Canları pahasına 'Umut Yolculuğu' devam ediyor
Ülkelerindeki iç savaş, ekonomik ve siyasi belirsizlikler gibi nedenlerle ana vatanlarını terk eden ve Türkiye'ye sığınan göçmenlerin Avrupa'da daha iyi yaşam ümidiyle çıktıkları umuda yolculuk azalarak da olsa devam ediyor.
Savaş ve rejim baskısından kurtulup, daha iyi bir hayat kurmak için Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine doğru umut yolculuğuna çıkan çoğu Suriyeli pek çok Ortadoğu ülkesi vatandaşı, farklı yollara başvuruyor. En çok tercih edilen deniz yolculuğunda ise son 3 yılda 527 kişinin hayatını kaybetmesi acı bilançoyu ortaya koyuyor. 2015'te 91 bin 611 olan yakalanan kaçak sayısı, Türkiye ile Avrupa Birliği ile arasında varılan Geri Kabul Anlaşmasıyla 2017'de 21 bin 937'ye kadar geriledi. Ancak sayı azalsa da kaçaklar, canları pahasına umut yolculuğundan vazgeçmiş değil.
Üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye, yeni bir yaşam hayali kurdukları Avrupa ülkelerine geçmek isteyen kaçakların önemli geçiş güzergahını oluşturuyor. Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine kaçışlarda daha çok deniz yolu tercih ediliyor. Organizatörler, toplu şekilde gemilerle, yatlarla, balıkçı tekneleriyle veya şişme lastik botlarla kaçakları taşırken, yaşanan dramlara da zemin hazırlamış oluyor. Deniz yoluyla ilk olarak Yunanistan ya da İtalya'ya ulaşmayı planlayan kaçaklar, buradan da çeşitli Avrupa ülkelerine dağılıyor.
EN ÇOK EGE VE AKDENİZ'İ TERCİH EDİYORLAR
Kaçakların yasa dışı geçişler için tercihi daha çok Ege Denizi ve Akdeniz oluyor. Karadeniz'i Bulgaristan ve Romanya'ya, Ege Denizi'ni Yunanistan'a, Akdeniz'i İtalya'ya gitmek için kullanan kaçaklar, Marmara Denizi'ni ise tüm kapılara açılan bir seçenek olarak değerlendiriyor. Ege Denizi'nden kaçışlarda daha çok şişme lastik botlar kullanılırken, diğer denizlerde ise gemiler, yelkenli ve motor ve yatlar ile balıkçı tekneleri tercih ediliyor.
SON ÜÇ YILDAKİ ACI BİLANÇO
Sahil Güvenlik Komutanlığı, deniz yoluyla yasa dışı geçişleri önlemek ve umut yolculuğu sırasında yaşanan dramların önüne geçmek için denizlerde devriye görevini sürdürüyor. Özellikle Yunan adalarına kaçmak isteyenlerin sıklıkla kullandıkları Ege Denizi'nde çok sık can pazarı yaşanıyor. Şişme lastik botlara doluşarak umut yolculuğuna çıkanlardan karşı kıyıya ulaşanlar, Avrupa'ya ilk adımı attıkları için şanslı sayılıyor. Ancak, herkes o kadar şanslı olamayabiliyor. Bazı umut yolculukları, kötü hava koşulları nedeniyle ya da lastik botlara alınan fazla yolcu yüzünden dramla sonuçlanabiliyor.
Son üç yılda bu nedenlerle Türkiye denizlerinde toplam 527 kaçak hayatını kaybetti. Can kaybının daha fazla olmamasını ise Sahil Güvenlik Komutanlığı ekiplerinin, zor durumdaki kaçakların yardımına yetişmesi önledi.
UMUT YOLCULUĞUNDAN VAZGEÇMİYORLAR
2016 yılı Mart ayında Türkiye ile Avrupa Birliği arasında varılan Geri Kabul Anlaşması'nın ardından Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine geçişte, ciddi bir azalma oldu. Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın düzensiz göç istatistiğine göre, bu anlaşmanın bir yıl öncesindeki 2015 yılında; 2 bin 430 olayda, 91 bin 611 kaçak ile birlikte 190 organizatör yakalandı, 279 kişi de hayatını kaybetti. Anlaşmanın yürürlüğe girdiği 2016 yılında ise 833 olayda, 37 bin 130 kaçak ile birlikte 118 organizatör yakalanırken, 192 kişi hayatını kaybetti.
Geçen yıl rakamlarda bir miktar daha düşüş yaşandı. 2017 yılında; 495 olayda, 21 bin 937 kaçak ile birlikte 171 organizatör yakalandı, 56 kişi hayatını kaybetti. 2018 yılında şu ana kadar 56 olayda 2 bin 448 kaçak ile birlikte 6 organizatör yakalandı. Kaçak sayısındaki ciddi düşüşe rağmen son üç yılda deniz yoluyla kaçışlarda toplam 527 kişinin hayatını yitirmesi, bilançonun ağırlığını gözler önüne serdi.
AYVACIK BÖLGESİNDEN KAÇIŞLAR AZALDI
Yunanistan'ın Midilli Adası'na geçmek isteyen kaçakların çok sıklıkla kullandıkları bir güzergah olan Çanakkale'nin Ayvacık ilçesinin Belediye Başkanı Ak Partili Ünal Şahin, ilçenin Babakale köyünün Türkiye'nin en Batı'sındaki yer olduğunu söyledi. Midilli Adası'nın Ayvacık ilçesi sahiline 5.5 mil mesafede olduğuna dikkat çeken Başkan Şahin, "Son yıllarda dünyanın değişik ülkelerinden insanlar bu bölgeye gelerek, yakın olduğu için deniz yoluyla Midilli'ye geçiş yapmaya çalıştılar. Özellikle 2015 yılında yoğun geçişler oldu. Sonraki yıllarda ise ciddi bir azalma yaşandı. Sahil Güvenlik ve Jandarma, bölgeyi kontrol altında tutuyor. Kış aylarında olumsuz hava koşulları nedeniyle kaçma olayları azalıyor. Ancak havalar düzelince yeniden geçişler olacaktır. Hem bu bölge, hem de değişik yerlerde yakalanan göçmenler ilçemizde yapılan Avrupa normlarındaki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi'nde tutuluyor. Bu merkez Ayvacık için bir kazanç ama, bizim dileğimiz göçmenlerin bu yolu tercih etmemeleri yönünde" dedi.
Vira Haber
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.