Vira Haber / Özel

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Deniz Ticaret Odası Meclis Toplantısı'nda konuştu. 2023 hedefleri ekseninde yeni anayasanın önemine dikkat çeken Müezzinoğlu, 2023 hedeflerinden uzaklaşan bir yapıyı milletin affetmeyeceğini söyledi. Denizcilikle alakalı meclis üyeleri tarafından dile getirilen, bağlama yeri, gri bayrak, yolcu taşımacılığı gibi sorunların çözülebilir problemler olduğunu kaydeden Müezzinoğlu, Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmasının yanı sıra denizciliğin gelişmesinin de yeni anayasa ile ilişkili olduğunu belirtti. Mevcut sistemde bürokrasi anlamda birçok sorun yaşandığını ifade eden Müezzinoğlu, 2023 hedeflerine sağlam hedeflerle yürüyebilmek için yeni anayasa ve başkanlık sisteminin önemine vurgu yaptı.

“Güçlü bir anayasa şart”

Fındıklı'daki Deniz Ticaret Odası Meclis Salonu'nda Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan ile üyelerin katılımıyla gerçekleşen toplantıda Müezzinoğlu da bir konuşma yaptı. Müezzinoğlu, Türkiye'nin geleceğe istikrarlı bir şekilde umutla yürüyebilmesi için güçlü bir Anayasaya ihtiyacı olduğunu belirtti. Anayasa ile birlikte bir sistem sorunu yaşandığını kaydeden Müezzinoğlu, "Türkiye, sürdürülebilirliği olmayan bir yapıyla 2023 hedeflerine hep tereddütlü gider veya dünya tereddütlü bakar. O zaman bizim bir an önce sistemin adını koymamız ve millete yakışır bir anayasayı yapmamız gerekiyor" diye konuştu.

“Hangi vicdanla yaşıyorlar bilmiyorum”

Abdullah Gül'ün aday olduğu 2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimini CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne götürdüğünü anımsatan Bakan Müezzinoğlu, mevcut Anayasa'ya göre TBMM'ye verilen bu yetkinin 2007 yılında gasp edildiğini ifade etti. Müezzinoğlu şunları söyledi: “Sayın Abdullah Gül Bey'in Cumhurbaşkanı seçilmesi için önünde hiçbir mani yoktu. Bugün de dahil bu 82 Anayasası'nın TBMM'de karar almak için toplanma yetkisi 184 milletvekilidir. Ancak öyle bir ucube hukuk kararına ve sürecine vesile oldu ki CHP ve Anayasa Mahkemesi, '367 olmadan TBMM toplanamaz' dediler. Şimdi o üyeler, hangi vicdanla yaşıyorlardır bilmiyorum. Onu Anayasa Mahkemesi'ne götüren CHP hangi demokrasiden, milli iradeden hangi hukuktan bahsedebiliyor, açıkçası onu da anlamakta zorlanıyorum.

Mehmet Müezzioğlu, Anayasa Mahkemesi'nin o kararının ardından Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesi için referanduma gittiklerini hatırlattı; çıkan sonuçla da cumhurun 'başkanımı ben seçeceğim' dediğini vurguladı.

“Millete yakışır bir anayasa yapmamız gerekiyor”

İlk defa 10 Ağustos 2014'te Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçildiğini anımsatan Müezzinoğlu, “Bir tarafta cumhurun başkanını seçtiği, yüzde 50'nin üzerinde başkanını seçtiği bir yapı, diğer tarafta yüzde 49,5 oy oranıyla parlamentoda yetki almış bir hükümet, bir meclis ve başbakan var. Bu süreç biz AK Parti olduğumuz için, Recep Tayyip Erdoğan olduğu için sorunsuz gidiyor olabilir. Tam aksine ilave güç de katıyor olabilir. Bunun ilave güç kattığını 15 Temmuz gecesi gördük. Cumhurbaşkanının ve hükümetin duruşu, peşinden meclisin ve milletin duruşu bir bütün halinde başarılı sonuca bizi götürdü. Ancak normal şartlarda böyle olmasının akılla, sistemle, hukuk devletiyle bir bağdaşabilirliği ve sürdürülebilirliği olabilir mi? Türkiye, sürdürülebilirliği olmayan bir yapıyla 2023 hedeflerine hep tereddütlü gider ve ya dünya tereddütlü bakar. O zaman bizim bir an önce sistemin adını koymamız ve millete yakışır bir anayasayı yapmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Toplantı sonunda Yılmız Ulusoy, Deniz Ticaret Odası adına Bakan Müezzinoğlu'na plaket takdim etti.