Bodrum'da denizcilerin sorunları masaya yatırıldı
Muğla'nın Bodrum ilçesinde, denizcilik sektörünün sorunları ve çözüm önerilerinin ele alındığı bir toplantı düzenlendi. DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, deniz turizminde mavi yolculuğun Türkiye'nin tanıtım projelerinden olabileceğini söyledi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Halim Mete ve İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Bodrum'da denizcilik sektörünün temsilcileri ile bir araya geldi.
Metin Kalkavan ve beraberindeki heyet Bodrum’daki Ağanlar Tersanesi'nde yat imalatçılarıyla buluştu. Tersanedeki toplantıya; Türkiye Odalar Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Halim Mete, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Başkanı Gündüz Nalbantoğlu, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyeleri ve yat imalatçıları katıldı.
Nisan ayında yapılacak seçimlerde başkanlığa aday olduğunu açıklayan İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Bodrum’da tersane, çekek yeri ve ticari tekne ile işletme ağırlıklı iki farklı toplantı düzenlediklerini belirtti.
Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, son 15 yıldır ciddi atılım gösteren deniz turizminin giderek büyüyen, ciddi bir kapasiteye sahip olduğuna dikkat çekti. Kalkavan “Her şeyden önemlisi hem bizim insanlarımızı denizle buluşturan, hem de yurt dışından gelen konuklarımıza ülkemizi tanıtmak adına sektörün en güzel kollarından bir tanesidir. Hem üretimi, hem ticareti hem de servis alanı var. Bodrum’un Antalya ile kıyasla geri kalması bence avantaj. Daha planlı, daha güzel geliştirmeye çalışıyoruz." diye konuştu.
Kalkavan, Nisan ayında yapılacak olan seçimlerle ilgili şunları söyledi; "Seçim vesilesiyle dolaşıyoruz ama seçim için gelmedik. Genelde bölgelerin kendi seçimlerine müdahale etmiyoruz. Herkes kendi içinde seçim yapıyor ama biz bu seçimde mevcut başkanlarımızla beraber bir yarışı yürütüyoruz."
"Denizcilerimiz ile ilgili karar verenler denizcilikle ilgisi olmayan kişilerdi"
Türkiye Odalar Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Halim Mete "Bundan 15 sene önce denizcilerimiz ile ilgili bakanlıkta karar verenler denizcilikle ilgisi olmayan kişilerdi. Artık orada çalışan genel müdürlerimiz, müsteşarlarının, müsteşar yardımcılarımız artık denizcilikle sektöründen olanlardan seçiliyor. Türkiye Odalar Borsalar Birliği’nde kıyıdan gelmiş yönetim kurulu arkadaşlarımız var." şeklinde konuştu.
Bodrumlu tekne sahipleri Deniz Ticaret Odası'ndan atık sularını boşaltacak yer, Mavi Kart uygulaması ve Türk Bayraklı ticari teknelere konan yurt dışına çıkış yasağına çözüm istedi.
Tekne sahipleri, alt yapısı hazır olmadan uygulamaya konulan Mavi Kart’ın teknecileri mağdur ettiğini, atık sularını boşaltmak için Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin gerekli kapasiteye sahip bir toplama teknesinin bulunmadığını ve kıyılarda yarımadanın kanalizasyon sistemine boşalttıkları atıkların doğru bir arıtma sistemi olmamasından dolayı yine denizlere döndüğünü dile getirdi.
"Atıklar, Bodrum Limanı’na geliyor"
Bodrumlu denizci Engin Olcay, "En büyük sorunumuz Mavi Kart ve teknelerindeki atık suların boşaltılması. Mavi Kart olumlu bir şekilde ortaya atıldı ama altyapısı hiç yapılmadan çıktı. Teknelerimizdeki pis sularımızı bir yere vermemiz lazım. Muğla Büyükşehir Belediyesi'nin, limanın içine böyle bir yer yaptığı söyleniyor. Benim teknem 37 metre, ben daha yer bulup atığımı boşaltma şansına haiz olamadım. Bende 5 ton pis su var. Verdiğimiz atıklar da Bodrum Limanı’na geliyor, oradan kanalizasyona basılıyor, ondan sonra da arıtma tesislerinden denize gidiyor. Biz ne yapıyoruz, pisliklerimizi oraya verip resmileştiriyoruz. Karşılığında belge alıyoruz. Altyapı olmadığı sürece bu soruna bir çözüm bulunamıyor." şeklinde konuştu.
İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan atıklarla ilgili “Bu sorunla 20 senenin üzerinde uğraşıyoruz. Deniz Temiz Derneği TURMEPA bu yüzden kuruldu. Biz önce İstanbul’da atık alım teknesi yapıp sonra bunu sahillerimize yaydık. Bu da yetmedi Fethiye’den başlayarak bir sürü sayaç alıp belediyelere bağışladık, balıkçı barınaklarına koyduk. Mavi Kart bizim büyük desteklerimizle ortaya çıkan büyük bir uygulamadır." ifadelerini kullandı.
"Gökova’yı öncelikli projeler arasına almaya çalıştık"
Denizlerimizi karalar kirletiyor diyen Kalkavan şunları söyledi, “2004 yılında D-Marin Turgutreis açılırken ben açılıştaki konuşmacılardan biriydim. Bodrum’daki karasal atık alım bertaraf tesislerinin yapılması değindiğim sorunlardandı. 11 farklı belediye vardı, bir tanesinde istediğimiz şekilde atık alım bertaraf tesisi yoktu. Dolayısıyla denize deşarj ediliyordu. İstediğimiz bu değildi. Denizlerimizi karalar kirletiyor. Bunun yüzde 4’ünü denizciler kirletir. Bu yüzde 4’ü de engellemek için Mavi Kart uygulamasını başlattık. Bu sistem içinde eksik kaldığımız konulardan biri; atık alım yerlerinin olmaması ve bu tesislerin henüz kurulamaması. Gökova Körfezi’nde bir Akyaka’da yerimiz var, onun dışında koskoca körfezde bir tane atık alım tesisi yok. Doğal olarak o körfeze girenler körfeze basıyorlar. Onun için de Gökova’yı öncelikli projeler içerisine almaya çalıştık.” dedi.
Deniz Ticaret Odası olarak geçtiğimiz yıl denizlerin temiz tutulması sağlamak adına Kıyı Yapı A.Ş. adında bir şirket kurduklarını ve bunun kamuoyuna yansıması sonucu şirketin rafa kalktığını da söyleyen İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, şunları dile getirdi:
“Geçtiğimiz yıl bu aylarda başladığımız bir konuşmayla Kıyı Yapı A.Ş. diye bir firma kurduk. Deniz Ticaret Odası’nın yüzde yüz sahipliğinde olan bir firma kurduk ve Çevre Bakanlığı ile anlaştık. 17 Mayıs’ta Muğla Çevre Vakfı üzerinden devir protokolü yaparak 84 koyun yönetimini biz alacaktık. Bu yönetimi almakla o atık alım yerlerinin tespiti ve yapılması, teknelerin yapılmasını 32 milyonla 3 yıllık anlaştığımız büyük bir projeydi. Cebimizden de para verecektik. Amacımız prosedürü hızlandırıp atık alım yerlerinin yapımını bir an önce hızlandırıp teknelerin yapılmasını sağlamaktı. Birisi sicilden öğrenmiş, bunlar götürüyor, iktidar yanlılarına aktarıyorlar diye bilinmeden bir propaganda yapıldı. Halbuki yüzde yüz Deniz Ticaret Odası’na ait bir şirketti. Biz Deniz Ticaret Odası’ndan para almayız, üzerine emek ve para veririz. Maalesef almaya gittiğimizde ‘ihaleye çıksın öyle verelim, başbakanımız böyle dedi, şu bu’ deyince biz ihaleden çekildik. İhale yoluyla zaten alamayız. Bu konuda kimle rekabet edeceğiz ki. O büyük proje rafa kalktı. Şimdi tekrar çevre bakanlığı ile konuşuyoruz. Önce kara atık alım tesislerinin yerlerinin belirlenmesi lazım. Bu Gökova Körfezi’nde 5 yerde olması lazım. Şöyle de bir projemiz vardı; ortada bir tane bin bin 500 tonluk tanker tutalım, ona gelsinler bassınlar. Ama toplumumuzun şöyle kötü bir şeyi var; kendisi dışında herkesi hırsız ve hasta görüyor. Halbuki olmayabilir. O proje zannedersem internet ortamına atılan Bodrum’dan bir yazı ile başladı, sonra Datça’ya yayıldı. Ardından da büyük projeyi heba ettik, gitti. Gene de bıkmadan uğraşıyoruz. Çevre Bakanlığı genel müdürümüzle anlaştık, tesislerin yerlerini belirleyeceğiz.”
Toplantı çıkışında basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Kalkavan mavi yolculuğun dünyaya tanıtılması için yapılan çalışmaların sorulması üzerine “Mavi Yolculuk Projesi için ön araştırma yaptırdık. Büyük projenin büyük boyutu var. Proje çok yüksek rakamlara çıkıyor. Mavi yolculuk gerçekten Türkiye’nin turizmde tanıtma projelerinden birisi olabilir” dedi.
Bodrum’un yat turizmi merkezlerinin başında geldiğine dikkati çeken Kalkavan, Yunan Adaları’yla ilgili çıkış problemi yaşandığını hatırlatıp, “Sorunun şartlı olarak aşılmış durumda, altı doldurulmaya çalışıyor” diye konuştu.
Vira Haber
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.