Deniz Kültürü Derneği Başkanı Hakkı Şen, deniz kültürümüzün geliştirilmesi için yapılması gerekenleri programda tek tek sıraladı. Yeşil Ekonomi Programı’nda öncelikle denizin ekonomisi üzerine sohbet edildi. Ardından çevre ve deniz kültürünün geliştirilmesi için ne yapılması gerektiği masaya yatırıldı. “Denize düşenin yılana sarılır” sözünden hareket eden Hakkı Şen, bu sözün değişmesi gerektiğini vurgulayarak, “Denize düşen yüzme öğrensin” dedi. Bu konuda Celal Toprak’ın da destek verdiği Hakkı Şen deniz kültürünün ders olarak okullarda okutulması gerektiğini de vurguladı.

Deniz kültürünün insanoğlunun bugüne kadar denizle ilgili yaptığı ettiği her şey olduğuna değinen Şen; doklardan yükselen çekiç seslerinin de, denizde süzülen ticari gemilerin de, denizin altının da, üstünün de, sanatının da deniz kültürü ile ilintili olduğunun altını çizdi. Denizlerimizin temiz tutulması gerektiğine değinen Şen şöyle devam etti: “Bu konuda yerel yönetimlerimize büyük görev düşüyor. Atıkların denize akıtılmaması için arıtım tesisleri yapılması şart. Ciddi bir bilinçlendirme gerekiyor. Bu konuda bizim gibi STK’lara da önemli görevler düşüyor”.

İMEAK DTO ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın bu konuda önemli çalışmalar yaptığına da değinen Vira Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve Deniz Kültürü Derneği Başkanı Hakkı Şen, özellikle Binali Yıldırım döneminde denizciliği iyi bilen bir bakan ve bürokratların görevde olması nedeniyle önemli işler başarıldığını belirterek, “Denizci Millet Denizci Ülke” olmak için yapılması gerekenlerin el birliği ile yapılacağına vurgu yaptı. Son 10 yıllık süreçte denizcilik sektörünün çok geliştiğine değinen Şen, deniz halkının korunması gerektiğini de belirtti. Kıyı Master Planı’nın olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Hakkı Şen, balıkçılığın Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’ndan alınması ve denizcilikle ilgili konuların tek bir bakanlıkta toplanması gerektiğini söyledi.

Deniz Kültürü Festivali’nin yeniden yapılıp yapılmayacağını soran Celal Toprak’a Hakkı Şen şöyle cevap verdi: “Tabii yapmak isteriz. Bugüne kadar bizi sadece bazı şirketler ve Ulaştırma Bakanlığı destekledi. Büyük şirketler ise bu proje konseptimize uymuyor diye geri çevirdiler. Sponsorluk kültürünün değişmesi gerekiyor. Denizler ve çevre nasıl konsepte uymaz anlamış değilim. Sadece Hakkı Şen değil, herkesin taşın altına elini koyması lazım”.

Sadece denizlerimizin değil iç denizlerimizin ve nehirlerimizin de değerlendirilmesi gerektiğine değinen Şen, mutlaka çocuklara yüzme öğretilmesi gerektiğini belirtti ve belediyelerin yüzme havuzlarına daha fazla yatırım yapmaları gerektiğini belirtti.

virahaber.com