1. HABERLER

  2. DENİZ KÜLTÜRÜ

  3. Dentur Avrasya Transist 2017 Fuarı'nda
Dentur Avrasya Transist 2017 Fuarı'nda

Dentur Avrasya Transist 2017 Fuarı'nda

Dentur Avrasya Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Morgül, Transist 2017 Uluslararası İstanbul Ulaşım Kongresi ve Fuarı’na katıldı.

A+A-

2-4 Kasım tarihlerinde Lütfi Kırdar Rumeli Salonu, ICEC ve İstanbul Kongre Merkezi, ICC’de 10. kez düzenlenen Fuar’da konuşan Şenol Morgül, açıklamalarda bulundu.

İstanbul’da toplu taşımanın yüzde 98’inin yükünü karada, yüzde 2’sinin de denizde olduğunu belirten Şenol Morgül, başta Ulaştırma Bakanlığı’nın ve de belediye başkanlığının yapmış olduğu çalışmaların İstanbul’daki ulaşımı olumlu yönde etkilediğini ancak deniz ulaşımına bir katkıda bulunmadığını ve bunun nedenlerini anlattı.
 

au0i0435.jpg

Dentur Avrasya Başkanı Şenol Morgül, sözlerine deniz için de bir şeyler yapılması gerektiğini söyleyerek devam etti. Denize yatırım ihtiyacı olmadığını dile getiren Şenol Morgül, denize gerekli yatırımı yapan kuruluşlara destek verilmesi gerektiğini söyledi.

’’KARA, DENİZ VE RAYLI SİSTEM BİR BİRİNİ RAKİP GÖRMEMELİ’’

Morgül, daha hızlı bir toplu ulaşımı yakalamanın yolunun kara, deniz ve raylı sistemlerinin bir birine rakip değil entegre olmasından geçtiğini dile getirdi.

’’DENİZ YOLU ÖNEMLİ BİR ALTERNATİF OLARAK GÖRÜLMELİ’’

Dentur Avrasya Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Morgül, İstanbul’un ulaşım sorunun çözülmesi için deniz yolunun önemli bir alternatif olarak değerlendirilmesi gerek dedi.

’’MARMARAY, AVRASYA TÜNELİ VE 3. KÖPRÜ DENİZ ULAŞIMINI ETKİLİYOR’’

Marmaray, Avrasya Tüneli ve üçüncü köprünün deniz ulaşımının tercih edilmesini önemli ölçüde etkilediğini söyleyen Şenol Morgül sözlerini şöyle sürdürdü.

İstanbul;
-15 Milyon kişinin yaşadığı,
-12 milyon turistin her yıl ziyaret ettiği,
-İçinden su yolu geçen dünyanın en güzel şehirlerinden biridir. Nüfus yoğunluğu ve kent içi hareketlilik kent içi ulaşımı diğer megakentlerde olduğu gibi zorlaştırmaktadır. Trafik akış hızı gün geçtikçe azalmakta ve trafik büyük bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Kent içi ulaşım sorununun çözümü, toplu taşımanın yaygın olarak kullanılmasından geçmektedir. Toplu taşıma sisteminin ulaşmadığı tek bir nokta kalmamalıdır. Yolculuklar toplu ulaşım sistemi içerisinde başlamalı ve son bulmalıdır.

Bir ülkeyi en güzel ifade eden, tarihi yapısı, kültürü gibi özelliklerin yanında ulaşımda sağladığı kolaylıklar ve seçeneklerdir. Toplu ulaşımın yaygınlaşması ise ancak toplu ulaşım modları arasında etkin ve verimli bir entegrasyon ile sağlanabilir. Kara, deniz ve raylı sistemleri birbirinin rakibi değil, tamamlayıcısıdır. Birbirlerine entegre edildiğinde daha çok tercih edilen, daha hızlı ve sürdürülebilir bir toplu ulaşım sistemi oluşmaktadır.

Toplu ulaşımın, yaygınlaşması ve kent içi ulaşım içerisindeki payının artırılması için yapılması gerekenlerin başında; Yeni aktarma merkezlerinin kurularak, toplu ulaşım sistemlerinin bir birine entegre edilmesi ve Bilet entegrasyonu gelmektedir. Aktarma merkezleri sayesinde, seyahat süreleri kısaltılarak toplu taşıma daha cazip hale getirilmeli ve kişisel araç kullanımı yerine toplu taşıma araçlarının kullandırılması özendirilmelidir.

İstanbul’da elektronik bilet entegrasyonu ile toplu ulaşımın sistemleri arasında tek bilet uygulamasına geçilmiştir. Tek bilet uygulaması ulaşım sistemleri arasında aktarmayı kolaylaştırmıştır. Ayrıca aktarma sırasında sağlanan ücret avantajları ile yolcular için toplu taşıma araçları daha cazip hale getirilmiş, yolcu konforu ve memnuniyeti artırılarak yolculuk tercihleri değiştirilmiştir. Ancak tek bilet entegrasyonu basit gözükmekle birlikte, taşıma modlarının,
- İlk inşa maliyetlerinin,
- İşletme maliyetlerinin farklı olması nedeniyle,
Yolculuklar doğru fiyatlandırılmadığında, özellikle deniz taşımacılığı yapan şirketler gibi maliyetlerin yüksek olduğu sektörlerde, hizmetlerin sürdürülebilirliğini zora sokmakta ve yolculuk taleplerinin karşılanamaması riskini ortaya çıkarmaktadır. Bu durumlarda fiyat politikalarının geliştirilerek girişimcilerin olası finansal riskler karşısında desteklenmesi gerekir.

Son yıllarda, İstanbul’da şehir içi ulaşıma, özellikle raylı sisteme ciddi yatırım yapılmış olmasına rağmen hala trafik büyük bir sorun olarak gözükmektedir. Yeni açılacak olan metro hatları ile trafik sorunu azalacakmış gibi gözükse de, İstanbul’un nüfusu ile yolcu hareketliliğinin sürekli artma eğilimi içerisinde olması, Raylı sistem yatırımlarının maliyetleri de dikkate alındığında, İstanbul’un ulaşım problemlerinin çözümünde denizyolunun önemli bir alternatif olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

Marmaray, Avrasya tüneli ve 3. köprü, deniz ulaşımının tercih edilmesini önemli ölçüde etkilemiştir. İstanbul’da toplu taşıma sistemi içerisinde günde yaklaşık 13,5 milyonluk yolculuk gerçekleşmektedir. Bu yolculukların içerisinde, deniz ulaşımının payı yüzde 2’lerdedir. içinden su yolu geçen dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan İstanbul’da doğal asfalt olan denizden yeterince faydalanmamaktayız. Deniz taşımacılığının oranını artırabilmek için; Yeni aktarma merkezleri oluşturularak kara taşımacılığı ile deniz taşımacılığı arasında etkin entegrasyon sağlanmalıdır. Yeni dikey ve yatay hatlar oluşturulmalıdır.
 

Mutlaka diğer ulaşım sistemleri tarafından ve kamu tarafından desteklenmesi gerekir. İstanbul Büyükşehir Belediyemizin yeni oluşturduğu; Bostancı – Karaköy, Üsküdar- Ortaköy, Üsküdar- Anadolu Kavağı , Eminönü – Rumeli Kavağı hatları, Kabataş Martı projesi, yolcu memnuniyetini artırıcı, denizi ve toplu taşıma araçlarını özendirici çalışmalardır. Önümüzdeki dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyemizin destekleri ve teşvikleri ile deniz taşımacılığının payının artacağına inanmaktayız. Toplu taşıma sistemleri ancak hızlı olduğunda, konforlu olduğunda, güvenilir olduğunda tercih edilmekte kullanım oranı artmaktadır. Biz bunun bilincinde olduğumuz için daha hızlı, konforlu, güvenilir ve erişimi kolay yeni gemi yatırımları planladık ve yatırımlarımıza devam ediyoruz. Yaptığımız yolculuk anketleri ile yeni gemimizde, engelli ve hareket kısıtlı yolcular başta olmak üzere tüm yolcularımızın beklentileri ve ihtiyaçlarını cevaplamaya çalıştık.

Hedefimiz yolcunun memnuniyetini artırmak ve deniz taşımacılığını tercih edilir kılmaktır. İlkini 6 ay önce devreye aldığımız yeni gemimizin ikincisi bu ay içerisinde hizmete girecektir. Yıl sonuna kadar 4 adet yeni gemimizi hizmete almış olacağız. Değişimden yolcularımızın memnun olması, değişimi talep etmeleri, bizleri de memnun etmiştir. Yolcu memnuniyetini artırmak ve deniz taşımacılığını tercih edilir kılmayı hedeflemiştik en azından hattımızda amacımıza ulaşmış bulunuyoruz. Bundan sonraki hedefimiz elektrik ile çalışan çevre dostu yeni gemi projemizi hayata geçirmektir. Avrupa birliği fonlarından faydalanarak prototipini üretmeyi planladığımız elektrikli gemi projemiz, Horizon2020 Avrupa birliği hibe destek fonundan 7 puan almıştır. 8 puan alması durumda Avrupa birliği fonlarından sağlayacağımız %70 hibe kredi ile prototipinin üretimine başlayacağız. Bu konuda çalışmalarımız devam etmektedir. Sonuç olarak sürdürülebilir kent içi ulaşım sistemi;Otoriterlerin birbirine entegre olduğu, Yaygın, Erişimi kolay, Hızlı, Konforlu, Engelli dostu, Taşıma sistemlerinin kullanımı ile mümkündür.

İstanbul özelinde toplu ulaşım sistemleri içerisinde deniz mutlaka olmalı ve ulaşım payı içerisindeki oranı da en az % 10’larda olmalıdır. Kız kulesi gibi, 15 Temmuz Şehitler köprüsü gibi, Şehir hatları vapurları da, İstanbul Deniz otobüsleri de, yolcu motorları da İstanbul’un birer zenginlikleridir, olmazsa olmazlarıdır.

Bu haber toplam 4468 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.