması, aynı hedefe inanması çok önem taşıyor. Biz değerli deniz ticareti camiasıyla aynı yöne bakıyor, aynı amaçlarla bu ülkeye değer katmak adına aralıksız beraberce, birlikte çalışıyoruz. Çalışmaya da devam edeceğiz. Hızlı büyüyen ekonomimiz ve ihracatımız dikkate alındığında Türk Denizcilik sektörüne ihtiyaç da aynı oranda artacak. İhracatçılar olarak Deniz Ticaret Odası'nın belirlediği hedefler ve ortaya koyduğu projeksiyonlar doğrultusunda odamıza tam destek sunmayı bir görev addediyoruz. İnşallah iş birliği ve dayanışma ruhuyla hedeflerimize hep beraber ulaşacağız."

Programda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, düşük maliyet ve verimlilik avantajıyla deniz taşımacılığının sürdürülebilir ekonomik gelişim ve refah için çok önemli olduğuna vurgu yaparak, "Küresel bazda denizyolu ile yapılan yük hacmi son 50 yılda 20 kattan daha fazla büyüdü. Bu durum denizcilik sektörünü küresel ticarette en stratejik sektör konumuna getirdi. Ayrıca denizcilik sektörü, 21'nci yüzyılda sadece bir taşımacılık türü olmaktan da çıkarak endüstri, ticaret ve hizmet dalına dönüştü. Bu noktada ülkemizin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer alma hedefi çerçevesinde denizcilik sektörü olmazsa olmazımızdır" dedi.

Türkiye'nin denizcilik alanında çok büyük mesafeler kat ettiğini belirten Karaismailoğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bugün, Türk Bayrağı, denizcilik sektörü özelinde dünyanın en itibarlı bayraklarındandır. Dünyada gemi takip sistemlerini ilk kuran ülkelerden biri yine biziz. 'Denizci ülke' anlayışımızın sonucunda gemi sanayimizin, istihdam ve ülke ekonomisine olan katkısı da önemli oranlara ulaştı. 2003'ten itibaren izlediğimiz akılcı politikalarla, 37 olan tersane sayımız 84'e, çıkardık. Bunun yanında tersanelerimizin gemi bakım onarım miktarı son 10 yılda yüzde 95 oranında arttı. Gemi inşa sektöründeki istihdam oranı da son on yılda yüzde 115 arttı. Ülkemiz, gemi geri dönüşüm sanayiinde de 1,5 milyon grosstonluk kapasitesi ile dünyada 4'üncü sıradadır. Ayrıca, ülkemiz, mega yat projelerinde dünyada 3'üncü sırada yer almaktadır."

Deniz Ticaret Odasının, kurulduğu günden bu yana sektörün her alanda gelişmesine öncülük ettiğine vurgu yapan Karaismailoğlu, şu değerlendirmede bulundu: "Türk denizciliğine büyük hizmetleri olan, 40 yıl boyunca başarılı çalışmalarını yurt içi ile sınırlamayan Deniz Ticaret Odası, uluslararası alanda da adından söz ettirmesini bildi. Bugün de ülkemizin en dinamik sivil toplum yapılanmalarından biri haline geldi geçmişten bugüne, bu yapıda emeği, katkısı olan herkesi gönülden tebrik ediyorum."

"Denizlerimiz; Mavi Vatan'ımızdır"

Karaismailoğlu, Türkiye'nin jeostratejik konumunun önemine dikkati çekerek, "Ülkemiz, Asya ve Avrupa arasındaki doğu-batı koridorunda doğal bir köprü olduğu gibi Kafkas ülkeleri ve Rusya’dan Afrikaya uzanan kuzey güney koridorlarının da tam ortasında bulunmaktadır. Bu jeostratejik konumunun yanı sıra etrafını saran Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz ile de Türkiye'nin her şeyden önce bir deniz ülkesi olduğu da su götürmez bir gerçektir. Denizlerimiz; Mavi Vatan'ımızdır" ifadelerini kullandı.

Son 2 yıldır denizcilik otoritelerini bir araya getiren uluslararası düzeyde denizcilik zirveleri gerçekleştirdiklerini belirten Karaismailoğlu, bu zirveleri, Türk Denizcilik Sektörü'nün Vizyonunu ortaya koymak ve doğru adımları atmak için düzenlediklerini söyledi.

Karaismailoğlu, 2020-21 yıllarında salgının etkisiyle navlun fiyatlarının yüksekliği, boş konteyner bulunamaması, ham madde tedarikindeki gecikmelerden dolayı siparişlerin zamanında yerine ulaştırılamaması gibi birçok olumsuzluk yaşandığına dikkati çekerek, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Denizcilik sektöründe önemli maliyet artışları yaşandı, arz-talep dengesi değişti, bu durum da doğal olarak navlunlara yansıdı. Fakat salgına rağmen aldığımız tedbirler neticesinde dünyanın aksine denizyolu sektöründe ülkemiz 2020 yılında da 2021 yılında da büyüme kaydetti. Dünya genelinde 2021 yılında konteyner elleçlemelerinde yaklaşık yüzde 6'lık artış ve toplam yük elleçlemesinde de yüzde 3,2’lik artış kaydedilmiş olmasına rağmen, ülkemiz limanlarında toplam yükte yüzde 6'lık artış yaşandı. Ro-ro taşımacılığında ise yüzde 15,5 artış kaydedildi."

"Kruvaziyer gemi sayısı 40 kat artarak 437'ye ulaştı"

Söz konusu dönemde Türk limanlarına yanaşan kruvaziyer gemi sayısındaki artışa vurgu yapan Karaismailoğlu, "Kruvaziyer gemi sayısı 40 kat artarak 437'ye ulaştı ve toplamda 400 bine yakın kurvaziyer yolcusu ülkemiz limanlarında ağırlandı" dedi.

Karaismailoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak, gerekli destekleri ve teşvikleri hayata geçirdiklerine dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu: "Hurda teşviği ve son çıkardığımız teşvikle Ro-Ro taşımacılığı daha cazip hale getirilecek, yakın zamanda şehir içi denizyolu yolcu taşımacılığı yapan taşımacılarımıza da destek vereceğiz. Denizcilik idaresinin nitelikli personel ile dünya standartlarında hizmet vermesi amacıyla 'denizcilikte kalifiye personel istihdamı' politikamız sektörümüzce malumdur. Hizmet kalitesini artırıcı düzenlemelerimizi, denizcilik hizmetlerimizi yürüttüğümüz 71 Liman Başkanlığı'ndan oluşan taşra teşkilatımızı da içine alacak şekilde genişletmek için 21 Bölge liman başkanlığı kurduk. Bu çalışmamız sayesinde tüm denizcilik sektörümüze sahada daha da iyi hizmet vereceğiz."

Türkiye'nin 2053 Vizyonu'na dikkati çeken Karaismailoğlu, şunları kaydetti: "Bu vizyon ışığında, ülkemizi 'dünyanın ilk 10 ekonomisi' içinde hak ettiği yere kavuşturacak, 30 yılık ulaştırma ve haberleşme yatırım planımızı tüm kamuoyu ile uzun zamandır paylaşıyoruz. Bu plan kapsamında 30 yılda 198 milyar dolar yatırım öngördük. Denizcilik sektörümüze 2053 yılına kadar 21,6 milyar dolar yatırım yapacağız. Bu sayede 180 milyar dolar milli gelirimize katkı sunacağız. Üretime etkisi 320 milyar doları aşacak."

Karaismailoğlu, 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı'nda denizyollarına özel bir yer ayırdıklarına vurgu yaparak, denizyollarının Mavi Vatan'nın temeli ve ulaşımdaki entegrasyonun kilit noktası olduğunu söyledi.

Söz konusu plan kapsamında, liman tesisi sayısını 255'e çıkaracaklarını belirten Karaismailoğlu, "Yalnızca ülkemizin değil, dünyanın da en önemli ulaşım projelerinden olan Kanal İstanbul ile Türkiye'nin denizyolu taşımacılığındaki rolünü güçlenecek. İstanbul Boğazı'nda seyir emniyetini artıracak, boğazdaki gemi trafiğini azaltacağız. Kanal İstanbul tamamlandığında, başta İstanbul Boğazı ve çevresinde can ve mal güvenliğinin sağlaması ve Boğazın tarihsel ve kültürel dokusunu korumasının yanı sıra, boğaz giriş ve çıkışlarındaki günlerce süren beklemeler azalacak, İstanbul Boğazı’nın trafik yükü hafifletilecek. Mavi Vatan'ımıza tüm gücümüzle sahip çıkıyoruz. Türk deniz ticareti filolarının büyümesi için bakanlık olarak her türlü kolaylığı sağlıyor, ilgili paydaşların bu sürece destekleri için girişimlerimize devam ediyoruz" diye kaydetti.

Karaismailoğlu, Türkiye'nin yeniden 'denizci ülke, denizci millet' kimliğini hatırlamasında, bakanlığın, sektör oyuncularıyla birlikte hareket etmesinin önemli rolü olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu noktada İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri Deniz Ticaret Odası üyelerinin de bizler için büyük öneme sahip olduğunu belirtmek isterim. Odamızın geçen 40 yılda oluşturduğu bilgi, birikim ve tecrübeyle gelecek nesillere de örnek olacağından ve bu güzide kurumun aynı istikamette ilelebet hizmet vermeye devam edeceğinden hiç kuşku duymuyorum. Bizler üzerimize düşeni yapmaya devam edecek, sizlerle güç birliğimizi sürdüreceğiz. Bunun sonucunda Türkiye, denizcilik alanındaki ağırlığını gelecekte daha fazla hissettirecek ve rekabet gücünü yükselterek denizcilik sektöründe dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olacaktır. Deniz Ticaret Odası'nın faaliyetlerine her daim yeni başarılar katarak devam etmesini temenni ediyor, 40'ıncı kuruluş yıl dönümünü canı gönülden kutluyorum."

Gece, Enbe Orkestrası’nın konseri ile tamamlandı.

Vira Haber