Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, M>4,5 Richter ölçeğindeki bir depremin, yüzeyde bir kırık oluşturduğunu söyledi. Ahmet Ercan, "Deprem büyüdükçe doğrusal olmasada kırık boyu büyür. Deprem sonrası gözlemlenecek kırık incelenerek; kırılma türü, atımı, düşümü, yürüyüş yönü, boyu, aralığı, kuşak genişliği belirlenir. Bu bilgiler, kullanılarak depremin devindiri (moment) büyüklüğü, işleyişi, buna göre yapı etkilenmeleri belirlenir.

Van depreminden sonra, görsel basında kırık diye yerdeki yarıklar gösterildi, bunlar üzerine yorumda yapıldı. ABD, jeofizik verilerden kalkarak; depremin verev-ters kırık olduğunu, doğrultusunun 1070 Batı, dalımının 470 olduğunu duyurdu" dedi. Deprem kırığını görmek üzere TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası yönetim kurulu ile birlikte, deprem bölgesine incelemek üzere, depremin işleyişi konusunda bilgi edinmek üzere gözlemler yaptıklarını ifade eden Ercan, izlenimlerini şöyle aktardı:

"Basında daha önce deprem kırığı diye anılan, Canik dolayındaki yarık bir yer kaymasıdır. Karada kırığın bir yarığı görülememiştir. Göl kıyısında kum fışkırmaları görülmüş. Göl kıyısında yer alan köyler yerle bir olmuştur. Deprem dış odağı diye gösterilen Tabanlı köyünde yıkılma yoktur. Artçı depremlerin dağılımı, kırılmanın Van gölü kıyısına koşut olduğunu göstermiştir. Deprem öncesinde gölün sıcaklığı artmış. Gölün suyu yükselmiştir.

Depremden sonra gölün su düzeyi düşmüştür. Depremde en çok yıkılan, en büyük ivmeyi gören, gölün kuzeyindeki Erciş'tir. Buna göre yaklaşık 57 km boyu olduğunu kestirdiğim kırık Van Gölü içinde olduğunun kuşkusunu taşımaktayım. Karadaki kırık arama çalışmaları günümüzde MTA jeomorfolog ile jeoloji mühendislerince sürdürülmektedir. Karada bulunamazsa, Van gölü içinde jeofizik tekne ile jeofizik ( sismik yansıma) çalışmaları yaparak göl tabanı araştırılıp kırığın izi araştırılmalıdır."

Sabah