Antalya İnşaat Mühendisleri Odası (İMO), Büyükşehir Belediyesi’nin deniz suyunu içeri sokarak Boğaçayı’nda uygulamayı planladığı ve tahmini maliyeti 4-5 milyar doları bulan projesine ilişkin bilim adamlarına yaptırdığı değerlendirmede, projede çok sayıda hata belirledi. Değerlendirmede 1.5 kilometrelik sahilin marinayla halka kapatıldığı ve kamu yararı olmadığına dikkat çekildi
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Doyran, Karaman, Eylek çaylarının birleşiminden oluşan ve Konyaaltı sahilinden Akdeniz‘e dökülen Boğaçayı üzerinde deniz suyunu içeri alarak planladığı milyar dolarlık projesine ilişkin Antalya İMO tarafından oluşturulan bilimsel kurulun hazırladığı rapor, Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na sunuldu. Antalya İMO Başkanı Dr. Cem Oğuz, inşaat mühendisliğinin yedi ana bilim dalından biri olan kıyı-deniz mühendisliği alanında uzman ODTÜ, Yıldız Teknik ve Akdeniz üniversitelerinden öğretim üyeleri tarafından hazırlanan bilimsel değerlendirmenin, Belediye Başkanı Menderes Türel ve Boğaçayı projesinden sorumlu ekibe sunulduğunu açıkladı. İMO Başkanı Oğuz, amaçlarının projeye karşı çıkmak değil, gerçekleştirilmesi halinde ilerde telafisi olmayacak durum ve zararlarla karşılaşmamak için bilimsel katkı koymak ve tarihe not düşmek için kamu yararı hassasiyetiyle bu çalışmayı yaptırdıklarını söyledi.

Dr. Cem Oğuz, Boğaçayı’na ilişkin belediyenin kamuoyuna sunduğu üç boyutlu proje fotoğraflarıyla, gerçek arasında büyük fark olduğuna işaret ederek, ‘Boğaçayı havzası tehlikeli, taşkın riski olan ve geçmişte büyük taşkınlar olan bir havza. Buranın mühendislik hesaplarının çok düzgün yapılması gerekiyor. Kıyı-deniz mühendisliğinden hocalarımız irdeledi ve eksikleri bulduk” dedi, bu eksik ve hatalı hesaplamaların paylaşıldığını ifade etti.
Sahil Hakla Kapatılmış

Projeye ilişkin olmazsa olmazlarını anlatan Cem Oğuz, ‘Bir, Konyaaltı sahili erozyona uğramamalı. Çünkü yapılan hesaplarda sahilin erozyona uğrama riski çok yüksek ve dünyaca ünlü kıyıları kaybetmek istemiyoruz. Halkın denize girdiği sahil bandında dış marinayla, Boğaçayı’nın döküntüsünden limana kadar 1.5 kilometrelik Marina. Burada binlerce insan denize giriyordu ve deniz kapanacak. Boğaçayı’ndan limana kadarki tüm alan halka kapatılıyor, bu olmaz, hiçbiri getirisi yok, bilakis zarar var, erozyonu hızlandıracak sıkıntı var. Sırf yatların kanaldan girmesi için içeride ayrıca bir marina daha. Nehir yatağına deniz girdiği için tuzlanmalar, taşkın kontrolü zorlaşıyor. Etrafı imara açılıyor ve hepsi villa tarzı çok lüks yapılar görülüyor. Burada da dolayısıyla halk nereye girecek? Limana girilemez. Halk nereden yararlanacak bize gösterin’ dedik” diye konuştu.
Önemli bir alanda Ormanlık imara açıldı ve yapılaşma olacak”

Toplantıda denizin kapatılacağını vurguladıklarını da ifade eden Oğuz, ‘En kötüsü yukarıda üç baraj kuruluyor ve nehir 6 metre derinliğe kadar kazılacak. Sahilleri besleyen kum, çakıl nereden gelecek? Deniz dalgalar bu kez sahili aşındıracak, sahiller yok olacak. Önemli bir alanda Ormanlık imara açıldı yapılaşma hızla yaygınlaşacak” ifadesini kullandı Taşkın hesaplarının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini konusuna dikkat çeken Oğuz, ‘Taşkın çok büyük risk çünkü kıyı kabarması olacak. Halka açık yerleri açın, dış marinayı yapmayın, Konyaaltı kıyılarındaki rusubatı koruyucu önlemler alın. Böyle yaparsanız projeyi uygulayın, aksi takdirde bu proje uygulanmasın’ dediklerini kaydetti.
Maliyeti 4,5-5 milyar dolar

Belediyenin proje raporundaki yatırım maliyetleri hakkında bilgi veren Oğuz, ‘Dere ıslah çalışmaları için 1 milyar 222 milyon dolar, ana direnler için 174 milyon dolar, tali direnler için de 202 milyon dolar yatırım gerekecek. Tabi buradaki yağmur suyu altyapısının tahmini yatırım maliyetleri de 100 milyon dolar. Yani sadece ıslah için 1.6 milyar doların üzerinde bir rakam. 2 marina, dalga ile ilgili mahmuzlar veya diğer önlemler. Üstte üç barajdan bahsediliyor ve hepsi birlikte düşünüldüğünde korkunç bir maliyet. Acaba kentin öncelikli sorunları arasında kaçıncı sırada olduğu da tartışılmalıdır. Bu paraya üç çevre yolu açılabilir, Antalya’dan Burdur‘a 250 milyon dolarlık konvansiyonel tren yapılabilir. Kruvaziyer liman olabilir. Antalya kent merkezindeki kentsel Dönüşüm olabilir. Rapora göre baktığımızda 4-5 milyar doların üzerinde bir maliyet tahmin ediyoruz” diye konuştu.
ViraHaber.com