Çalıştayda Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğü’ne bağlı Gemi Denetim Dairesi Başkanlığı temsilcileri denizcilik sektörü ile fikir alışverişinde bulundu. Sektör ve idare temsilcileri geçmiş yıllarda yaşanan tecrübeler ve 2019 yılında idare ile sektörün işbirliğini geliştirmesi üzerine konuştu.

Toplantı yoğun bir katılımla gerçekleşirken, Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran da toplantı da hazır bulundu. Kıran toplantının açılış konuşmasında “İnşallah sektörümüz ve Bakanlık arasındaki ilişkilerimiz için faydalı olacak bir toplantı. Bizlerden beklentilerin ne olduğu yönünde biraz daha bilinçlenmemiz açısından hayırlı bir toplantı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı. Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürü Okay Kılıç 2018 yılının 7 tutulma ile en az tutulma yaşanan yıl olduğunu söylerken, yabancı ülkelerde tutularak Türk Bayrağı’nın konumunu zedeleyen gemi sorumlularının kesinlikle affedilmediğini söyledi.

“2018 YILI AZ TUTULMA YAŞANAN YIL OLDU”

Tamer Kıran’ın ardından kürsüye gelen Deniz ve İçsular Genel Müdürü Okay Kılıç, “Bu toplantıyı Ankara’da yapsak herkes gelemiyordu. DTO’ya bize bu imkanı sunduğu için teşekkür ediyoruz. Türk Bayrağı Beyaz Liste’de. Geçen sene 7 tutulmayla 2018 yılını kapattık. Bu zamana kadar ki en düşük tutulma oldu. Herkesin bir emeği var. Çok güzel bir işbirliği gerçekleştirdik. Bu da bunun göstergesi oldu. Hedefimiz 8’di 7’de kaldık. Aynı performansı daha da ileriye götüreceğiz” dedi.

“2016 yılında beyaz listedeydik ama 42. Sıradaydık. 2017 yılında 39. sırada yer aldık. 2018 yılı daha açıklamadı ama ülkemiz daha ileri bir seviyede yer alacak. 2008 yılında beyaz listeye girdik, daha önce gri, ondan önce kara listedeydik” ifadelerini kullanan Okay Kılıç, “Bütün bu çaba Türk Bayrağı’nı taşıyan gemilerimiz için” dedi.

Gerek politik, gerek ticari sebeplerle çok sayıda tutulma olduğunu söyleyen Okay Kılıç, bir ara beyaz listeden çıkarılma gibi bir durumun yaşandığını 2017 yılında ticari yat tutulmalarıyla ilgili Yunanistan ile görüşülerek bu yatların ahşap tekne kategorisine sokularak denetim kapsamı dışına çıkarılması için anlaşıldığını söyledi.

Okay Kılıç tutulma istatistiklerini paylaşarak şunları söyledi: “2016 yılında 415 gemide 21 geminin tutuldu, 2017 yılında 327 gemi denetlenmiş 14’ü tutulmuş, 2018 yılında ise 304 gemi denetlenmiş 7 tanesi tutulmuş. 2019 Şubat ayı itibariyle 46 gemimiz denetlendi ama hiçbir tutulma olmadı. 2017 yılında yaşanan denetimlerde 14 geminin 4’ü ticari yattı. Bu kapsamda 343 ahşap gemimiz var. Yunanistan ile görüşerek bunları gemi denetiminin dışına aldık.”

“ÖN SURVEY ÇOK ÖNEMLİ”

“Beyaz Bayrak’ta kalma başarısının en önemli anahtarı ön survey” diyen Kılıç, “Geçen yıl 1597 adet ön survey yapıldı Bu gerçekten çok ciddi bir emek. Liman Başkanlıkları bu konuda ciddi emek harcıyorlar. Çok zaman alan bir konu” dedi.

Deniz Ticaret Odası ve armatörlerle çok yakın çalışıldığını söyleyen Kılıç, “Bu başarı hepimizin ortak çabası diyerek” sektör ile idare ilişkilerinde yapıcılığa vurgu yaptı.

“TUTULAN GEMİYE AF YOK”

Okay Kılıç yurtdışında tutulan gemiler ile ilgili ciddi yaptırımlar olduğunu vurgulayığ şunları söyledi: Yurtdışında Türk Bayraklı gemi tutulunca ilgili şirketi, DPA,  klas kuruluşu, ön surveyi yapan herkesi Ankara’ya çağırıyoruz. Savunmalarını alıyoruz. Gerçekten hiçbir şekilde affetmiyoruz. Yurtdışında tutulan geminin personeli olan; kaptan, mühendis, zabiti gemi adamları disiplin kuruluna sevk ediyoruz. Gerekirse ehliyetlerini iptal ediyoruz. Gerekirse ehliyetini alıyor, alt seviyeye düşünüyoruz. Hiçbir şekilde affımız yok. Bunda herkesin sorumluluğu var. Bütün personelin ayrı ayrı ifadelerini alıyoruz. Şirketle ilgili yaptırımlar yapıyoruz, emniyet uyum belgesini denetliyoruz. Gerekirse klass kuruluşlarının yetkisini askıya alıyoruz. “

“Amaç denizcilik örf ve adetlerine uyan personelle bu işin yapılması” diyen Kılıç “Gemi adamlarımız için en iyisini yapıyor olmak. Gemi disiplin kararlarına mümkün olduğu kadar uyulması lazım. Bunlar gerekirse gemiye asılmalı” dedi. Kılıç, Paris Memorandum’unda 2,3 tutulma ortalaması ile genel ortalamanın altında kaldıklarını, bunun Deniz Ticaret Odası tarafından duyurulması gerektiğini söyledi.

“ÇİN’İN İÇ İŞLERİNE KARIŞAMAYIZ”

Okay Kılıç’ın ardından, söz alan Gemi Denetim Dairesi Başkanı Yılmaz Taşçı, “Genel konuları masaya yatırıp hep beraber tartışalım istiyoruz, belki gözümüzden kaçan detaylar vardır bunları bize göstermeniz memnuniyet verecektir” diyerek konuşmasına başladı. Taşçı 2019’da yılında yaşananların gelinen durumun bir tesadüf olmadığını göstereceğini söyledi. Liman Başkanlıkları’nın yabancı bayraklı gemilere yapılan denetimi de artırdığını belirtti.

Toplantıda özellikle Çin özelinde yaşanan sorunlar ve Tokyo Mou’da Türkiye’nin gri listede olması ile ilgili sorular gelmesi üzerine, Yılmaz Taşçı, “Çin ile ilgili Dışişleri Bakanlığı ile görüştük. Özellikle Vize sorunlarını aşmak için ikili toplantılara katıldık. Çin’in önyargılı davranışını kırmak biraz zor. Tokyo Memorandumana dikkat etmek lazım bunu biz not aldık. Belki oraya da gidip ön survey yapılabilir. Bazı ufak tefek krizleri böyle atlatabiliriz. Orada yapabileceğimiz şey şu survey göndermemiz lazım. Ama bunlar ülkenin iç işleyişi ile ilgili şeyler orada bunları değiştirme işi biraz Dış İşleri’ne düşüyor. İki ülke yetkilileri birbiriyle konuşuyor.  İkili ilişkiler geliştirmek için toplantılarla sürecek. Bunları onların yüzüne söyleyip hemen değiştirme yetkimiz yok. Gündeme alırız hassasiyetle söyleriz” ifadelerini kullandı. Toplantıda Hayri Hasan Dayıoğlu, Gemi Denetim Dairesi Koordinatörü DİDGM sitesinden bahsetti ve tutulan gemilere dair örnek talimatları gösterdi.

DPA’LERDE YAŞANAN SIKINTI

Toplantıda söz alan DPA yeterliliklerinde yaşanan sıkıntı ile ilgili söz aldı. Necla Gencer, “DPA genelgesi ile ilgili yeterliliğim sınırlı kaptan. Bu süre zarfında bu işi yaptığım için gemide çalışamadım ve ehliyeti yükseltemedim. Üç ayda çıkma yeterliliği ile ilgili sizin getirdiğiniz düzenleme denizde çalışma istiyor. Armatörün bakış açısı şu anda, uzak yol kaptanı ehliyeti olan birini alıp buraya koysak siz yine bu işi yapsanız diye düşünüyorlar. Bu durumda fırsat eşitsizliği getiriyor” sözlerinin ardından Yılmaz Taşçı bu konu üzerinde çalışıldığını ve mağduriyetin giderileceğini söyledi.

YILMAZ ONUR: “HER YIL BELGELERLE UĞRAŞIYORUZ”

Onursan Genel Müdürü Yılmaz Onur, Deniz ve İçsular Genel Müdürü Okay Kılıç nezdinde tüm personele teşekkür edip şunları söyledi: “Muayene ve Test Sertifakası Düzenleme Yetkisi ile ilgili bir uygulama rehberi var biliyorsunuz. Bu uygulama rehberi ile ilgili bazı değişiklikler yapılmasını uygun görürseniz istemiştik. Bunların içinde en önemlisi can salları, filika ve indirme düzenekleri için Liman Başkanlığı tarafından her yıl yapılacak kontrol sonrası verilecek belgenin üretici firmaların verecekleri süre kadar düzenlenmesi gerekiyor. Bir yıl boyunca neredeyse her yıl bu belgelerle uğraşıyoruz” dedikten sonra bunla ilgili bir raporu hazıruna iletti.

Vira Haber