Gerçeklerin dayanılmaz acısı
Yayınladığımız bazı haberlere, hem de sonuna kadar gerçek olan, her türlü kayıt, kanıt ve şahidi bulunan haberlere karşı adını sanını bilmediğimiz bazı kişilerden, dava açılacağını bildikleri için az sonra sizlerle de paylaşacağım komiklikte rumuzlarla yorumlar alıyoruz. Belli ki bazı kişilerin canı fena halde yanmış. Bunlar yaptıkları çirkinliklerle kirlettikleri onurlarını böyle saldırarak temizlemeye çalışıyor olabilirler, ama nafile. Çünkü gerçekler genellikle acıdır ve insanın canını da çok fena acıtır. Bu nedenle gerçeklerden kaçmak yerine, onlarla yüzleşmek ve vicdanınızı kirden arındırmak gerekir. Bunu yapmanın yolu sağa sola türlü sıfat ve yakıştırmalarla saldırmak değil, gerçeklerle yüzleşip, zararın neresinden dönülürse kardır deyip, gerekirse özür dilemek, yapıcı çalışmalarla enkazı kaldırıp, yerine güzel bir şey inşa edebilmektir.Ben çok merak ediyorum, aşağıdaki komik rumuzları kullanarak bize çeşitli hakaretler savuran bu kişiler, büyüdükleri zaman çocuklarına anlatabilecekleri onurlu bir hikaye bulabilecekler mi acaba? Ya da kendi kara vicdanları ile baş başa kaldıkları anlarda, kaydı, şahidi, belgesi bulunan haberlerimiz nedeniyle bize ve belki bizden başkalarına da ettikleri hakaretler nedeniyle yüzleri kızarıp, utanıyorlar mı acaba? Ne yazık ki umutlu değilim. Herhangi bir konuda umudu yitirmek ise, benim yüreğimi acıtıyor. Şimdi bakınız lütfen bize, yani virahaber?e tuhaf tehditler ve hakaretler savurarak yorum yazan ve ismini söylemekten aciz, korkak kişilerin rumuzları[email protected]çekgazeteci@gerç[email protected]çek kimliklerini saklayarak hakaretler savurmak ve mail ortamında atıp tutmak ancak korkak, biçare ve zavallı insanların işidir. Biz yaptığımız bütün haberlerin altına kaynak koyarız. Kendi yaptığımız haberler ortadadır. Yukarıda bir künyemiz vardır. Haberlerimizin yalan, yanlış olduğunu iddia eden korkaklar, acaba neden ?bu haber yalan diye resmi yollara başvurmak yerine korkakça, isim bile belirtmeden hakarete yöneliyorlar?? Çünkü yaptığımız haberler doğru ve gerçek; hem de sonuna kadar gerçek. Bir ülkede eğer dürüst ve namuslu insanlar korkmaya başlarlarsa, tehditlerden yılıp, boşver deyip bazı şeyleri geçiştirirlerse, vay o ülkenin haline. Bizi hiçbir hakaret, hiçbir tehdit yıldırmayacak arkadaşlar. Öncelikle bu böyle biline. Bizi sakın tehditlerle, çirkinliklerle sindirdiğiniz diğer kişilerle karıştırmayın. Buradan açıkça size sesleniyorum. Korkaklığı bırakıp, doğru platformlarda karşımıza çıkın. Bu tür yıldırma politikaları bize sökmez. Bizi sakın kendinizle de karıştırmayın. Biz bugüne kadar emeğimizle para kazandık, bundan sonrada böyle kazanmaya devam edeceğiz. Çünkü ileride çocuklarımıza anlatacağımız güzel şeyler olacak. Her gece kendi vicdanımızla yüzleştiğimizde rahat uyku uyuyacağız. Onur bizim için bir kelimeden öte, bir yaşam biçimi. Bunu onurunu, kimliğini, kaybetmiş sizler anlayamazsınız belki, ama Türkiye?de hala onurlu vicdan sahibi birçok insan var. Onlar ne demek istediğimizi iyi anlayacaklar.Sizlere gelince; kendi kara vicdanınızın içinde gerçeklerden kaçmaya çalışarak bir ömrü tüketiyorsunuz. Farkında mısınız? Gerçeklerin dayanılmaz acısı içinde kıvranıyorsunuz. Bundan sonra dürüstçe karşımıza çıkma cesaretiniz olursa ne ala, aksi takdirde Türkiye?nin bir hukuk devleti olduğunu unutmamanızı öneririm.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.