1. HABERLER

  2. DENİZ KÜLTÜRÜ

  3. Bakanlığın İztuzu kararı çevrecileri memnun etti
Bakanlığın İztuzu kararı çevrecileri memnun etti

Bakanlığın İztuzu kararı çevrecileri memnun etti

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’nin Muğla’nın Ortaca İlçesi’ndeki dünyaca ünlü İztuzu sahilinin tepkilere neden olan ihalesini iptal edeceğini açıklaması çevrecileri mutlu etti.

A+A-

Ancak yazın günde onbinlerce turistin ziyaret ettiği İztuzu’nda duş, tuvalet ve günlük intiyaçların nasıl karşılanacağı sorusu turizmcileri düşündürmeye başladı. Plajı önceden işleten Ortaca Belediyesi Başkanı CHP’li Hasan Karaçelik de yerel yönetimle işbirliği çağrısı yaptı.

Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, dün yaptığı açıklamada İztuzu plajının işletmesini özel sektöre açan ihaleyi iptal ettiğini açıkladı. Aylardır burada yaptıkları eylemlerde plajın işletmesinin yerel yönetimlerden alınıp özel sektöre verilmesine karşı çıkan binlerce çevreci, turizmci açıklamayla rahat bir nefes aldı. Bakanın kararını açıkladığı toplantıya katılanlardan Bodrum TEMA Vakfı üyesi, gazeteci-yazar Can Pulak ile dünyanın çevresini teknesiyle dolaşan ilk Türk denizci Sadun Boro, karardan memnuniyetini vurguladı. İztuzu’nun kontrol ve korumasının Muğla Üniversitesi’ne verildiğini, toplantıya katılan Rektör Mansur Harmandar’a tebliğ edildiğini söyleyen Can Pulak, "İlk kez bir bakan kıyı ve koylarla ilgili STK temsilcilerini çevrecileri ve bilim adamları ile gazetecileri dinleyerek olumlu karar verdi. Bu iş bitmiştir, İztuzu gerçekten kurtulmuştur. Bu karar tamamen kamuoyunun lehine Türkiye’nin cennet hazinelerinin korunmasına yönelik verilen örnek bir karardır" dedi.

ACİL İHTİYAÇLAR İÇİN SEYYAR TUVALET ÖNERİSİ

İztuzu’nun bundan sonra bilimin ve eğitimin kontrolünde olacağını kaydeden Pulak, "Bırakın yapılaşmayı oraya tek bir şezlong dahi konulmayacağı gibi sadece mayosunu alıp gelen denize girip güneşlenebilecektir. Yani İztuzu doğanın, carettaların ve insanlığın olacaktır. Tam 25 yıl önce girişimci Osman Atakan 7 milyon lira harcayıp İztuzu’na otel yapacaktı. Paranın önemli bölümünü de harcamıştı. O zaman bu girişimi engellemiş ve yatırımcıyı ikna etmiştik. Şimdi de öyle olmalı. Oradaki tüm iş makinaları bir an önce çekilmeli ve İztuzu doğası ile baş başa kalmalı. Yatırımcıya bu güzelce anlatılırsa bunun devlet ve insanlık menfaati olduğu anlatılırsa buna inanacaktır ve ısrarından vazgeçecektir. Yaz aylarında İztuzu’nu Muğla Üniversitesi’nin turizm bölümü öğrencileri koruyacak oradaki çevre temizliğini yapacak, doğanın nöbetçisi gencecik geleceğin turizmcileri olacak. Bakanla yaptığımız görüşmede oraya tek bir çivi dahi çakılmamasını istedik. Belki orada acil ihtiyaçlar için seyyar tuvalet olabilir. Ancak, şu an bu konuda alınmış kesin bir şey yok. Bir siyasetçinin ilk kez rantın değil; doğanın, çevrecilerin yanında olduğunu görmek sevindirici ve gelecek için umut verici" diye konuştu.

KORUNACAK YERLERİN BİRLİKTE BELİRLENMESİNİ İSTEDİ

Bakan Güllüce’nin soru üzerine Bodrum Kisebükü ve benzeri koyların kanun ve yasalar çerçevesinde ihalesinin yapıldığını söylediğini belirten Pulak, "Bakan yine de Kisebükü’nü yeniden değerlendireceğini söyledi. Hatta ilk kez bir bakan ’getirin haritayı bize hangi koyların hangi denizin nerenin korunacağını söyleyin birlikte karar alalım oralara kesinlikle yapılaşma izni vermeyelim’ diye açık çek verdi. Sayın bakanın bu tutumu gelecek nesillere de örnek olacaktır. Bu kararların alınmasında gazeteci Fatih Çekirge ile Meriç Köyatası’nın büyük emeği vardır. İkisine de teşekkür ediyorum" dedi.

’BAKAN GÜLLÜCE TEREDDÜTLERİMİZİ GİDERDİ’

Toplantıdan sonra İstanbul’a giden ve DHA muhabirine telefonla açıklama yapan Sadun Boro, "1983 yılından beri Bodrum’da yaşıyorum. Yıllardır bu koyların korunması ve temiz tutulması için elimden geleni yaptım. Ancak koyların büyük bölümünün betona yenik düşmesine engel olamadık. Koylar çöplüğe dönmüştü. Tatil yapan duyarsızlar, temizleyenlerden, duyarlı olanlardan daha çok olduğu için koylarda çöpe boğuldu. Tam ümidimi yitirdiğim anda Sayın Bakanın yaklaşımı ümitlerimizi arttırdı. 60 yıl dünyanın tüm denizlerinde dolaştım. Dolaşmadığım deniz koy ülke kalmadı. Doğasına denizine Gökovayı, Hisarönü’nü, Göçek’i ne kadar koruyabilirsek o kadar başarılı oluruz. Bu nedenle hem şaşırdım hem sevindim. İlk kez bir bakının biz denizcileri çağırarak ciddi bir şekilde dinlediğini gördük. Sayın Bakan Güllüce’nin İztuzu için verdiği karar Türk denizciliği içinde çok önemli ve örnek bir karardır. Dünyada bir örneği dahi olmayan İztuzu’nun kendi doğal hali ile kalması ve üniversitenin bilimin koruma altına almış olması çok önemli bir adım ve karardır. Bakan Güllüce tereddütlerimizi giderdi" diye konuştu.

YEREL YÖNETİMLERLE DE İŞBİRLİĞİ ÇAĞRISI

Ortaca Belediyesi’nin CHP’li Başkanı Hasan Karaçelik, "Öncelikle Sayın Bakanın duyarlılığından dolayı çok teşekkür ediyorum. Aylardan beri bizim de dediğimiz gibi kumsalları; ticari işletmeler değil, yerel dinamikler ve yerel yönetimler işletmeli. Bundan sonra umuyorum ve diliyorum ki alınacak karar ve yaşanacak gelişmelerde yerel dinamik ve yerel yönetimlerle istişare yaparak konunun daha olumlu boyutlara ulaşacaktır" dedi.

BELEDİYEDE KALSIN TALEBİ

İztuzu’nun özel bir şirkete kiralanması üzerine hukuki mücadele başlatan Ortaca Belediyesi’nin Avukatı ve İztuzu Kumsalını Kurtarma Platformu (İKUP) sözcülerinden Berna Babaoğlu, "İhalelerin iptal ediliş olması çok memnuniyet verici. Ancak; plajı yıllardır düzenli bir şekilde kullanarak bu hale getirmesi ve kamu hizmeti sunan belediye ile yıllardır kaplumbağaların bakımı ile araştırmalarını yürüten Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin (DEKAMER) neden plajlardan alınmış olduğunu anlamış değiliz. Bunların detaylarını öğrendikçe girişimde bulunacağız. Buradaki belediye orada bir kamu hizmeti veriyordu. İnsanların plajı rahat ve belli sınırlar içinde kullanması için uğraşıyordu. Kaplumbağalara, kumsala ve doğaya zarar vermeden gerekli önlemleri alıyordu. 15 yıldır bu plajda DEKAMER de kaplumbağaları korumak için çalışıyordu. Şimdi bu iki aktör, bu çözümün dışında bırakılıyor. Bizim bakanlıktan isteğimiz buraların belediyede kalması" diye konuştu.

’DUŞ VE TUVALETLER ÖNCELİKLİ OLMALI’

Önümüzdeki günlerde İztuzu’na turların başlayacağını belirten Dalyan Tekne Kooperatifi Başkanı Atilla Gültekin, "Bununla ilgili buranın çevre düzenlemesi; duş, tuvalet ve diğer hizmetlerin hijyen halde hizmet verebilmesi için kurum ve kuruluşların bir an önce el atması gerektiğine inanmaktayım. Burada en acil olan iş duş ve tuvaletlerin temizlenmesi ve hizmete açılması. Bunların dışında yiyecek içecek ihtiyaçlarının diğer ihtiyaçlarına göre lokantalarda karşılayabileceği inancındayım. Carettaların bakımıyla ilgili olarak bu hizmeti en yetkili kişilere bırakılacağı inancındayım" dedi.

’İNSANİ İHTİYAÇLARINI NASIL KARŞILAYACAKLAR’

İKUP Üyesi ve Turizmci Recai Keçeci, "Bakan Sayın İdris Güllüce’nin açıklamasını çok olumlu buluyoruz. Geç de olsa plajımızın önemini anlaşılmış durumda. Bilindiği gibi turizm sezonu başlamak üzere. Buranın çalışabilmesi, buraya gelen konukların temel ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağı konusunda acilen bir çözüm planı sunmalarını bekliyoruz" dedi. Ortaca CHP İlçe Başkanı Mehmet Serkaya, "Bakan beyin son açıklamasını kısmen olumlu karşılıyorum. Özellikle bu tür yerlerin onlar tarafından kabul görmesi bizi sevindirdi. Alınan kararın yaşam içindeki yerini ben çok fazla gerçekçi bulmuyorum. Şimdi canı isteyen gelsin yüzsün. O zaman herkes kendi çözümünü üretmeye başlayacak ve daha kötü olacaktır. Buradaki insani ihtiyaçlarını nasıl karşılayacaklar. Duş ve tuvaletlerin temizliğini kim yapacak. Bu ihtiyaçları kim karşılayacak? Bizim iddiamız uzun yıllardır biz burada bu hizmeti en iyi şekilde yaptık. Ve bundan sonrada en iyi şekilde yapacağımıza inanıyorum. Bakan beyin de bu konuda yeterli bir şekilde bilgilendirilmediğine inanıyorum. Toplantı yaptığı akademisyenler kimlerdir, onu da bilmiyoruz. Ayrıca yıllardır kaplumbağaların bakımını yapan DEKAMER’den alınarak Muğla Üniversitesi’ne neden veriliyor onu da anlamış değilim" diye konuştu.

İztuzu sahilinde daha önce Ortaca Belediyesi’nin işlettiği ahşaptan yapılma, duş, tuvalet, yiyecek içecek servisinin yapıldığı bir kafeterya bulunuyordu. Belediye yetkilileri ayrıca Çevre Bakanlığı’nın belirlediği, caretta carettaların yuvalama alanının dışındaki sınırlı bir bölgede şezlong kiralanıyordu. Bir tarafı tatlı su, bir tarafı deniz olan dünyanın en özel plajına, Marmaris, Göcek, Fethiye’den teknelerle günübirlik turlar düzenlenirken, Dalyan ve Köyceğiz’de kalan turistler de dolmuş teknelerle taşınıyordu. Yaz döneminde her gün onbinlerce turisten ziyaret ettiği plaj akşam belirli saatten sonra insanların girişine kapatılıyordu.

 

 

 

 

 

virahaber.com

Bu haber toplam 1366 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.