Düsseldorf Boat Show'da Çeşme rüzgarı
17 Ocak’ta kapılarını açan ve dokuz gün boyunca denizcilik sektörünün kalbinin attığı, dünyanın en büyük yat ve su sporları fuarı olan Uluslararası Düsseldorf Boat Show Fuarı dün sona erdi.
17 Ocak’ta kapılarını açan ve dokuz gün boyunca denizcilik sektörünün kalbinin attığı, dünyanın en büyük yat ve su sporları fuarı olan Uluslararası Düsseldorf Boat Show Fuarı dün sona erdi. Almanya'nın Düsseldorf kentinde bu yıl 46. kez düzenlenen fuarda, aralarında Bavaria Yacht gibi dünya devlerinin ya da duba üreten küçük firmaların da bulunduğu, 57 ülkeden bin 741 katılımcı yer aldı. 213 bin metrekarelik bir alanı kapsayan 17 salonda irili ufaklı tam bin 700 tekne sergilendi. Uluslararası bazda ilk kez bu kadar katılım oldu ve 450 tersanede üretilen teknelerle görücüye çıkan firmalar, dünya pazarlarından kesitler ve son trendleri sundular.
DOKUZ GÜN BOYUNCA TANITIM YAPILDI
Motorlu ve yelkenli deniz araçları, ekipmanlar, donanımlar ve sistemler, aksesuarlar ve su sporlarına dair her şey bulunduğu, ziyaretçilerin bunlarla ilgili seminer, panel, yarışma, imza günü gibi bir çok aktiviteye katıldığı fuarda ayrıca marinalar, yelken ve dalış okulları, sektörün uluslararası ve yerel yayıncı kurum ve kuruluşları, turizmciler, aracı kurumlar, finans ve sigorta kurumları, uluslararası ve yerel dernek ve kulüpler de katılımcı olarak yer alıyor. Bu yıl Düsseldorf Boat Show’a katılan Türk temsilcileri 1, 3, 4, 6 ve 13. salonlarda yer aldılar. 1. salonda Alaçatı sörfü, 3. salonda dalış okulları, 4. salonda motoryat, 6. salonda yelkenli, 13. salonda ise marinalar ve aracı kurumlar (broker) yer aldılar. Dokuz gün boyunca temsil ettikleri kuruluşları ve beldelerini tanıtan Türklerin genel izlenimi çok başarılı bir fuar sürecinin yaşandığı yönündeydi.
HIRVATİSTAN AB’YE GİRDİ, TEKNELER TÜRKİYE YOLUNDA
13 numaralı salondaki Türkiye standında yer alan Çeşme Marina’nın Genel Müdürü Can Akaltan, birçok yat kulübü ve sayısız charter firmasıyla ve diğer Avrupa marinalarıyla olumlu görüşmeler yaptıklarını söyledi. Buradaki öncelikli amaçlarının iletişim ağını geliştirmek, Avrupa’daki marina sektörünün nabzını tutmak olduğunu vurgulayan Can Akaltan, “Marina fiyatları ne durumda? Ekonomi iyiye mi yoksa kötüye mi gidiyor? Deniz turizmi vergi mevzuatında bir değişiklik var mı? diye araştırdık. Gördük ki, Hırvatistan’ın Avrupa Birliği’ne girmesiyle, teknelerini bu ülkede bağlayan yatçılar ağır vergi yükü nedeniyle burayı terk etmeye başlamışlar. Türkiye marinalarının bu durumdan yararlanabileceklerini düşünüyorum. Türkiye’ye olan ilgi, diğer yıllarda olduğu gibi devam ediyor. Londra’da, Paris’te biraz düşüş vardı ama Düsseldorf, Avrupa’nın en iyi ve aynı zamanda en büyük fuarı olmayı sürdürüyor, liderliğini koruyor. Fuardaki stantımızda marinamız haricinde Çeşme’nin de tanıtım broşürüne yer veriyoruz. Çünkü bizim için Çeşme’yi tanıtmakla, marinamızı tanıtmak arasında hiçbir fark yok. Biliyoruz ki, Çeşme’yi tanıtırsak eğer bundan herkes kazanır. Ben sadece Çeşme Marina’yı tanıtırsam faydası belki sadece marinaya olur. Bu fuarın ardından 14-22 Şubat tarihleri arasında da Avrasya Boat Show’a katılacağız. Sonrasında fuarlar dönemini kapatıp, marinamızı yeni sezona hazır hale getireceğiz.”
WİNDSURF ACENTELERİNİ ALAÇATI’YA DAVET ETTİK
1995 yılında Arkın Pekdag and Ralf Busse tarafından kurulan Alaçatı Surf Paradise Club (ASPC), Düsseldorf Boat Show 1. salonda Alaçatı ve Çeşme’nin tanıtımını yaptı. Stand sorumlusu Uras Duhan, hafta sonlarında daha yoğun geçen fuarda Alaçatı’ya olan ilginin gerçekten büyük olduğunu, her sene Alaçatı’ya gelen sörf misafirlerinin de standlarını ziyaret ettiğini belirterek şöyle konuştu:“Stantımıza gelenlere Alaçatı’yı tanıtmaya yönelik magnetler verdik, lokum ve Alaçatı’nın damla sakızlı kurabiyesini ikram ettik. Çeşme ve Alaçatı’yı tanıtıcı broşürler verdik, sörf okullarının tanıtımını yaptık. Alaçatı’nın neden sörf yapmak için çok ideal bir yer olduğunu anlattık. Sığ su olması, korunaklı bir yer olması, düzenli rüzgar almasını vurguladık. Alaçatı’da turizmin son yıllarda ne kadar geliştiğinden bahsettik. Bu konularda bize Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi’nin büyük bir katkısı oldu. Stant kiralamayı onlar üstlendi. DTO İzmir Şube Başkan Yardımcı Halil Hatipoğlu, Alaçatı Beach Resort Okulu’nun Müdürü Kürşat Ekmekçi ile önbüro müdürü vardı, onlar 3-4 gün kalabildiler. ASPC’den Arkın Pekdag and Ralf Busse fuar boyunca buradaydılar. DTO İzmir Şube İdare Asistanı Nur Kan da burada 4 gün kaldı. Hepimiz elimizden geldiğince Alaçatı’yı ve sörf turizmini tanıtmaya çalıştık. Genel olarak çok mennunuz, fuar gayet güzel geçti. Çeşitli aktivitelerde bunduk. Dünya şampiyonlarıyla röportajlar yapıldı, biz de oradaydık. En önemlisi ise acentelerle güzel ilişkiler kurduk, onları Alaçatı’ya davet ettik. Olumlu sonuçlarını ileri dönemlerde alacağınızı düşünüyorum.”
DALIŞ OKULLARI İMECE USULÜYLE TANITIM YAPTI
Fuar 3 nolu salonda Kültür ve Turizm Bakanlığı şemsiyesi altında, Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi’nin bünyesinde toplanmış kombine bir dalış merkezleri stantında Çeşme’yi temsilen yer alan Dolphinland Dalış Merkezi sahiplerinden Mehmet Huz, Düsseldorf Kültür Ataşeliği’nden de destek aldıklarını söyledi. Merkez yönetim kurulu kararıyla fuarda bu yıl Türkiye’yi İMEAK DTO İzmir Şubesi ile Antalya Şubesi’nin tanıtmasına karar verildiğini, Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi koordinasyonunda, farklı bir uygulama olarak stantda kimsenin kendi broşürü ve kartvizitini dağıtmadığının altını çizen Mehmet Huz, “Ortak bir broşür yapıldı. O broşürün içerisinde tüm katılımcılar var. Örneğin Marmaris’le ilgilenen birisi geldiği zaman onu Marmaris bölümüne, Bodrum’la ilgilenenleri Bodrum bölümüne yönlendiriyoruz. Çeşme ve Alaçatı için gelenlerle biz ilgileniyoruz. Yani burası bir imece stantı. Konumumuz ve yerimiz diğerlerinden farklı. Çünkü burası bir ülke stantı aynı zamanda. Tüm fuar alanı içerisinde 3 tane ülkenin stantı var. Türkiye, Filipinler ve Mısır. Diğerleri hep ferdi katılımcılar. Fuar oldukça verimli geçti. Her sene burası için hazırladığımız broşür sayısını ikiye katlıyoruz. Geçen yıl 2 bin adet broşürle gelmiştik. Bunlar yaklaşık 150 kilo ağırlık yapıyor. bu konuda Sun Ekspres bile artı kilolar veriyor. Gelen broşürleri arkadaşlara paylaştırıyoruz, herkes burada toplanıyor. Bu sene 4 bin broşür bastırdık. Tamamını dağıttık. Çünkü her sene insanların ilgisi daha da artıyor. Bir de Mısır’daki belirsizlikler bize artı olarak yansıyor. İnsanlar oraya gitmeye çekiniyorlar. Bir de eski misafirlerimizi ve öğrencileri görüyoruz. Örneğin 2006’da eğitim verdiğim bir kız ‘Hocam’ diye geldi. Güzel, keyifli bir fuar oldu. Bu arada protokol olarak başta Düsseldorf Başkonsolosu olmak üzere, Frankfurt Başkonsolosu, Kültür ve Turizm ataşeleri de ziyaretçilerimiz sık sık geldiler, bir isteğimizin olup olmadığını sordular. Kendilerine de buradan teşekkür ediyorum” dedi.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.