Deniz Turizmi Sempozyumu İzmir'de yapıldı
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi ve İşletme Fakültesi’nin birlikte düzenledikleri II. Ulusal Deniz Turizmi Sempozyumu açılış töreni gerçekleştirildi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi ve İşletme Fakültesi’nin birlikte düzenledikleri II. Ulusal Deniz Turizmi Sempozyumu Açılış Töreni, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, İzmir Liman Başkanı Durmuş Ünüvar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Deniz Turizmi Daire Başkan Vekili Emel Çelik ve İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk’ün katılımlarıyla Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Çakabey Deniz Feneri Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından ilk olarak Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Eşbaşkanı Doç. Dr. Ebru Günlü söz aldı. Doç. Dr. Günlü, Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi ve İşletme Fakültesi arasında sürekli gelişen işbirliği neticesinde İkinci Ulusal Deniz Turizmi Sempozyumunu düzenlemekten mutluluk duyduklarını aktararak, tarihsel olarak bu alanda ilk akademik organizasyon olan 1. Ulusal Deniz Turizmi Sempozyumu’nu 1998 yılında, 2005 yılında ise Uluslararası Kıyı ve Deniz Turizmi Kongresi’ni düzenlediklerini açıkladı.
2005 yılında Deniz Turizmi ve Yat Kaptanlığı Tezsiz Yüksek Lisans Programını, 2010 yılında ise Deniz Turizmi Tezli Yüksek Lisans Programını açtıklarını belirten Doç. Dr. Günlü 2012 yılında ise Deniz Turizmi Uzaktan Eğitim Tezsiz Yüksek Lisans Programı’nın YÖK tarafından onaylandığını ve ilk öğrencilerini bu yıl içinde alacaklarını açıkladı. Gerek sektörden gerekse akademiden öğrencilerin programlara ilgi gösterdiklerini ve bu programların sektördeki bir boşluğu doldurduğunu belirten Doç. Dr. Günlü, Sempozyumun Onursal Başkanı Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün’e, Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Güldem Cerit’e ve ulusal ve uluslararası üniversitelerde görevli olan 90 kişilik Bilim Kurulu’na katkıları için teşekkürlerini aktardı. Sempozyuma gösterilen ilginin kendilerini umutlandırdığını belirten Doç. Dr. Günlü, 11 farklı üniversiteden, 4 farklı kurum ve kuruluştan olmak üzere 36 bildiri sahibinin bulunduğu sempozyumun faydalı olması dileklerini bildirdi. Doç. Dr. Günlü konuşmasının sonunda Sempozyumun düzenlenmesinde maddi manevi desteklerini esirgemeyen sponsorlar İMEAK Deniz Ticaret Odası, Port Akdeniz Antalya Limanı, Ege Ports Kuşadası Limanı, IC Çeşme Marina ve MSC Gemi Acenteliği başta olmak üzere tüm düzenleme kurulu üyeleri ve emeği geçen tüm kişi kurum ve kuruluşlara teşekkürlerini sundu.
ÖZTÜRK: KRUVAZİYER GEMİ YÜZDE 13 ARTTI
Daha sonra söz alan İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, konuşmasına Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın turizm gelirlerine dair verilerini aktararak başladı. Son beş yılda kruvaziyer gemi sayısında yüzde 13’lük, yolcu sayısında ise yüzde 34’lük bir artışın kaydedildiğini belirten Öztürk, rakamsal artışların yanında nitelik olarak da bir artışın yakalanması gerektiğini vurguladı. Kaliteli hizmetin bu rakamları daha da yukarı çekeceğini aktaran Yusuf Öztürk, burada idare ile sivil toplum örgütlerinin işbirliği içerisinde çalışarak limanlarımızı “home port” haline dönüştürmemiz gerektiğini belirtti.
Bunun için kruvaziyer hatlar ve tüm tur operatörleri ile sıkı bir ilişki içinde olunması ve aynı zamanda da liman hizmet tarifelerinin rekabetçi bir seviyede tutulması gerektiğini aktaran Öztürk, tüm yerli ve yabancı fuarlara katılarak farkındalık yaratılmasının, bunun yanında da havayolu firmaları ile görüşülerek daha çok direkt uçuşun ülkemize gelmesinin sağlanmasının bir gereklilik olduğunu kaydetti. Bu bağlamda ilk defa, 10 Mart 2014’te Miami’de düzenlenecek olan Kruvaziyer fuarına İzmir Ticaret Odası ile beraber katılarak ülkemizin limanlarını tanıtacaklarını ileten Öztürk, tüm dünyadaki 300 kruvaziyer gemisinin 121 tanesinin Akdeniz Çanağında seyrettiğini belirtti. Bağlama kapasitesi açısından, Akdeniz Çanağı’ndaki diğer ülkelerle kıyaslandığında 5. sırada olduğumuzu ancak bu sıralamanın kıyı uzunluğu ile orantılandığında çok yetersiz olduğunu vurgulayan Öztürk, marinacılıkta ardbölge kavramının çok önemli olduğunu, esas olarak ekonomik katkıyı sağlayan hizmetlerin bu alanda verildiğini aktardı. 30 kruvaziyer yolcusunun bıraktığı dövizin sadece 1 yattan elde edilebileceğini belirten Yusuf Öztürk, Türkiye marinalarının dünya çapında ödüller aldığını ve Türk girişimcilerin dünyanın farklı bölgelerinde yatırımlar gerçekleştirdiğini aktardı. Ülkemizde deniz turizmi konusunda standartlara ihtiyaç duyulduğunu ve Deniz Ticaret Odası olarak bir “Deniz Turizmi Çalışma Grubu” bünyesinde her ay toplanarak çeşitli projeler ve öneriler geliştirdiklerini aktardı. Alaçatı’nın doğal bir sörf alanı olduğunu ve geliştirilmeye açık bir alan olduğunu, bu gelişme için idareden desteklerini istediklerini belirten Yusuf Öztürk, sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkürlerini sunarak konuşmasını sonlandırdı.
ÇELİK: ÖNCELİK KİTLE TURİZMİNE VERİLİYOR
Daha sonra söz alan Kültür ve Turizm Bakanlığı Deniz Turizmi Daire Başkan Vekili Emel Çelik, Bakanlığı temsilen burada bulunduğunu aktararak, sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkürlerini iletti. Turizm çalışmalarının ülkemizde 1950’lerde başladığını belirten Çelik, turizm çalışmalarında önceliğin kitle turizmine verildiğini aktardı. Türkiye’de, 2013 yılında 35.7 milyon turist sayısına ve 25.3 milyar Amerikan Doları turizm gelirine ulaşıldığını vurgulayan Çelik, turizm kavramı içerisinde deniz turizmi konseptinin her zaman cazibesinin üst sıralarda olduğunu belirtti.
Ülkemizde deniz turizmi çalışmalarının yasal zemininin 1982 yılında yayınlanan turizm teşvik kanunu ile oluşturulduğunu belirten Çelik, bunu seyreden kanun ve yönetmeliklerle deniz turizmi hizmeti veren tesislerin giderek arttığını aktardı. Deniz turizmine çeşitlilik kazandıracak su altı ve su üstü aktivitelerinin gerçekleştirilmesi ve standartlara ulaşılması anlamında esasların bakanlık tarafından belirlendiğini, bunun yanında 2013 yılında bakanlıktan belgeli yaklaşık 22.000 yatak kapasiteli 240 yat, 69.000 kişiye hizmet eden 1051 günübirlik gezi teknesi, 16.000 kişi kapasiteli yüzer deniz turizmi aracı bulunduğunu aktaran Çelik, 2013 yılında 16.000 bağlama ve park kapasiteli deniz turizmi tesisinin var olduğunu ancak bu sayının rekabet açısından oldukça yetersiz olduğunu vurguladı.
Bakanlık belgesi olmayan deniz turizmi tesislerimizin de bulunduğunu aktaran Emel Çelik, kruvaziyer gemilerin yük ve yolcu tahliyesi yapan limanlara uğradığını bu operasyonların salt kruvaziyer limanında gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtti. Deniz turizmi işlemlerinde yaşanan bürokratik yoğunluğun azaltılması, deniz turizmi arz kapasitesinin arttırılması, yatların deniz hudut kapılarındaki giriş işlemlerinde otomasyona geçilmesi ve sürdürülebilirlik için deniz turizmi kaynaklı çevre kirliliğinin önlenmesi konularında bakanlıkça kısa ve orta vadeli planlar yapıldığını aktaran Çelik, nihai hedeflerinin deniz turizminde hizmet veren işletmelerin uluslararası rekabetçi üstünlüğünü tesis etmek olduğunu belirtti.
ÜNÜVAR: DENİZ TURİZMİ GELİŞİYOR
Daha sonra söz alan İzmir Liman Başkanı Durmuş Ünüvar, dünyanın küreselleşmesi ile önemi hızla artan deniz turizminin ülkemizin konumu itibariyle önemli bir sektör olarak karşımıza çıktığını ve bu alanda hızlı bir gelişme kaydettiğimizi belirtti. Günümüzde Akdeniz Çanağı’nın önemli bir deniz turizmi merkezi olduğunu ve ülkemizin de bu bölgede yer almasının önemli bir avantaj olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirten Ünüvar, Türkiye’nin yat bağlama kapasitesi anlamında yetersiz olduğunu aktardı.
Yat limanlarının modernize edilmesi, doğru yer seçimi ile yeni yat limanlarının inşasının tesis edilmesi gerekliliğinin altını çizen Durmuş Ünüvar, 2023 hedefi olarak 30.000 yat bağlama kapasitesinin Bakanlıkça hedef olarak koyulduğunu vurguladı. Mega yat inşasında dünya üçüncülüğüne ulaşıldığını, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nca verilen özel yat kayıt belgesinin özel tekne belgesi olarak değiştirildiğini, bağlama kütüğü sistemine geçildiğini, gezinti ve tenezzül teknesi tanımı yapıldığını, bu tanım üzerinden deniz turizmi yönetmeliği uygulamalarının Turizm Bakanlığı ile beraber yürüttüklerini aktaran Ünüvar, su sporları ve sportif faaliyetlerin ciddi bir disiplin altına alındığını belirtti. Deniz turizmi konularında mevcut sorunların tespiti ve çözümlerine yönelik olarak Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın yoğun bir çalışma içinde olduğunu belirten Durmuş Ünüvar, Sempozyumun düzenleyicilerine teşekkürlerini iletti.
FÜZÜN: DENİZCİ BİR ÜNİVERSİTEYİZ
Daha sonra söz alan Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, sempozyumda bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek sözlerine başladı. Dokuz Eylül Üniversitesi’nin, 63.700 öğrencisi, 8000’i aşkın çalışanı, 13 fakültesi, 10 enstitüsü, 6 meslek yüksekokulu, 4 yüksekokulu, 52 araştırma uygulama merkezi ve 1 devlet konservatuarıyla İzmir’deki en büyük üniversite olduğunu ve üniversitelerinin 6 temel özelliği bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Füzün, bu özelliklerinden birinin ise denizci bir üniversite olma özelliği olduğunu belirtti. Sempozyumun başarılı geçmesi dileklerini aktaran Prof. Dr. Füzün, katılımcılara, düzenleyicilere ve destekçilere teşekkürlerini bildirdi.
DENİZ TURİZMİ PANELİ
Açılış konuşmacılarına ve sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen kişilere teşekkür plaketleri Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün tarafından takdim edildi ve ardından Deniz Turizmi Paneli’ne geçildi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Eşbaşkanı Yrd. Doç. Dr. Serim Paker başkanlığında gerçekleştirilen Deniz Turizmi Paneli’ne; Doğuş Marinalar Yönetim Kurulu Üyesi Ali Erkan Bezirgan, TURMEPA ve The Yacht Harbour Association Onursal Üyesi Yılmaz Dağcı, Bozburun Yat Kulübü Ethem Dirvana, MSC Gemi Acenteleri Koordinatörü Savaş Ercan, İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Üyesi İlker Meşe ve Port Akdeniz Liman İşletmesi Genel Müdürü Özgür Sert katıldı.
İlk olarak söz alan Ali Erkan Bezirgan, deniz turizmi hizmetlerini ifa etmek için gerekli olan tesis ve araçları tanıtan sunumunda, genel olarak marinalarda sunulan hizmetleri sınıflandırıp, verilen hizmetlerin ve yapılan yatırımların yasal zemini hakkında bilgiler verdi. Daha sonra söz alan Yılmaz Dağcı, Norveç ve Türkiye’nin deniz turizmi açısından karşılaştırmasını yaptı ve 70 yıllık meslek hayatından çeşitli anı ve anekdotlar aktararak genç denizcilere nasihatlerde bulundu. Ardından söz alan Edhem Dirvana, yelken sporunun deniz turizmine olan katkıları üzerine bir sunum gerçekleştirdi. Yatçılığın tarihçesine değinen Dirvana, sunumunun son kısmında deniz turizmine yönelik sorunları ve çözüm önerilerini tartıştı. Daha sonra söz alan Savaş Ercan, deniz turizmine ve kruvaziyer turizminin uygulamalarına yönelik bir sunum gerçekleştirdi. Sunumunun başında MSC hakkında birtakım bilgiler veren Ercan, deniz turizminin problemlerinin çözümlerine yönelik olarak önerilerini sıralayarak sunumunu sonlandırdı. Panelde söz alan bir başka sektör temsilcisi İlker Meşe, ulusal deniz turizminin bileşenleri hakkında genel bilgiler verdiği konuşmasına, turizmin ülkeye kattığı yararları sıralayarak devam etti. Meşe sunumunda, bir uygulamacı olarak karşılaştığı problemleri ve bu problemleri aşmaya yönelik olarak çözüm önerilerini sıraladı. Panelde son konuşmacı olarak söz alan Özgür Sert, Port Akdeniz Liman İşletmesi hakkında bilgiler verdiği konuşmasını istatistiklerle destekledi. Türk Deniz Turizm’i üzerine strateji önerilerini sıralayan Sert, Türkiye kruvaziyer limanlarının bir home port karakteristiğine bürünmesi gerektiğini vurguladı. Soru cevap bölümünün ardından panel sona erdi.
Sempozyumun öğleden sonraki ilk bölümünde iki paralel oturum gerçekleştirildi. Prof. Dr. Derman Küçükaltan başkanlığında Celal Saçaklıoğlu salonunda gerçekleştirilen oturumda sırasıyla “Turizm Yazınında Deniz Turizminin Olgusal Gelişimi”, Türk Mutfağı Tarihinde Deniz Kültürünün Yeri ve Önemi”, “Türkiye’de Deniz Turizminde Antik Liman Kentlerinin Önemi ve Alternatif Turizm Önerileri” ve “Sualtı Arkeoparkları ve Deniz Turizmi” başlıklı bildiriler sunuldu.
Doç. Dr. Selçuk Nas başkanlığında Necmettin AKTEN salonunda gerçekleştirilen oturumda sırasıyla “Türkiye’nin Yat ve Kruvaziyer Turizm Potansiyelinin Değerlendirilmesi”, “Gulet Tatili ve Kadınların Gulet Tatili Satın Alma Tercihleri Üzerine Bir Araştırma”, “Yat Satın Alma Kararında Yat Tipi Tercihi: IC Çeşme Marina Uygulaması”, “Deniz Turizminde Yat Limanı Tercihini Etkileyen Faktörlerin Tespiti: Çeşme Bölgesi Yat Limanları Üzerine Bir Çalışma” ve “Kartondan Tekneler Yarışı” başlıklı bildiriler sunuldu.
BİLDİRİLER SUNULDU
Sempozyumun öğleden sonraki ikinci bölümünde iki paralel oturum daha gerçekleştirildi. Prof. Dr. Vahap Tecim başkanlığında Celal Saçaklıoğlu salonunda gerçekleştirilen oturumda sırasıyla; “Yatçılık ve Marinacılık Eğitiminde Uzaktan Eğitim Modeli”, “Yat Turizminde Yat Kaptanlığı Eğitimi Uygulaması ve Sorunları: İzmir Örneği”, “Turizm Amaçlı Su Altı ve Su Üstü Sportif Faaliyetlerin Uygulamasına Yönelik Talimatlar ve İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Uygulamaları”, “Turizm Amaçlı Su Altı ve Su Üstü Sportif Faaliyetler: Bugünü ve Geleceği”, “Dünyanın Bir Sınıfta En Kalabalık Katılımcı Sayısına Sahip Yelken Yarışı” ve “Urla Uluslararası Bağ Bozumu Optimist Yarışları” başlıklı bildiriler sunuldu.
Yrd. Doç. Dr. Derya Atlay IŞIK başkanlığında Necmettin Akten salonunda gerçekleştirilen son oturumda sırasıyla; “Kruvaziyer Yolcuların Liman Alanında Satın Alma Davranışlarına İlişkin Bir Araştırma”, “Türk Kruvaziyer Turistlerin Kruvaziyer Seyahatini Tercih Etme Nedenleri ile Satın Alma Sıklıkları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi”, “Çanakkale’de Dalış Turizmi ve Potansiyeli”, “Türkiye ve Doğu Akdeniz Kruvaziyer Limanlarının Karşılaştırılması” ve “Ziyaretçi Yatçıların Yat Limanlarını Tercih Etme Sebepleri: IC Çeşme Marina Uygulaması” başlıklı bildiriler sunuldu.
Sempozyum paralel oturumların bitmesini takiben sona erdi.
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.