1. HABERLER

  2. GEMİ & YAT İNŞA

  3. İlk araştırma gemimiz denize indi
İlk araştırma gemimiz denize indi

İlk araştırma gemimiz denize indi

Türkiye’nin yerli kaynaklarla inşa edilen ilk araştırma gemisi olan TÜBİTAK Marmara, Çeksan’ın Tuzla’daki tersanesinde düzenlenen törenle denize indirildi.

A+A-

Geminin suya indirme törenine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, TÜBİTAK Başkanı Yücel Altunbaşak, Deniz İç Sular ve Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, Kıyı Yapıları ve Tersaneler Genel Müdürü Hızır Reis Deniz, Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan ve Çeksan Yöneticileri katıldı.

Tören öncesinde Çeksan Tersanesi'nde çalışan 3 işçi horon teperek katılımcılara eğlenceli anlar yaşattılar. Tören için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş hayırlı olsun dileklerini ilettiler.

Çeksan Gemi İnşa Çelik Konstrüksiyon Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Bayrak, tersanelerini tercih ettikleri için Bakan Nihat Ergün’e Bakan Cevdet Yılmaz’a ve TÜBİTAK yetkililerine teşekkürlerini sundu.

Bilgiyi değerlendirmeli ve katma değere çevirmeliyiz

Törende konuşma yapan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, böyle bir geminin yapılmasının hem araştırma hem de gemi sanayi sektörü için gurur verici olduğunu belirtti. Türkiye’nin 3 tarafının denizlerle çevrili olmasının kalkınmada önemli bir artı değer olduğunu vurgulayan Bakan Yılmaz şunları söyledi: “Gerek su ürünleri gerek madencilik gerekse ulaştırmada denizlerimizi çok daha fazla değerlendirmeliyiz. Buradan katma değer üretmemiz gerekiyor. Her alanda olduğu gibi denizcilik alanında harekete geçmemiz de daha fazla bilgi üretmemize bağlı. Bugünkü dünyada bilgi tabanlı ekonomiler ön plana çıkıyor. Sanayide, tarımda, hizmet alanında daha fazla bilgi üreten ve bilgiyi katma değere dönüştüren ülkeler ön plana çıkıyor. Bizim de her alanda olduğu gibi denizcilikte de bunu yapmamız gerekiyor. Bu proje son derece anlamlı bir proje. İnşallah böyle daha fazla projeyle ülkemiz için daha fazla bilgi üreteceğiz ve ürettiğimiz bu bilgileri de ülkemizin kalkınması için, milletimizin refahı için kullanacağız. Gemi inşa sektörü için de çok önemli bir tablo. Türkiye bu alanda da ciddi bir mesafe aldı. Hassas bir sektör olduğu için küresel kriz ortamından etkilendi, ama bu sektörümüz inşallah yine iyi günlere dönecek. Bu sektörde aldığımız mesafeyi de bu proje ortaya koyuyor. Savunma sanayinde olsun araştırma alanında olsun yerli içerikle bu çalışmaların yapılması son derece önemli.”

“2023 hedeflerimiz var”

Araştırma ve gelişmeye hükümetin büyük önem verdiğine değinen Bakan Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: “Son 10 yılda ekonomimizi 3 kattan fazla büyüttük ama araştırma, geliştirme harcamalarımızı 5 kattan fazla büyüttük. Milli gelir içindeki payını binde 53’lerden binde 86’lara taşıdık. Özel sektörün bu harcamalar içindeki payını artırdık. Kalkınma Bakanlığı olarak TÜBİTAK’la ve Sanayi Bakanlığımızla işbirliği içinde araştırma merkezlerine bu süreçte büyük destekler sağladık. 10 yıl önce bu tip araştırma alt yapılarına yatırım programımızda sadece 114 milyon TL ayrılıyordu. 2013 yılı itibariyle 1.009 milyar TL ayırdık. Bunlar popülist politikalar değil. Gündelik politikalar da değil. Siyaseten hemen karşılığını alacağınız politikalar da değil. Bunlar ülkenin geleceğine yatırımdır. Gelecek nesillere uzanan yatırımlardır. Bunların karşılığını inşallah ileride göreceğiz. Küresel kriz ortamında pek çok ülke bu tip harcamaları kısarken Türkiye bu harcamalara çok daha büyük kaynaklar ayırıyor. Biz iddialı bir ülkeyiz. 2023 hedeflerimiz var. Bu amaçlara yürürken bu alanlara çok daha fazla stratejik yatırımlar yapmamız gerekiyor. Öncelikle Sanayi Bakanlığımıza tebriklerimi sunuyorum. TÜBİTAK’a ve tüm çalışanlarına, bu gemiyi tasarlayan, inşa eden bugünlere getiren firmalarımıza, yöneticilerine, çalışanlarına şükranlarımızı sunuyorum. Gemimizin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.”

"Türkiye eski Türkiye değil"

Bakan Yılmaz’ın ardından kürsüye çıkan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün de Türkiye’nin denizlerde çok önemli bir potansiyele sahip olduğuna ve bu potansiyeli açığa çıkaracak çalışmalara imza atması gerektiğine vurgu yaptı. Bakan Ergün şöyle konuştu: “Çocukluğumuzdan beri hepimiz duyarız. ‘Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili. Ülkemiz dört mevsimi aynı anda yaşayan bir ülke’ diye, ama bunları şu ana kadar tam olarak değerlendirdiğimizi söyleyemeyiz. Biz denizcilikteki potansiyeli yıllarca açığa çıkaramadık. Bunu kabul etmemiz lazım. Bunu kabul edersek bundan sonra daha iyi çalışmalara imza atabiliriz. Ülkemiz çok fazla imkana sahipken bizden daha sınırlı imkanlara sahip olanlar denizcilikte bizden daha çok rol oynamışlar. En basidinden denizin nimetlerinden olan balığın üretimi ve tüketimiyle alakalı en zayıf ülkelerden biriyiz. Denizle hiç tanışmamış bazı ülkelerde bile bizden daha fazla tüketim var. Ancak Türkiye artık eski Türkiye değil. Gücünün, potansiyelinin farkına varmış olan bir ülke. Hayatın her alanında çok somut projelerle görünür hale geldik. Eğer 2023 Türkiyesi güçlü, hedefleri olan bir Türkiye olacaksa bütünlükçü bir yaklaşımla hareket etmek ve her alanda atılım yapmak mecburiyetindeyiz. Türkiye’nin israf edecek tek bir kuruşu bile yoktur. Ne maddi, ne insan kaynağı... Bütün insanlarımızdan yararlanmalıyız ve bütün maddi değerlerimizden gelecek adına yararlanmalıyız. Her insanımızın bilgisi, tecrübesi bizim için önemlidir ve bundan istifade etmeliyiz.

“Denizler bize ne diyor?”

Memnuniyetle ifade etmeliyiz ki, Türkiye artık denizlerini ve denizciliğini de yeniden keşfetmiş durumdadır. Zamanında Akdeniz’i, Karadeniz’i âdete bir göl haline getirmiş, Piri Reis, Barbaros gibi denizciler yetiştirmiş olan bir Türkiye’nin gerçekten bu gücünü keşfetmesi lazımdı ve bunu keşfetmiş oldu. Bugün gemi üretiminde dünyanın en üst basamaklarında yer alıyoruz. Mesela ilk milli savaş gemisini yapıyoruz, şimdi milli denizaltı projesine odaklanmış durumdayız. Ben Türkiye’nin denizcilikle ilgili her alanda çok daha büyük işler başaracağına gerçekten inanıyorum. Bu imkanlarımız var çok şükür. Ülkemizim denizcilik potansiyelinden yararlanabilmemiz için önce bu alanda araştırmalar yapmamız gerekiyor. Bugün güç demek bilgi demektir. Bunu artık eşanlamlı olarak kullanıyoruz. Kendimize “Yeterince bilgili miyiz?” diye sormamız gerekir. Küresel anlamda bir güçten bahsediyoruz. Güçlü bir ülke olmamız lazım ve aynı oranda bilgili de olmamız lazım. Denizlerin bilgisine sahip miyiz? Denizler bize ne diyor? Her şeyin söylediği bir mesaj var. Havanın, denizlerin, uzayın söylediklerine vakıf mıyız? Bunlara vakıf olmamız icap eder. Bu çalışma denizlerimizle ilgili araştırma altyapısını oluşturmak, hangi imkanlara sahip olduğumuzu ve bu imkanları nasıl değerlendireceğimizi tespit etmek açısından son derece önemli.

Deniz Araştırmaları Mükemmeliyet Merkezi

Türkiye’de deniz araştırmalarının henüz yeterli seviyede olmadığını kabul etmemiz gerekiyor. Denizcilikte en çok eksikliğini hissettiğimiz maddelerin başında insan kaynağı ve araştırma gemileri gelmektedir. Ülkemizde deniz araştırmaları daha çok birkaç üniversitenin veya bazı kamu kurumlarının yürüttüğü niceliktedir. Ancak bu araştırmalar sınırlı imkanlarla ve genellikle kıyılarda yapılmaktadır. Kullanmakta olduğumuz mevcut gemiler de artık doğal kullanım ömürlerini tamamlamakta olan gemilerdir. Türkiye’deki deniz araçlarının gelişmiş ülkeler düzeyinde olması için “Deniz Araştırmaları Mükemmeliyet Merkezi”nin kurulması çok önemli bir aşama olacaktır. Böyle bir gelişme, diğer araştırma merkezleriyle bilgi paylaşımı, Uluslararası Deniz Örgütü Avrupa Birliği Çevre Su Direktifleri'nde belirtilen kriterlere uyum bakımından da gereklidir. Biz bu amaçla TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi bünyesinde özellikle deniz araştırmaları merkezini kurduk. Bu merkezde ulusal ve uluslararası deniz araştırmalarının yapılabilmesi için donanımlı bir araştırma gemisine ve araştırma altyapısına ihtiyaç olmuştur. Gemide saha ölçüm, örnekleme ve analizler yapabilmeyi ve deniz araştırmalarını çok disiplinli bir şekilde gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Böylece denizlerimizde sürekli güncel bir veritabanı oluşturulacak. Deniz araştırmalarında önemli olan parametreleri akredite edecek, ölçüm ve örneklemleri gemi şartlarında ve güvenilir bir ortamda yapma imkanına sahip olacağız. Denizlerimizde artan deniz trafiği ve bunun eko sisteme etkisinden hassas alanların korunmasına, çeşitliliğin devamından uluslararası anlaşmalara uyumun sağlanmasına, fay hatlarının incelenmesinden boru hatlarının gözlemlenmesine kadar birçok önemli konuda araştırma, izleme ve yönlendirme imkanları olacaktır. Arama-kurtarma ve petrol arama gibi faaliyetlerde de gerekli donanımları gemiye monte ettiğimiz zaman bu gemiden istifade etme imkanına sahip olacağız. Şimdiye kadar dışarıdan temin etmiş olduğumuz araştırma gemilerini artık kendimiz yapmaya başladık. Bu önemli bir gelişme.”

“Gemi Mayıs ayında faaliyete geçecek”

Bakan Ergün sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçenlerde de hatırlarsınız artık uydularımızı kendimiz yapmaya başladık. Gözlem uydularını, arkasından haberleşme uydularını takım uyduları ve Türkiye artık uzay bize ne diyor, denizler bize ne diyor ve kainat bize ne diyor bütün bunları kendi imkanlarıyla okuma olanağına sahip olmuştur. Bu da ülkemiz açısından son derece önemli bir kazanımdır. İnşallah önümüzdeki süreçte bu araştırma gemilerini sadece kendimiz için değil tüm dünya için üreten ülkelerden bir tanesi olacağız. Sadece yük gemisi değil, araştırma gemilerini de yapabildiğimizi göstermiş olduk. Bu çalışmalar neticesinde konuyla ilgili bilim insanları yetişecek olmasını da çok önemsiyoruz. Yapılacak olan çalışmalar ülkemizin, denizlerimizden yararlanma potansiyelini artıracak, ekonomimiz için de çok önemli bir katma değer oluşturacaktır. İşte bugün denize indireceğimiz araştırma gemimizi yapmaktaki amaçlarımız bunlardır. Araştırma gemimiz inşallah mayıs sonunda tam donanımlı hale gelecek ve en gelişmiş cihazlarla deniz araştırmalarına başlamış olacaktır. Çünkü bazı cihazların denizde monte edilmesi deniz testlerinin yapılması gerekiyor. Bugün denize indiriyoruz, ama Mayıs ayında tam donanımlı bir şekilde hizmete sokacağız. Deniz araştırmalarındaki çalışmalarımızı en hızlı şekilde sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum. Böylece hem denizlerimizi ve çevreyi korumak hem de denizlerimizin ekonomimize, ülkemize olan katkısını artırmak mümkün olacaktır. Araştırma gemimizin ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum. Geminin yapımında emeği geçen herkesi canı gönülden kutluyorum.”

Konuşmaların ardından Çeksan Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Bayrak, katılım ve desteklerinden ötürü Bakan Ergün’e plaket verdi.

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’a da plaketini Çeksan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İlhan Bayrak sundu. Bakanların ardından TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak’a İşletme Müdürü Ergin Türüsel, Marmara Araştırma Merkezi Başkan Vekili Prof. Dr. İbrahim Dinçer’e Çeksan Yönetim Kurulu üyesi Cihan Bayrak, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’ya Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, Kıyı Yapıları Tersaneler Genel Müdürü Hızır Reis Deniz’e Çeksan Finans Koordinatörü Elif Bayrak tarafından plaket verildi.

Tören, plaket takdiminin ardından Bakanlar Nihat Ergün ve Cevdet Yılmaz, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Çeksan Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Bayrak ve İşletme Müdürü Ergin Türüsel’in kurdela keserek gemiyi suya indirmeleriyle son buldu.

3 bin metreye inebilecek donanıma sahip

TÜBİTAK Marmara Araştırma Gemisi 41.2 metre boyunda ve 9.5 metre genişliğinde. Ağırlığı ise 500 gros ton. Geminin denize indirilmesiyle birlikte iç kısmı, bilimsel oşinografik çalışmalarda kullanılmak üzere gelişmiş ölçüm cihaz sistemleriyle donatılacak. Boğazlar başta olmak üzere deniz kirliliğinin izlenmesi, boru hatlarını gözlemleme, canlı yaşam alanlarının izlenmesi, tür çeşitliliğinin gözlemlenmesi, kaza ve afetlerde destek verilmesi ile ülkemizin uluslararası alanda temsili TÜBİTAK Marmara Araştırma Gemisi’nin başlıca uygulama alanları arasında yer alacak.

TÜBİTAK Marmara, gelişmiş ölçüm cihaz sistemleri ile donatılacak. Sualtı araştırmalarında kullanılmak üzere ıslak ve kuru laboratuvarlar ile bilgisayar odası hazır hale getirilecek. İncelemelerinde 3 bin metre derinliğe inecek teknik kapasiteye sahip olacak olan gemi; 11 bilim adamı, 12 mürettebatla faaliyet gösterecek. Geminin iç donanımı mayıs ayına kadar tamamlanacak.

ceksan-ulasim-2.jpg

ceksan-ulasim-3.jpg

ceksan-ulasim-6.20130217174119.jpg

ceksan-ulasim-8.20130217174141.jpg

ceksan-ulasim-9.20130217174152.jpg

ceksan-ulasim-10.20130217174203.jpg

virahaber.com

Bu haber toplam 1399 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.