Rahmi Koç Müzesi’nde düzenlenen tanıtım toplantısına; işadamı Rahmi Koç ile birlikte Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Yılmaz Dağcı ile birlikte çok sayıda emekli asker katıldı. Program kapsamında konuşma yapan emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, maketleri hakkında bilgi vererek kitabının tanıtımını da yaptı. Gürdeniz konuşmasında kitabıyla ilgili “Kitabımın doğumunun ilan edildiği yer dünya denizciliğinde ve Türk denizciliğinde iz bırakmış pek çok gemi, tekne ve endüstriyel medeniyet ürünün toplandığı ve tarihin akışına sessizce ve gururla şahitlik ettiği onursal bir mekandır. ‘Mavi Uygarlık, Türkiye Denizcileşmelidir’ isimli kitabımın bu limandan söz konusu notik panaroma huzurunda mavi vatana rota vermesi ne büyük bir ayrıcalıktır. Mavi uygarlık mavi vatanla ilk kez bu sularda buluşuyor” dedi.

“Mavi Uygarlık: Türkiye Denizcileşmelidir”

Kitabını anlatırken denizciliğin gelişmesinin önemini vurgulayan Gürdeniz kitabı ile ilgili şunları söyledi: “Mavi Uygarlık: Türkiye Denizcileşmelidir”i değişik bir metodoloji ile yazdım. Deniz uygarlığının devletlere ve halklara beka, refah ve mutluluk getirdiği gerçeğini göz önünde tutarak, önce okuyucuya denizcilik gücü ile ilgili temel kavramları aktarmaya, daha sonra dünya siyasi tarihinde okyanuslarda egemen olmuş büyük denizci devletleri ve onların denizcileşme süreçlerini nasıl başardıklarını anlatmaya çalıştım.”

En fazla maketi denizden uzak olduğum yerlerde yaptım

Cem Gürdeniz, çocukluğundan bu yana yaptığı 16 maket ile Silivri Cezaevi’nde diş macunu ve kürdanlarla tasarladığı 4 maketin de sergisini açtı. Gürdeniz, ayrıca tutuklanmasından bir hafta önce giydiği amiral kıyafetleri ve komutanlığını yaptığı TCG Gaziantep gemisinin flandırasını ve aynı geminin maketini de sergiledi. Gürdeniz bunları Koç Müzesi’ne hediye etti. Gürdeniz konuşmasının devamında ise şunları söyledi: “13 yaşından bu yana son 44 yılda yüzme, yelken ve klasik müzikten sonra hobi alanında en yakın ve sadık dostum gemi maketçiliği oldu. Önceleri babam Halit Gürdeniz’in teşviki ile 70’li yıllarda plastik kitlerle işe başladım. 80’li yıllarda ahşap maketlere terfi ettim. Maketlerim beni denizle ve denizcilik kültürünün gemi inşadan denizcilik tarihine, deniz edebiyatından deniz stratejisine çok boyutlu derinlikleri ile buluşturdu. En fazla maketi de denizden uzak olduğum görev yerlerinde yaptım. O ruh haliyle elinize bir gemi maketi aldığınızda her şeyi unutur ve kendinizi kimlik ve hayat verdiğiniz geminin güvertesinde ufka bakarken bulursunuz. Bir gün mutlaka denize ve gemiye kavuşacağınız anı hayal ederek yaşama sevincinizi yükseltirsiniz.”

Hayal etmek yaratmaktır

Cem Gürdeniz, 4 yıl tutuklu kaldığı Silivri Cezaevi’nde yaptığı 4 maketle ilgili ise şunları söyledi: “Bugün burada 16 maketimi göreceksiniz. Ancak içlerinde çok özel olan 4 diaroma var. Bunlar Silivri’de denizi değil görmek, hayal etmenin bile güç olduğu koşullarda yapıldı. Kullanılan malzemeler özel maket malzemeleri değildir. Denizler diş macunundandır. Teknelerin ahşap malzemeleri kürdan ve kahve karıştırma çubuklarından elde edilmiştir. Bu maketlerin insan hayatı için en büyük ispatı, beden tutsak olsa da erdem ve cesaretle sunulan ruhun özgürlüğünden taviz vermeyeceği ve bilgiyle beslenen yaratıcılığın asla sınır ve engel tanımayacağıdır. Zira hayal etmek yaratmaktır, yaratmak da özgürlük.”

virahaber.com