Küresel finansal krizde başarılı bir imtihan veren Türk bankacılık sektörü, bu yılın altı ayında 12,1 milyar lira net kâr etti. Bankaların takipteki kredi oranlarındaki düşüş dikkat çekti. Aralık 2009'da yüzde 5,3 seviyesinde gerçekleşen takipteki kredilerin oranı, geçen haziran ayı itibarıyla yüzde 4,4 seviyesine geriledi.
Haziran 2010 itibarıyla bankacılık sektörünün kârı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,1 oranında artarak 12,1 milyar lira oldu. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) altı aylık verilerine göre sektörün yüzünü eski alacaklar güldürdü.

Takipteki alacaklar 2010 yılında yüzde 3,9 oranında düşerek 859 milyon lira azaldı. Haziran 2010 itibarıyla bireysel kredilerin takibe dönüşüm oranı yüzde 5,1 iken, kurumsal/ticari kredilerin takibe dönüşüm oranı da yüzde 3,2 seviyesinde kaldı. 2010 yılında tüm kredi türlerinin takibe dönüşüm oranında düşüş eğilimi görülürken, en hızlı düşüş gösteren kalem küçük ve orta boy işletmelere (KOBİ) verilen krediler oldu. 2008 yılı sonunda yüzde 3,7 düzeyinde olan toplam kredilerin takibe dönüşüm oranı, Ekim 2009'da yüzde 5,4'e kadar yükselmişti. Oran geçen haziran ayı itibarıyla ise yüzde 4,4 seviyesine geriledi. Kredi kartı alacaklarının takibe dönüşüm oranı da yüzde 10,4'ten yüzde 9,4'e indi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yayınlanan Türk Bankacılık Sektörü Genel Görünümü'ne göre yılın ilk altı ayında bankacılık sektörü dönem net kârı, geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 10,1'lik artış gösterdi. Faiz gelirlerindeki azalmaya rağmen, takipteki alacakların azalması, iyileşen faiz dışı gelir/gider dengesi kâr artışındaki temel etkenler olarak sıralandı. Sektörün kârının yüzde 56,7'si özel bankalar tarafından gerçekleştirildi. Sektörün aktif toplamı 2009 yılı sonuna göre yüzde 8,9 artarak 908,6 milyar lira seviyesine ulaştı. Menkul değerler portföyü yılın ilk çeyreğinde 12,7 milyar lira artarken, yılın ikinci çeyreğinde ise sadece 2,8 milyar lira artış gösterdi.
Kredi muslukları açılıyor
Türkiye ekonomisinin toparlanmasıyla birlikte kredi muslukları da açılmaya başladı. Bu yılın ilk yarısında sektörün kredileri yüzde 15,8 artarken, menkul değerler portföyündeki artış yüzde 5,9 seviyesinde kaldı. Ekonomik toparlanmanın yanı sıra düşük düzeyde seyreden faiz oranları, ertelenmiş tüketim talebindeki artış ve bankalar arası artan rekabet neticesinde yılın ilk yarısında kredilerde 62,2 milyar liralık yükseliş gözlendi. KOBİ kredileri 2010 yılının her iki çeyreğinde en hızlı artan kredi türü olurken, banka grupları bazında oransal olarak en yüksek kredi artışı yüzde 17,4 ile özel bankalar ve yüzde 16,9 ile kamu bankaları oldu.
İstihdamda tarihî rekor
Sektörün personel artışı ve şubeleşme hızı da dikkat çeken bir diğer gelişme. Yılın ilk çeyreğinde şube sayısında önemli artış görülmezken, ikinci çeyreğinde şubeleşme hızı arttı. Sektörün personel sayısı 2010 yılının ilk yarısında 4 bin 489 kişi artarak 188 bin 694 kişiye, şube sayısı ise 147 adet artarak 9 bin 728'e yükseldi. Haziran 2010 itibarıyla sektörde istihdam edilen personel sayısı tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Personel sayısında son bir yıllık dönemdeki en büyük artış 2 bin 531 kişi ile kamu bankaları tarafından gerçekleştirildi.
Sektörün yurtdışından temin ettiği sendikasyon ve seküritizasyon kredilerinin toplam tutarı, Eylül 2008'de 26,3 milyar dolar iken Aralık 2009'da 18,1 milyar dolara geriledi. Bu yılın ilk yarısında ise 19,7 milyar dolara yükseldi. Sektörün özkaynakları, 2010 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 2,1 oranında artarak 119,3 milyar lira seviyesine yükseldi.
Zaman