Balıklar okyanusta bile kirleniyor
San Diego’daki Scripps Okyanusbilim (Oşinografi) Enstitüsü araştırmacıları tarafından yapılan küresel deniz ürünleri analizinde dünya genelinde okyanuslardaki balıkların çoğunlukla kalıcı organik kirleticiler olarak bilinen endüstriyel ve tarımsal kirleti
A+A-
Çalışma bu kötü sonucun yanında bir de iyi haber verdi: bu kirleticilerin konsantrasyonları son 30 yılda azalmaya başladı.
Veriler, 1969 ila 2012 yılları arasındaki hakemli dergi makalelerinin yüzlercesine dayanıyor. Belirlenen kirleticiler arasında çok güçlü, zehirli böcek öldürücü DDT ve cıva gibi eskiden beri bilinen kimyasalların yanı sıra alev geciktiriciler ve soğutucular gibi yeni endüstriyel kimyasallarda yer alıyor.
1980’lerde kalıcı organik kirleticilerin konsantrasyonları daha fazlaydı
Dünyanın tüm okyanuslarındaki balıklarda kalıcı organik kirleticilere rastlansa da araştırmacılar, tüketilebilir balıkların konsantrasyonlarının, bölgeden bölgeye değişiklik gösterdiğini, bölgeler arasındaki konsantrasyon farkının 1000 kata kadar çıktığını belirtti.
Analizlerin sonucunda günümüze kıyasla 1980 yılında daha yüksek kalıcı organik kirletici konsantrasyonlarına rastlandı. Her on yılda bir %15 ila %30 arasında düşüşe rastlandı.
Scripps Okyanusbilim Enstitüsü araştırmacısı Lindsay Bonito, bugün tükettiğimiz balıkların ailelerimiz bizim yaşımızdayken tükettiği balıkların yarısı kadar (%50 daha az) kalıcı organik kirletici içerdiğini ancak tüm balıklar için aynı şeyin geçerli olmadığını dolayısıyla, bizlerin de ailelerimiz tükettiği kadar kirli balık tüketme riski taşıdığımızı söyledi.
Araştırmacılar, elde ettikleri sonuçları federal güvenlik standartlarıyla karşılaştırdı ve ortalama kirletici seviyesinin ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) tarafından belirlenen sağlık standartlarının altında ya da sınırda olduğunu ortaya koydu. Cıva ve Poliklorlu bifenillerin (PCB) konsantrasyonu sınırda çıkarken, DDT konsantrasyonu belirlenen eşiğin altında çıktı.
Araştırmacılara göre ortaya konulan bu sonuçlar, insanların çevreye zararlı kimyasalların salınımını azaltmak için yapılan Stockholm Sözleşmesi gibi anlaşmalara tepkisiz kalmadığını gösteriyor. Ancak kirleticilerin konsantrasyonları düşse de oranın hala oldukça yüksek olduğunu ve bu kirleticilere maruz kalan tüketicilerin risk altında olduğunu ifade etti.
ViraHaber.com
Bu haber toplam 1709 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.