Tam gün süren kurultaya; kurultayın ana destekçileri olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, İMEAK Deniz Ticaret Odası ile GİSBİR; kurultayın altın sponsorları Jotun, Yaf Diesel, Sanmar, Most, MostLab ve Vento Denizcilik, yine kurultayın gümüş sponsorları olan Uzmar, Türk Loydu, Türk P&I ve Howden Sigortacılığın üst düzey bürokrat ve yöneticileri ile CEO’ları katıldı.

Salonun tamamen dolu olduğu kurultayda ayrıca Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar, Nişantaşı Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkan Vekili Kenan Torlak, Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır, Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve BIMCO Başkanı Şadan Kaptanoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Başaran Bayrak, Armatörler Birliği Başkan Yardımcısı Cihan Ergenç, Denizcilik Federasyonu Başkanı Erkan Dereli başta olmak üzere denizcilik sektöründe yer alan kurum ve kuruluşların yöneticileri ile sivil toplum kuruluşlarının başkanları, akademisyenler ve öğrenciler yer aldılar.

“ÖNÜMÜZDEKİ SENE KURULTAYI ZİRVE ŞEKLİNDE YAPACAĞIZ”

Deniz Kültürü Derneği Başkanı ve Vira Haber Genel Yayın Yönetmeni Dr. Hakkı Şen kurultayın açılışında yaptığı konuşmada İklim Değişikliği Kurultayı’nı düzenlemekteki amaçlarının çocuklara ve gençlere küresel ısınma ve iklim değişikliğinin geleceğimiz için büyük bir sorun oluğunu anlatmak ve bu konuda onları bilinçlenmesini sağlamak olduğunu açıkladı. Şen, yerel yönetimleri de eleştirerek, “Bu konuda yerel yönetimlere büyük iş düşüyor, ama kurultaya davet etmemize rağmen hiçbir yerel yönetici katılım göstermedi” dedi.

Hakkı Şen şunları kaydetti: “İkincisini düzenlemekte olduğumuz İklim Değişikliği Kurultayı’nda aslında denizcilik sektörünün neler yaptıklarını değil, yaptıklarımızın üzerine neler koyabileceğimizi konuşacağız. Tabii diğer sektörlere örnek olmak için yaptıklarımızı da konuşacağız… Düşünüyorum da; bu aslında Türkiye’deki tüm sektörlere örnek olabilecek bir kurultay… Aslında bütün sektörlerin şapkasını önüne koyup düşünme vakti çoktan geçti. Bu yaşlı gezegen bir felakete doğru sürükleniyor... Büyüklerimizin bize emanet olarak bıraktığı, bizim de çocuklarımıza ve gelecek kuşaklara emanete hıyanet etmeden bırakmamız gereken bu gezegeni çok hor kullandık…”

“İklim değişikliği sebebiyle yaşayacaklarımız yeryüzünde yaşayan bütün insanların ortak sorunudur. Üstelik en güncel ve en önemli sorundur…” diyen Şen; “Bütün STK’ların, kurum ve kuruluşların, her birimizin bu konu ilk gündem maddesinde yer almalıdır. Şimdiden şunu söyleyebiliriz. Önümüzdeki sene bunu bir kurultay değil, uluslararası bir zirve olarak hayata geçirmeliyiz. Önce Karadeniz ve Akdeniz Çanağı’nda, ardından dünya ile iş birliği yaparak farklı konu başlıklarında bu çok önemli konuya dikkat çekmeliyiz… Çünkü dünyamız yok oluyor!” şeklinde konuştu.

“İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE İŞ BİRLİĞİ İLE ÇÖZÜM BULUNABİLİR”

İklim Değişikliği Kurultayı’nın önemine dikkat çeken Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın da, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin dünyanın önemli sorunlarının başında yer aldığını ifade etti. Bu anlamda eğitimcilere çok iş düştüğünü söyleyen Yalçın, “İklim değişikliği sorununa akademisyenler ve üniversitelerin iş birliği ile çözüm bulunabilir. Özellikle son zamanlardaki dijital dönüşüm sonucunda daha geniş kitlelere ulaşabilme imkanlarımız ortaya çıktı. Aldığımız emaneti bizden sonraki nesillere teslim edilmesi önem arz ediyor” dedi.

İklim değişikliği konusunda farkındalık yaratmanın ve bilinçli bir nesil yetiştirmenin önemli olduğunu vurgulayan Şenay Yalçın; okul öncesi eğitimden başlayarak, değişik programlarda çocuklara bu yönde kodlama derslerinin verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Yalçın, şöyle devam etti: “Bu anlamda eğitimcilere çok iş düşüyor. Üniversiteler diğer kurumlarla iş birliği yaparak, enerji kullanımı bilincini aşılamamız gerekiyor. İklim Değişikliği Kurultayı gibi toplantılar farkındalık yaratmak ve mesaj vermek anlamında önemli. Toplantının çok değerli olduğunu ve verimli sonuçlar getireceğine inanıyorum.”

“SEKTÖR OLARAK TÜM ULUSLARARASI ANLAŞMALARA TARAFIZ”

İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran ise iklim değişikliğinin etkisinin sadece sıcaklıklardaki artış olarak karşımıza çıkmadığının altını çizdi. Kıran, “Çevreye verilen her zararın, insanlığa artan oranda geri döndüğünü küresel ölçekte yaşadığımız örneklerle görüyoruz. Bu ciddi tehdit karşısında mutlaka önlemler almamız gerekiyor” diye konuştu. Kurultayda masaya yatırılan konulardan biri de denizcilik sektörünün iklim değişikliğine etkisiydi. Tamer Kıran, konuyla ilgili şöyle devam etti: “Türkiye denizcilik sektörü, deniz çevresinin korunmasına atfettiği öneme istinaden, bu yöndeki tüm uluslararası anlaşmalara taraf olmuş ve bu anlaşmaların gereklerini yerine getirmek için elinden geleni büyük bir azim ve gayretle yapmaya çalışıyor.”

Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün kararı ile 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren gemilerde kükürt içeriği en fazla yüzde 0.5 olan yakıtların kullanımına başlanacağına dikkat çeken Kıran, gemi sahiplerine yeni uygulamanın maliyetini açıkladı. Kıran, “Önümüzdeki beş yıl boyunca yeni IMO düzenlemelerine uyumun gemi sahiplerine toplam maliyetinin yaklaşık 300 milyar dolar olması bekleniyor. Toplam maliyet 1 Ocak 2020'den itibaren düşük kükürtlü yakıtlara geçiş yapmak için değişen küresel ihtiyacın uygulamasının maliyetini de içeriyor” ifadesini kullandı.

“ÇOCUKLARIMIZA DAHA GÜZEL BİR GELECEK BIRAKMAK HEDEFİNDEYİZ”

Tamer Kıran’ın ardından kürsüye gelen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar da bakanlık olarak ilkim değişikliği ve çevre için yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Durmuş Ünüvar; iklim değişikliğinin dünyanın gündemini etkileyen çok önemli bir küresel sorun olduğunu belirterek, “İnsanlık, küresel boyutta yaşanan terör, savaşlar ve düzensiz göç hareketleri ile uğraşırken bir taraftan da küresel iklim değişikliğinin getirdiği yıkıcı çevresel sonuçlar nedeniyle çok hızlı bir yok oluşa sürükleniyor. Burada dikkatinizi çekmek isterim ki; denizcilik sektörü iklim değişikliği tehdidi karşısında küresel olarak uygulanacak teknik ve zorunlu kuralların kabul edildiği bir sektördür. Bu kapsamda 2050 yılına kadar gemi kaynaklı karbon emisyonlarının yüzde 50 azaltılması, bu yüzyıl içinde ise sıfıra indirilmesi hedeflenmektedir” şeklinde konuştu.

Durmuş Ünüvar şöyle devam etti: “Biz çocuklarımıza daha güzel bir gelecek bırakmak hedefindeyiz. Sağlıklı ve güzel bir gelecek için çevrenin korunmasının öneminin farkındayız. Sürdürülebilir bir gezegen için sürdürülebilir denizcilik gerekmektedir. Bugün bu kurultayın özellikle bu konuda bir farkındalık yaratma açısından büyük önem taşıdığını düşünüyorum”.

“Temel olarak endüstri kaynaklı karbon salınımı nedeniyle geçtiğimiz yüzyılda oluşan sadece 1 santigrat derecelik küresel sıcaklık artışının bile nasıl ciddi etkilerinin olduğunu artık hepimiz çok iyi biliyoruz” diyen Ünüvar konuşmasına şöyle devam etti: “Yapılan araştırmalara göre gerekli tedbirler hayata geçirilmezse 2050 yılına kadar dünya genelinde deniz seviyesinin yaklaşık üç metre kadar yükseleceği tahmin ediliyor. Bunun sonucunda iklim mültecisi olarak yüz milyonlarca insanın göç etmek zorunda kalacağı, demografik, siyasi ve ekonomik sorunların küresel savaşlara neden olacağı öngörülüyor. İklim değişikliğinin bir diğer sonucu kuraklık nedeniyle ulaşılabilir temiz su kaynaklarının azalması su savaşlarının yaşanmasını olası kılacak. Gelecekte temiz su kaynakları petrol ve diğer enerji kaynaklarından daha öncelikli ve stratejik olacaktır”.

"PARİS ANLAŞMASI'NI İMZALAYIN!"

İsveçli İklim Aktivisti 16 yaşındaki Greta Thunberg 2018 yılının Ağustos ayından itibaren her cuma günü parlamento önünde iklim krizine dikkat çekmek için okul grevine çıktı. Onun çağrısına dünyanın birçok ülkesinden aynı yaşlardaki gençler ve çocuklar da katıldı. Türkiye’den bu çağrıya ilk destek verenlerden biri de Dalyan’da yaşayan 12 yaşındaki iklim aktivisti Samra Samer idi. Kurultaya katılarak bir konuşma yapan Samer büyüklerine seslendi. Çocuklara temiz bir dünya bırakılmasını isteyen Samer, Paris Anlaşması’nın önemine dikkat çekti ve bir an önce devletlerin bu anlaşmayı imzalamasını istedi. 12 yaşındaki aktivist Samer, şunları kaydetti: “Paris İklim Anlaşması’nın imzalanıp, onaylanmasını ve gereğinin yapılmasını talep ediyoruz. İklim krizinin okullarda zorunlu ders olmasını istiyoruz. ‘İklim değişikliği’ değil, ‘iklim krizi’ denmesini istiyoruz. Çünkü siz bir gün kalp krizi geçirseydiniz ve biz ona ‘kalp değişikliği’ deseydik garip olurdu. Tamamen barışçıl iklim grevlerimiz devam edecek."

İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran ile Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar’a, Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın ve Deniz Kültürü Derneği Başkanı Hakkı Şen tarafından ‘Deniz Yıldızı Çevre Ödülü’ takdim edildi. İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır da kurultaya katılan ve iklim sorununa karşı gösterdiği duyarlılıkla dünyada başlayan kitlesel harekete Türkiye’den ilk ses veren isimlerden olan 12 yaşındaki Samra Samer’e ödülünü verdi.

GAZETECİLER İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİ MASAYA YATIRDI

Daha sonra gün boyu çeşitli konularda iklim değişikliğinin tüm boyutları ele alındı. Birinci oturumda iklim farkındalığı ve temiz denizler açısından medyanın toplum üzerindeki etkileri konuşuldu. Moderatörlüğünü DTO Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran’ın yaptığı oturumda NTV’den Gökhan Abur, Fox TV’den Meliha Okur, Oğuz Haksever, Sabah Gazetesi’nden Mahmut Övür ve Fox TV’den Onur Kumbaracıbaşı konuşmacı olarak yer aldı. Meliha Okur suyun ne kadar önemli bir konu olduğunu belirterek, Türkiye’nin bazı konulara dikkat etmezse yakın gelecekte su fakiri olabileceğine dikkat çekti. Yakında su savaşları yaşanabileceğini belirten Okur, su kaynaklarına ülke olarak dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Oğuz Haksever ise, medyanın ve sivil toplum kuruluşlarının dünyada neler yaptığı ile Türkiye’de yapılanları karşılaştırdığı sunumunda bu konuda sınıfta kaldıklarının altını çizdi. Gökhan Abur da Türkiye’de yaşanan iklim değişikliklerinin nedenlerini anlatarak bunların önümüzdeki süreçte daha da kötüleşeceğini vurguladı.

Gazetecilerin bulunduğu oturumun sonunda gazetecileri deniz yıldızları ödülleri DTO Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, altın sponsorlarımızdan Yaf Diesel Ceo’su Yusuf Kanıcı ve Jotun’dan Hakan Ozan tarafından verildi.

DENİZCİLİK SEKTÖRÜNDE YAPILANLAR KONUŞULDU

Kurultayın ikinci oturumunda da iklim değişikliği tehdidi altında denizler, denizcilik ve gemiler konulu panel düzenlendi. STK’lar ve devlet kurumlarının katıldığı panelin moderatörlüğünü BIMCO ve TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu üstlendi. Panelde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğü Çevre Dairesi Başkanlığı Koordinatörü Dr. Murat Korçak, denizciliğin fosil yakıtlardan arındırılması konusunda bir sunum gerçekleştirdi. GİSBİR Teknik Komite Üyesi Prof. Dr. Mustafa İnsel de yeni kurallarla gemi inşada yeşil gemi üretimi alanında katılımcıları bilgilendirdi. Daha sonra Türk Armatörler Birliği Gemi İşletmeciliği Komitesi Direktörü Harun Şişmanyazıcı, gemilerden kaynaklı hava kirliliğini önlemeye yönelik yeni uluslararası yaptırımlar ve bunların armatörlere parasal maliyeti konusunda konuştu. Panelde Türk Loydu Yönetim Kurulu Başkanı Cem Melikoğlu ise yeni iklim düzeninde klas kuruluşlarının rolü konusunda sunum yaparken, TURMEPA Genel Sekreteri Semiha Öztürk, sıfır atık mavinin önemi konusunda bilgi verdi.

DENİZCİLİK SEKTÖRÜNDE YER ALAN ŞİRKETLER YAPTIKLARI ÇALIŞMALARI ANLATTI

Günün üçüncü oturumunda ise denizcilik sektöründe yeni iklim düzeni için yapılan yatırım ve çalışmalar konuşuldu. Oturum başkanlığını Türk Armatörler Birliği Başkan Yardımcısı Cihan Ergenç yaptı. Söz konusu oturumda Türk P&I Sigorta Genel Müdürü Ufuk Teker, iklim değişikliğinin sigortacılık ve reasürans piyasalarına etkileri hakkında bilgi verdi. Kurultayın destekçilerinden olan Howden Sigorta Brokerliği’nden Howden TMEA Bölgesi Deniz Sigortaları Hasar Lideri Bengi Yüceer de iklim değişikliği ve denizcilikte yeni riskler konulu bir sunum yaptı. Vento Denizcilik Genel Müdürü Teoman Mustafa Akyol ise küresel iklim değişikliği konusunda konuşurken, Owmer Pearl Shipping Genel Müdürü Burak Alkoç, denizcilikte iklim değişikliğinin etkileri, yeni teknolojiler ve çevreye etkileri konusunda katılımcıları bilgilendirdi. Ayrıca, İTÜ Mezun Dernekleri Platformu Başkanı Bülent Temur denizlerin insan hayatındaki yeri ve önemi konusunda bir konuşma yaptı.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN İNSAN SAĞLIĞINA VE DOĞAYA ETKİLERİ

Son oturumda ise iklim değişikliğinin insan sağlığına ve doğaya etkileri ele alındı. Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın oturumun başkanlığını yaptı. Bunun yanında Yalçın, enerji ve çevre ilişkileri açısından iklim değişikliğini ele aldı. Söz konusu oturumda İTÜ Gemi ve Deniz Teknolojisi Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Bilge Tutak, kutup bölgelerinin iklim üzerine etkileri ve Türkiye’nin kutup bilimleri çalışmaları hakkında bilgi verdi. Ayrıca panelde, YTÜ İnşaat Fakültesi Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, iklim değişikliğinin oluşumu konusunda bilgilendirmelerde bulundu. Piri Reis Üniversitesi Öğretim Görevlisi Barbaros Büyüksağnak da iklim değişikliğinin Kuzey Kutbu’na etkileri konusunda konuşa yaparken, Regülasyon Tıbbı Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerine etkilerini irdeledi. AMBRD Laboratuvarı Kurucusu Dr. M. Baki Yokeş ise kaynayan okyanuslar hakkında konuşma gerçekleştirdi.

“KALP KRİZLERİ KÜÇÜK YAŞLARA KADAR DÜŞTÜ”

Kurultay’da Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul önemli açıklamalar yaptı. İklim değişikliği ile birlikte hastalıkların da değiştiğini söyleyen Nazlıkul, çarpıcı bilgiler verdi. Nazlıkul, “Doğadaki bir derece ısınma sadece buzulları eritmiyor. Ciddi sağlık sorunlarına da neden oluyor. İklim değişikliği ile birlikte solunum sistemi ile ilgili hastalıklar ortaya çıkmaya başladı. Kanser ve romatizmal hastalıklar geçtiğimiz yıllara oranla daha da arttı” dedi.

Dünyanın 4.5 milyar yılda kendine veremediği zararı son 50 yılda biz insanlık verdik diyen Hüseyin Nazlıkul, dünyanın canına okunduğuna işaret etti. Sera gazları, artık ürünlerin fazlalığı ve gıdaların organik olmamasının ciddi sağlık sorunlarını ortaya çıkardığının altını çizen Nazlıkul, şöyle devam etti: “Denize her atılan her toksik verinin oksijene büyük zararı var veriyor. Çoklu hastalıklar dediğimiz hastalıklar iklim değişikliği ile birlikte artıyor. Bundan 100 yıl önce doktora giden bir hastalara baktığınızda hastalar akut hastalıklar için gidiyordu. Yani viral bir bakteri için oysa bugün yüzde doksanı kronik hastalıklar. Çevre kirlendikçe hastalıklar artıyor. Çevremiz kirlendikçe gıdalar da bozuluyor ve hastalıklar artıyor.”

Öte yandan, kalp krizi yaşının iklim değişikliği ile küçük yaşlara kadar düştüğünün altını çizen Hüseyin Nazlıkul, “Isınma ile birlikte çocuklar ve yaşlılarda ciddi kardiyovasküler hastalıklar ortaya çıkıyor. Kalp krizleri artıyor ve enfeksiyon yaygın görülüyor” şeklinde konuştu.

“SAVAŞ DEĞİL, İKLİM GÖÇLERİ BAŞLAYACAK”

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Bölümü Geoteknik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Profesör Doktor Şükrü Ersoy, çok çarpıcı açıklamalar yaptı. Yaklaşan tehlikeye dikkat çeken Ersoy, “Sanayi devrimi ile birlikte ciddi iklim değişikliği yaşanmaya başladı. Mesela biz Ortadoğu’da yaşıyoruz. Biz iklim değişimini ciddi derece hissedeceğiz. Tespitlere göre, Türkiye orta derecede etkilenecek ülkeler arasında. Ama bizi etkileyen göçler olacak. Çünkü altımızda Ortadoğu ülkeleri var ve onlar ciddi susuzlukla karşı karşıya kalacak. Savaş göçleri değil iklim krizlerine bağlı göçler yaşanacak” şeklinde konuştu.

Politikaların bu tehlikeye göre düzenlenmesi ve değiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Şükrü Ersoy, şunları kaydetti: “Dünyanın acil eylem planına geçmesi gerekir. Yenilenebilir enerji ve özellikle suyun daha iyi kullanılmasına yönelik çalışmalar yapmak şart. Bunun için de yeni neslin iklim değişikliğine karşı eğitilmesi gerek. Ve bu eğitim de ana okullarından itibaren başlamalı. Yoksa kıyamet insan elinden olacak.”

Günün sonunda kurultaya destek veren kurum ve kuruluşlara, bu konuda duyarlı olup haber yapan gazetecilere deniz yıldızı ödülleri verildi. Kurultay kapanış kokteyli ile sona erdi.

Vira Haber