İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), tarım ve hayvancılık yapan çiftçilere verdiği desteklerin bir benzerini, küçük ölçekli balıkçılar için başlattı. "Tekne Bakım ve Koruyucu Malzeme Desteği Dağıtım Programı", İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun katılımıyla hayata geçti. Piri Mehmetpaşa Mahallesi'ndeki Silivri Balıkçılar Barınağı'nda gerçekleştirilen etkinlikte ilk konuşmayı, Balıkçılar Kooperatifleri Birlik Başkanı Erdoğan Kartal yaptı. Bugünün balıkçılar açısından tarihi bir gün olduğuna dikkat çeken Kartal, balığın azaldığı dönemlerde fakirleşmenin de başladığına vurgu yaptı. Bu anlamda kendilerine destekte bulunan İBB'ye teşekkürlerini sunan Kartal, balıkçılığın meslek olarak tanınmasına yönelik adımların atılması yönündeki taleplerini dile getirdi.

KÖKSALAN: BİZE UMUT GETİRDİNİZ

Balıkçılar Kooperatifleri Birlik Başkan Yardımcısı Barış Köksalan da İmamoğlu'na, "Getirdiğiniz bu kutuların içinde sadece boya, muşamba vesaire yok. Bu kutuların içinde hem pandemiden hem de müsilajdan mağdur olmuş balıkçıların, o kırılmış umutlarının bir nebze tedavi edilmesi için bize umut getirdiniz Başkanım. Bu bağlamda biz size çok teşekkür ediyoruz. Yani umut her şeyden daha değerlidir. O boyalardan, o alınabilenlerden daha değerlidir. İstanbul'a geldiğinizde de zaten umutla gelmiştiniz; şimdi bize o umutları belki de kutuların içine koyarak getirdiniz. Devlet dediğiniz kuruluşları, en karamsar olduğunuz zamanda yanınızda gördüğünüzde anlarsınız. Biz, bir karamsarlık duygusu içerisindeydik İstanbul'un balıkçıları olarak. Ümit ediyorum bu karamsarlığın da bu projelerle daha fazla kalkacağına inanıyorum" sözleriyle seslendi.

YILMAZ: İBB'NİN VE BİZLERİN MARMARA'YI TEMİZ TUTMA SORUMLULUĞUMUZ VAR

Etkinlikte konuşan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, 2 deniz 1 boğaza sahip İstanbul'un balıkçılıktan yeterince faydalanamadığını belirtti. "Onun için, bugün burada hem Başkanımıza hem de kıymetli ekibine bu yapmış oldukları belki pahada küçük ama anlamda büyük destek için ben, kendilerine Silivri halkı adına, Silivri Balıkçılar Kooperatifimiz ve üyeleri adına şükranlarımı sunuyorum" diyen Yılmaz, kendilerinin de ilçe belediyesi olarak ellerinden gelen desteği vereceklerinin altını çizdi. Marmara Denizi'nde ortaya çıkan müsilaj sorununda devletin tüm kurumlarının sorumluluğu bulunduğuna vurgu yapan Yılmaz, "Marmara Denizi'ndeki evsel ve endüstriyel atığın yüzde yüzde 60'ı İstanbul kaynaklı. Yani; İBB'nin, bizlerin, ilçe belediyelerinin de Marmara Denizi'ni temiz tutma, çevreyi temiz tutma gibi bir sorumluluğumuz var. Hükümetle beraber İBB'nin burada lokomotif gücü üstlenmesi gerekiyor. İzmit Büyükşehir Belediyesi'nin lokomotif gücü üstlenmesi gerekiyor ki çocuklarımıza miras değil, bizlere miras değil emanet olan bu denizleri koruyabilelim" dedi.

İMAMOĞLU: KATKI SUNMAK İÇİN BURADAYIZ

"Bugün balıkçılarımıza bir moral, bir umut, bir katkı sunmak için buradayız" diyen İmamoğlu, "Gücümüz oldukça, her hususta zor anlarında vatandaşımıza, esnafa, farklı meslek gruplarına katkı sunmada, kendimizi mutlak mesul kabul ediyoruz. 'Mutlaka bir şey yapmalıyız' diyerek masaya oturuyor ve kararlar oluşturuyoruz. Bu kararlar neticesinde dokunuyoruz" ifadelerini kullandı. Zorlu pandemi sürecinde öncelikli olarak sağlık çalışanlarına katkı sunduklarını aktaran İmamoğlu, "Şu anda başka gruplara yardımcı olmalıyız. Bu kavramlar üzerinden popülizme, yaranmaya ya da fırsatçılığa hiç gerek yok. Böyle davranmak gerekir. Bu bağlamda bugün de balıkçılarımızın yanındayız" dedi.

'ZAM MESELESİNİN KAYNAĞI BELEDİYELER DEĞİLDİR'

Marmara Denizi'ndeki müsilaj meselesiyle birlikte balıkçılar için yeni bir zorluk konusunun ortaya çıktığını aktaran İmamoğlu, İstanbul'un geçmişten bugüne yapılan yatırımlarla ileri biyolojik arıtma konusunda iyi bir noktaya geldiğine dikkat çekti. Yüzde 60'lardaki ileri biyolojik arıtma oranını yüzde 100'e çıkarmayı hedeflediklerini belirten İmamoğlu, İSKİ'de yapılmasını istedikleri zammı engelleyen muhalefete, "Şu an itibariyle neredeyse elektriğe yapılan zam yüzde 50'ye yaklaştı. İSKİ olarak bütçemizin neredeyse yüzde yirmisini elektrik parası olarak ödüyoruz. 1 milyar 200 milyonu aşan elektrik faturası var İSKİ'nin. Şunu bilelim değerli vatandaşlarım: Zam meselesinin kaynağı belediyeler değildir. Ne Silivri Belediyesi'dir ne Büyükşehir Belediyesi'dir. Zammın kaynağı, hükümettir; ekonomik sistemdir. Budur yani. 2 kere 2; 4'tür. Müsilaj temizliği konusunda etkin rol üstlenen İSKİ'nin Silivri'de de Tuzla'da da Sultanbeyli'de de Beylikdüzü'nde de çalıştığına dikkat çeken İmamoğlu, "Çalışmaya da devam edecek; sorumluluğu. Ama 'Su zammı yaptırmıyoruz…' Yani çok komik. Bir gün mesela manşet malum medyada: 'Su zammı yaptırmıyoruz İSKİ'ye.' Alkış. Ama 1 gün sonra yüzde 15 elektrik zammında tık yok! Bu bizim halkımızın aldatılacağı bir mesele değil" ifadelerini kullandı.

'GELİN DİYARBAKIR'I, KASTAMONU'YU GÜÇLENDİRELİM'

Müsilaj konusunda seferberlik anlayışıyla yürütülen çalışmalarda, üzerlerine düşen göreve harfiyen uyduklarını dile getiren İmamoğlu, söz konusu meseleyi hiçbir şekilde siyasetin bir malzemesi haline getirmediklerinin altını çizdi. Müsilaj konusunda, İBB'nin sorumlu tutulmasını yanlış bulan İmamoğlu, "Herkesin sorunu Ekrem İmamoğlu. Bunu niye söylüyorum? Beraber mücadele edelim. Evet, müsilaj ağır bir vebaldir. Bir musibettir. Hemen biz bundan hep beraber alalım derslerimizi ve işimize bakalım. İstanbul'un tamamını biyolojik arıtmaya dönüştürelim. Ama Türkiye'nin sanayisinin yüzde 50'sini yığdığımız Marmara kenarlarına artık sanayi yığmak değil, süreci akılcı yönetmek adına ülke politikaları geliştirelim. Her 3 insandan birini Marmara'nın kıyılarına nüfus olarak yığmayı bırakalım; Diyarbakır'ı, Hakkari'yi, Kastamonu'yu, Çorum'u, Artvin'i güçlendirelim" dedi.

'MÜSİLAJI KONUŞACAKSAN, KANALI DA KONUŞACAKSIN'

Süreçten herkesin gereken dersleri alması ve vatandaşa hesap verecek noktaya gelmesi gerektiğine dikkat çeken İmamoğlu, "Daha büyük hesap var. Müsilajı konuşalım ama kanalı (Beton Kanal) konuşmayalım. Öyle yok. Müsilajı konuşacaksan, kanalı da konuşacaksın. Kanalı niye konuşacaksın? Bilim ve akılla konuşacaksın, Ekrem İmamoğlu'nun dedikleriyle değil. Bir başkasının dedikleriyle de değil: bilimle. Bilim ne diyor kardeşim? Bilim diyor ki, 'Kanal yapılırsa Marmara biter.' Çok net. Tersini savunanlara yalvarıyorum: 'Bana bana adres verin, geleceğim. Anlatın bana. Sayın bakana da defalarca çağrı yaptım. Beni davet edin. Geleyim bana deyin ki kardeşim, 'Bu bilim yanlış söylüyor. Marmara'ya bir zararı yok kanalın. İkna edin beni ya. Sadece birileri istiyor; o kadar. Bildiğimiz tek şey. Müsilajı konuşacaksak, kanalı da konuşacağız. Çünkü daha büyük bir tehdit yatıyor orada. O bakımdan Allah denizlerimizi korusun" diye konuştu.

Vira Haber