Denizcilik mesleği kadın-erkek fark etmeksizin yıpratıcı bir meslek olarak ele alındığında ve kadınların zorluklara ve güçlüklere oldukça dayanıklı bir yapıya sahip olduğu düşünüldüğünde aslında denizcilik mesleğini yapmada bir avantaj bile sağlayabiliyor. Kadınlar her ne kadar kas gücü konusunda toplumda sürekli ayrıma düşse de, lider yöneticiler olma yolunda hızla ilerliyorlar. “Geleceğin Kadın Kaptanı Ebru” da zorlu bir mücadelenin ardından şimdi denizcilik sektöründe. İşte Ebru Kücü’nün deniz sevgisi ve kaptanlık yolculuğu…

Öncelikle kendinizden bahseder misiniz? Ebru Kücü kimdir?

1998'de Kayseri’de doğdum. Hayatımın bir bölümünü Kayseri'de geçirdim. Deniz olmayan bir yerde yaşıyordum ve denizi görmeden büyüsünü kapılmıştım. Eğitimi Kocaeli Üniversitesi Karamürsel Denizcilik Okulunu tamamladım.  Öğrenim sürecinde Kadın Denizcileri destekleyici programlara katılıyordum.  Kara stajımı Kocaeli Denizcilik Acentesinde tamamladım. 8 ay kimyasal tankerde güverte stajyeriydim. Denizcilik sektörünü her zaman yakından takip ediyorum.

Kaptan olma hayaliniz hep var mıydı?

Kaptanlık hayalim 11 yaşından beridir var. Beni bu serüvene yönlendiren içimde ki çocuğun tanker gemisiyle buluşturma isteğiydi .

Mesleğe ilk nasıl adım attınız?

İlk adımım, okulda gördüğüm karacı havacı denizci afisiydi. Karacı ve havacı erkekti. Sadece denizci kadındı. Ben kadın denizci afişi ile göz göze geldim. Beyaz üniformanın içinde kendimi hayal ettim. Denizciliği kalbimin en derinliklerinde hissettim. Okul yöneticisinin yanına gittim. Denizci olmak istediğimi söyledim. Bana kadından denizci olmaz dedi. Bir hayal kurmuştum ve kadın olduğum için hayalimden vazgeçmem söyleniyordu. Ben o kapıdan hayallerimin peşinden giderek çıktım. Denizci olmak için ortalığı ayağa kaldırmıştım. Ailem de şaşırdı önce. Daha sonra çok desteklediler çok minnettarım aileme. Sürekli gemileri araştırıyorum. Ne taşıyor, nereye götürüyor? Hep gemilere bir merakım vardı çocukluktan beri. Gazetelerden gemilerin resimlerini kesip odama yapıştırıyordum. İçimde büyük denizcilik aşkı vardı.

Uzun bir süre pandemi sürecinde gemide kalmışsınız, biraz o günlerinizden bahseder misiniz, nasıl geçti?

Pandemi sürecinde beni telaşlandıran tek şey bu süreçte ailemin yanında olamamaktı. 6 aya yakın dışarı adım atamadık. İnsanız ve toprağa basmak istiyoruz. Üzerimizdeki statik elektriği atamıyorduk. İhtiyaçlarımızı dışarı çıkıp alamıyorduk. Gemide bir takım önlemler aldık. Sosyal mesafeyi koruduk, ben personellerin her gün ateşini ölçüyordum. Takip ediyordum. Ekip olarak gemide şu psikolojideydik: Birimiz bu hastalığa yakalanırsa ne yaparız bilmiyorduk.

Gemide en çok zorlandığınız şeyler nelerdi?

Gemide iş yaparken zorlanmıyordum. Çünkü işimi severek yapıyordum. Ama insan ilişkileri zordu. Gemide toplam 18 kişi var ve herkesi anlamak zor. Karadan farklı bir karakterim oldu gemide. Daha sabırlıydım ve çözüm odaklı yaklaşıyorum her şeye.

Gemide yaşadığınız ilginç bir olay var mı bahseder misiniz?

Fırtına… Bizim gemi çok sallanıyordu. Kamaram çok kötü dağılmıştı. Gözümün önünden gitmiyordu. Yemek yiyemiyorduk, uyuyamıyordum. Gemiyle Faroe adalarına giderken adeta korku filmi gibiydi manzara. Bilinmeyen bir sonsuzluğa gidiyormuşsun gibi karanlık.

Uzun bir süre gemide kalmak insan psikolojisini oldukça etkiliyor olmalı ve sizde tam pandemi patlak verdiğinde gemideydiniz. Moralinizi nasıl yüksek tuttunuz?

Savaşçı ruhum güçlü enerjim sayesinde. Zorluklarla mücadele etmeyi seviyorum. Yaşadığımız durumun geçici olduğunu ve bize tecrübe katacağı inancındayım. Bulunduğum yere her zaman şükretme taraftarındayım. Olumsuz bir şey yaşadığım da “Şu anki durumun başkalarının hayali olabilir. O yüzden sabret, üstesinden gel, düşüncelerini pozitif tut, enerjini canlandır” diyordum kendime.

Peki aile, sosyal hayat bunlardan uzunca bir süre ayrı kaldınız. Biraz o duygularınızdan bahseder misiniz?

Ailemi çok özlüyordum. 5 dakika sarılıp gelmenin hayalini kuruyordum. Özlemek de güzel hisler. İnsanı olgunlaştırıyor, büyütüyor. İşin bitince evime gidiyorum diyemiyorsun,  her an sevdiklerinin yanında olamıyorsun mesleğin zor olan yanı bu. Sevdiklerinle arana dağlar, denizler, kıtalar girse de seninle gurur duyduklarını bildiğin için daha da sarılıyorsun işine.

Bir kadın olarak gemide hiç ayrımcılığa maruz kaldınız mı?

Denizcilik sektöründe cinsiyet ayrımına çok maruz kaldım. Beni görenler şaşırıyordu. Özellikle güverte işlerinin bilek işi olduğuna inanıyorlar. Başarının cinsiyeti yoktur. Denizciliğin cinsiyeti yoktur her zaman bu görüşteydim.

Gemide boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyordunuz?

Boş zaman olduğu zaman uyumayı tercih ediyorum. Aktivite yapmaya da çalışıyordum. Özellikle gemide balık tutmayı çok seviyorum, kitap okuyorum, günlük yazıyorum.

Bundan sonra çalışacağınız veya şu an çalıştığınız bir yer var mı? Ayrıca istihdam anlamında değerlendirecek olursak denizcilik sektöründe bu nasıl ilerliyor?

Bu meslekte kadın denizci olarak 2-0 geriden başlıyoruz. Çoğu şirket kadın çalıştırmıyor. Daha çok çaba veriyoruz. Deniz bizi kabul etti. Gemilerde bizi daha çok göreceksiniz. Umarım cinsiyet ayrımı da son bulur. Kimyasal tankerde çalıştım, yeniliklere her zaman açığım. Diğer gemi tiplerini de merak ediyorum. Suezmax tanker gemilerinde çalışmak hayalim ve çok seviyorum. İlerisi için konuşursak tanker gemilerinde devam edeceğim.

Ayrıca denizcilik sadece gemiden ibaret değil, sadece gemide zorluklar yaşamıyoruz. Kara kısmının denizcilikle buluştuğu noktada genç zabit adayları ve denizci öğrencilerin yaşadığı zorlukların dikkat çekmesini istiyorum. Gemi adamı sınavlarıyla imtihan oluyoruz adeta.  Çalışanların kaba davranışlarını hak etmiyoruz. Telefonlar sürekli meşgul. Neyi nasıl yapacağımız hakkında bilgi alamıyoruz. Yanlış yaptığımız zaman ret cevabı geliyor. Çok kişi mağdur. Denizcilik mesleği çok güzel ama insanlar istenilen belgeleri yerine getirmekten, işleri zorlaştırmalarından meslekten soğuyor ve kimse bunun farkında değil. Gemi adamı sınavına başvuruyoruz çok bekletiliyoruz.  Herkes emeğinin peşinde. Pandemi dönemi oradan oraya koşuşturuluyoruz ve maddi manevi yoruluyoruz. Çözüm bulunmasını ümit ediyorum

En büyük hayaliniz ne?

Süvari hanım olmak. Ayrıca LPG gemileri de çok ilgimi çekiyor. LPG'ci olma hayalim de var. İyi bir tankerci olmak için kendimi geliştirme yolunda ilerliyorum. Çok hayalim var. Hepsinin gerçekleşmesi için zaman, sabır ve çok azim gerekli.

Çoğunluğu erkeklerin olduğu bir sektörden bahsediyoruz. Gemilerde bir kadın olarak değişmesini istediğiniz bir şey var mı?

Gemide erkek gibi olmak istemiyorum. Gemide kadın gibi olmak istiyorum. Beni ben yapan değeri ifade etmek istiyorum. Gemide istediğim gibi giyinmek, makyaj yapmak istiyorum. Bunları yapınca benim işim aksamıyor. Nasıl diğer insanlar işe giderken kendine özen gösteriyorsa bende kendimi iyi hissetmek için süslenebilirim.

Denizcilik sektörüne atılmak üzere olan arkadaşlara ne tavsiyeler vermek istersiniz?

İnsanları sessize almalarını tavsiye ediyorum. Yapamazsın edemezsin diyen çok olacak. Denizcilik kadın mesleği değil, onca erkeğin içinde ne işin var diyenlere inat kadından nasıl denizci olurmuş gösterin. Birlikte daha güçlüyüz, daha iyiyiz. Önemli olan sizin hedefleriniz ve çabanız. Kalbinizin  sesini dinleyin ve hayalleriniz için sonuna kadar mücadele verin. Denizcilik zorlu bir yol. Rotanıza ilerlemek için dümen sizde olsun. Fırtınalar engel değil sizi bekleyen hayalinize. Unutmayın ki içinizdeki azim ve başarı merdivenlerinden sizi tek tek çıkaracak, yeter ki inanın vazgeçmeyin.

Sektörde destek gördüğünüz firmalar var mı?

AVS'ye çok minnettarım. Bu yolculukta beni çok desteklediler. Kadın denizcilerimizi desteklediler için AVS 'ye çok teşekkür ederim

Son olarak deniz sizin için ne ifade ediyor?

Deniz ait olduğum yer. Huzurlu ve çok iyi bir dinleyici. İzlerken çok hayal kuruyorum. Beni güçlendiriyor.

Editörün notu: Denizcilik yolculuğunda gözündeki ışıltının hiç sönmemesi dileğiyle…

Özel Haber/Serpil Gedik

Vira Haber