Dünyadaki gıda, tarım tartışmaları sürerken ve mavi tarım alanı denizlerimiz üzerinde aşırı avlanma sonucu çok büyük bir av baskısı oluşmuşken. Nasıl yapacağız da gelecek de kendimize yetecek bir dünya kurabileceğiz.

2050 yılında 9 milyar kişiye yetecek gıdayı nereden bulacağız?

Konvansiyonel tarım ya da organik, küçük ölçekli yerel üretici arasında bir tercih yapmamız gerekmiyor. Bir üçüncü yol daha var. Çevresel tehdide yol açan unsurları düşündüğümüzde, aklımıza genelde arabalar ve bacalar geliyor; akşam yemeği değil. Ama aslında gıda gereksinimimiz, gezegenimize yönelik en büyük tehlikelerden biri.

TARIM YAPMAK İÇİN ORMANLARI KESİYORUZ

Fakat durum da şöyle bir paradoks var, tarım alanı açılabilmesi için yapılan orman kesimleri ekosistemi ciddi şekilde tahrip ederken, dünya topraklarının verimliliğini düşürüyor. Güney Amerika büyüklüğünde bir toprağı tarım alanları için açmış durumdayız ve bu giderek de artmakta. Buna dünya ekosisteminin ciğerleri tropik ormanlarda dahil. Mavi tarım dediğimiz denizlerimize ve okyanuslara gelecek olursak.

DÜNYA ÜZERİNDEKİ BALIK TÜRLERİNİN YÜZDE 65'İ TÜKENDİ

Dünya üzerindeki balık türlerinin yüzde 65 şu an için tükenmiş durumda, aşırı av baskısının yanı sıra su sıcaklığının her geçen gün artması geri dönülmez ekosistemde geri dönülmez sonuçlar açabilir. Tabii ki dünya üzerinde beslenmeyle ilgili tek sorun nüfus artışı değil, Nijerya, Çin, Hindistan ve Endonezya gibi ülkelerin ekonomik atılımla beraber refah seviyelerini yükseltmesi süt ve yumurta gibi temel gereksinim ihtiyaçlarının artmasını tetikliyor. Peki ne yapacağız? Öncelikle şunu bilmekte fayda var: Dünya üzerinde ormanlar kesilerek açılan tarım alanların çok büyük bir kısmı, palmiye yağı, süs ağacı üretmek gibi temel gereksinimden uzak amaçlar için kesiliyor. Uzman insanoğlunun tercihinin ne eski ne yeni tarım olması gerektiğini ikisinin de yanlış yanlarının geriye bırakarak uluslararası sağlıklı tarım politikalarının belirlenmesi gerektiğini söylüyor. BM’de konu üzerine yapılan çalışmalar hayli hazırda mevcut ve önümüzdeki günlerde bu sorunlarla daha sık karşılaşacağa benziyoruz.

virahaber.com