1. HABERLER

  2. GEMİ & YAT İNŞA

  3. "Gobustan" denize indirildi
"Gobustan" denize indirildi

"Gobustan" denize indirildi

Altınova Tersaneler Bölgesi'nde faaliyet gösteren Beşiktaş Tersanesi'nde, Palmali Denizcilik için inşa edilen ''Gobustan'' isimli nehir tankeri Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın katıldığı törenle denize indirildi.

A+A-

Altınova Tersaneler Bölgesi'nde faaliyet gösteren Beşiktaş Tersanesi'nde Palmali Denizcilik’e için inşa edilen ''Gobustan'' isimli nehir tankeri törenle denize indirildi.

Beşiktaş Tersanesi'nde inşa edilen ve Palmali Denizcilik’e teslim edilen Gobustan adlı nehir tankerinin denize indirilmesi töreni Yalova Altınova Tersaneler Bölgesi’nde gerçekleştirildi. Törene Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Başkanı Metin Kalkavan, Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Mehmet Habip Soluk, Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, Armatörler Birliği Başkanı Şadan Kalkavan, DP Eski Genel Başkanı Mehmet Ağar, Beşiktaş Grup Yönetm Kurulu Başkanı İhsan Kalkavan, DTO Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, Beşiktaş Tersanesi Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Kalkavan, Palmali Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mubariz Mansimov Gurbanoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.

Törende bir konuşma yapan Ulaştırma Bakan Binali Yıldırım, gemi inşa sektörünün durumunu değerlendirdi. Bakan Yıldırım, Türkiye’nin gemi inşa kapasitesinin 2003-2008 yılları arasında 7 kat yükseldiğine dikkat çekerek, "2003 yılındaki kapasitemiz 550 bin DWT’du. 2008’in sonuna geldiğinde 3.6 milyon DWT’a çıktı. Yani 6-7 kat kapasiteyi artırdık. Bir bataklık alandan 6 bin kişinin çalıştığı, esasında 30’un üzerinde tersane alanının bulunduğu bu bölgeyi sıfırdan bu hale getirdiniz. Bunu başardınız. Tersane sayısı 37’den 71’e çıktı. 55 tane de yatırımı devam eden tersanemiz var. Bunlar da tamamlandığında Türkiye’nin gemi inşa kapasitesi 7 milyon DWT’un üzerine çıkacak" dedi. 2008 sonunda yaşanan krizden etkilenen sektörlerin başında gemi inşa sektörünün bulunduğuna değinen Bakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama krize bakıp planlarımızı yapamayız. Kriz bu kalkınma yolculuğunda küçük bir fasıladır. Bu da gelip geçecek ve işlerimiz artmaya, gemi inşa sanayimiz büyümeye devam edecek. Bu dönem içerisinde Deniz Ticaret Odamızla, sivil toplum kuruluşlarımızla, krizin etkilerini en aza indirmek için çok yakında bir çalışma gerçekleştirdik. Bu da kısmen de olsa ciddi bir rahatlatma sağladı. Bir şekilde yarım kalmış gemiler tamamlandı. Şimdi daha kapsamlı, daha uzun ömürlü tedbirleri konuşuyoruz. Bu konuda yine müşterek çalışmalarımız devam ediyor."

Binali Yıldırım, Türkiye’nin gemi inşa sektöründe 23. sıradan beşinci sıraya yükseldiğine de dikkat çekerek, "Gemi inşa sektörümüzde dünyaya baktığımızda diğer üretici ülkelerin durumu bizden çok parlak değil. Hatta daha da kötü. Uzakdoğu piyasası da öyle; diğer piyasalar da öyle. Ağustos 2011 verilerine göre Türkiye halen gemi inşaatında altıncılığını koruyor, sipariş bakımından. 102 adet siparişi var. Unutmayalım 2003- 2008 arasında 23. sıradan beşinci sıraya yükselen bir gemi inşa sektörümüz var. Bu geldiğimiz noktayı hiçbir zaman göz ardı etmeyeceğiz. Bu küresel krizin olumsuzluklarını da yine birlikte geride bırakacağız. Ülkemiz için stratejik öneme haiz olan, istihdam yoğun bu gemi inşa sektörünü kalkındırmaya, büyütmeye devam edeceğiz. Bunun için gereken ne varsa bunu yapacağız, başaracağız" dedi.

Ulaştırma Bakanı Yıldırım, 15 bin kilometre duble yol projesini tamamladıklarını, bölünmüş yol uzunluğunun da toplamda 21 bin 220 kilometreye eriştiğini kaydetti. Ankara- Konya yüksek hızlı trenle bu mesafenin 3 saate indiğini belirten Yıldırım, "Ankara- Konya arası git gel 6 saat olmaktan çıktı. Bu tabir nostalji oldu, tarihe karıştı. Şimdi artık Konya git gel 3 saate inmiş durumda. Gayet rahat, konforlu, güzel bir seyahatle Konya’dan Ankara’ya bir buçuk saatte gidilebiliyor. 6 ay sonra da yeni tren seferiyle bir saat 15 dakikada bu seyahat yapılabilecek" dedi.

Geçtiğimiz Şubat ayında temeli atılan İstanbul- İzmir otoyolunun da bu mesafeyi 3 buçuk saate indireceğini belirten Bakan Yıldırım, "Hersek Burnu’ndan Orhangazi’ye 9 tane viyadük, 2 tane üç buçuk kilometre uzaklığında tünelle oradan Bursa otoyoluna, Balıkesir, Manisa üzerinden İzmir’e inmiş olacak. Bu yılbaşından sonra da, 3 bin metrelik köprünün inşaatına başlayacağız. Şu anda zemin çalışmaları devam ediyor, sondajlar devam ediyor. Proje çalışmaları devam ediyor. Bu köprü dünyanın 2. büyük köprüsü ve projenin toplam bedeli 11 katrilyon lira. Kamulaştırma hariç" diye konuştu.

Körfez Köprüsü ve otoyol projesinin 30 yıldır Türkiye’nin gündeminde olduğunu kaydeden Yıldırım, "Defalarca ihale oldu, iptal oldu. Bir türlü bu proje gerçekleştirilemedi. Bu projenin büyüklüğü Türkiye’nin 1950 yılındaki milli gelirinden daha büyük. Bu Türkiye’nin gücünü gösteriyor. Türkiye’nin nereden nereye geldiğini gösteriyor. Şu anda dünyada başlayan 5 büyük proje arasında yer alıyor. Avrupa’nın en büyük projesi. İşte Türkiye böyle bir projeyi başaracak güven ve istikrara sahip. Bundan hepimiz gurur duymalıyız. Bu ülkemizin, milletimizin başarısıdır" diye konuştu.

Yavuz Kalkavan: Krize rağmen yatırım yaptık
Kriz koşullarına rağmen 2008 yılında temelini attıkları ve gemi inşasına başladıkları tersanelerinde bu güne kadar 11 geminin inşasına başlandığını ve bunlardan 9’unun tamamlandığını ve önümüzdeki günlerde 2 geminin daha inşasına başlanacağını kaydeden Yavuz Kalkavan, “Tersanemizin kuruluşundan bu yana bize destek veren Mubariz Gasimov’a desteklerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Bu gün denize indireceğimiz geminin ilk sacı dünyanın en modern tersanelerinden biri olan Beşiktaş Tersanesi’nde nisan ayında kesildi ve eksiklerinin tamamlanmasıyla ekim ayında 7 ay gibi kısa bir sürede teslim edilecek. Bu bize ayrı bir gurur veriyor. Türkiye’nin bir gemi inşa ülkesi olarak uzmanlaşmaya devam edeceğini vurgulamak istiyorum. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın belirttiği gibi Durmak Yok Yola Devam” diye sözlerini tamamladı.

Palmali Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Nebioğlu
Bugün bu projenin tamamlanmasında aklımıza ilk gelen Türkiye-Azerbaycan işbirliği ve merhum Haydar Aliyev’in söylediği “İki millet bir devlet” felsefesidir diyerek sözlerine başlayan Palmali Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Nebioğlu, bu geminin iki ülke arasındaki en güzel çalışma örneklerinden biri olduğunu söyledi. Nebioğlu, gemiye adını veren ve Azerbaycan’daki Gobustan Bölgesi hakkında bilgi vererek, “Gobustan dünyadaki taş devrine ait en kıymetli yerleşim yerlerinden biridir. Azerbaycan-Türkiye dostluğunun tarihi de Gobustan’ın tarihi kadar uzun ve payidar olacak. Palmali Holding buraya 200 milyon dolardan fazla yatırım yapmıştır ve bu yatırımlar devam edecektir” şeklinde konuştu.

Metin Kalkavan, “Teşvik sisteminin gelmesini istiyoruz”
Gobustabn gemisinin denize indirilme töreninde bir konuşma yapan Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Türkiye’nin gemi inşa alanında yaptığı hamleleri sıralayarak bugün gelinen noktaya dikkat çekti. Kalkavan, “Ülke olarak 1980’lerde esas gemi inşa hamlemize başladık. Sonra 2002 sonrası büyük bir hamle, dörde katlanan bir gemi inşa kapasitesi. Sanırım üçüncü dalga geliyor. Devletimiz ya tamam ya devam diyecek ve bu iş daha ileri seviyelere gidecek. Ben ‘Devam’ diyeceğini düşünüyorum. Ben bu tersane projesi başlamadan önce çok başarılı olacağına inanmıyordum. Sanırım gemi inşa alanı olarak bundan daha zor bir bölge yoktur. Ancak Türk insanı inatla ben burada yapacağım deyince ve devletimiz de destek verince bu başarı ortaya çıktı. Çok maliyetli alanları böyle işveren, aş veren hale getirdiği için Beşiktaş Tersanesi’ne ve diğer tersanelere teşekkür ediyorum. Her giden geminin arkasından 300 kişinin işten ayrılması gerekiyor. Yerine yenisini koyamadığınız zaman bu sayı giderek artıyor. 4 sene önce 400’lerden gelen sipariş sayısı 30’lara kadar inmiş durumda. Hükümetimiz tarafından teşvik sistemi yeniden gözden geçiriliyor. Sektörün yeniden ivme kazanması için devletin desteğine ihtiyacı var. Sayın bakanımız da denizcilik sektöründen giden birisi olarak sorunları iyi biliyor ve inşallah sorunlarımızın çözümünde bize gereken desteği verecektir” diyerek hükümetten beklentilerini vurguladı.

Sözlerine Mübariz Ailesi’ni ve Palmali Holding’i değerlendirerek devam eden Kalkavan şöyle konuştu: “Mübariz Ailesi çok enteresan bir aile. Artık onları ayrı olarak saymıyoruz. Onlarda bizden. Sorduğumuzda ‘Ben de Kalkavan’ım’ diyor. Bu ülkeye verdikleri önem ve yaptıkları çok önemli. Yapmış oldukları yatırımla yüzlerce insana iş-aş sağladıkları için kendilerine özellikle teşekkür ediyorum. Mübariz Ailesi bazen antipatik gözükse de, aleyhinde konuşulsa da bu ülkeye katmış olduğu değer çok fazla. Sadece armatör olarak değil, gemi inşa adına da çok büyük katkıları var. İnşallah canları sıkılmaz ve yatırımlarına devam ederler. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Bunun yanında Palmali de çok enteresan bir firma. Gerçekten bir dev. Türkiye’de merkezinin olması da deniz taşımacılığı için çok önemli bir durum.”

Kalkavan, “Burada yoktan var edilen bir alan yaratıldı. 120 bin metrekarede, 1300 kişi çalışıyor. Hem emek hem de sermaye yoğun bir sektör bu. Gemi inşada 1960’larda başlayan serüven bugün önemli noktalara gelmişti ve bundan sonrada çok daha iyi olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.

Beşiktaş Tersanesi inşa edilen “Gobustan” isimli 7 bin DWT’uk nehir tankeri denize indirildi.

Tören sonrası Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve katılımcılar, Beşiktaş Tersanesi sosyal tesisilerinde verilen iftara katıldı.

1.20110829102952.jpg

2.20110829103000.jpg

3.20110829103008.jpg

4.20110829103016.jpg


5.20110829103026.jpg

6.20110829103033.jpg

7.20110829103044.jpg

-.jpg

10.20110829103132.jpg

Virahaber

Bu haber toplam 1539 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.