Anlaşma sağlandı
ABD'deki borçlanma limiti sorununda nihayet anlaşma sağlandı. Oylama bugün...
Dünya piyasalarına zor günler yaşatan ve belirsizliğini daha düne kadar koruyan borçlanma limiti krizi nihayet aşıldı. Piyasaları ise bu gelişmeye pozitif tepki verdi...
ABD'de borçlanma limitinin yükseltilmesi için sürenin dolmasına sadece 2 gün kala, krize çözüm bulma uğraşında Beyaz Saray ile Kongre liderleri arasında haftalardır süren çıkmazın ardından nihayet anlaşma sağlandığı bildirildi.
ABD Başkanı Barack Obama, ''son dakika'' anlaşmasını Beyaz Saray'da yaptığı açıklamayla kamuoyuna duyurdu.
''Kongre'nin iki kanadındaki her iki partinin liderlerinin bütçe açığını azaltacak ve temerrüde düşmeyi önleyecek bir anlaşmaya vardığını duyurmak isterim'' diyen Obama, açıklamasında, Kongre üyelerine ''doğru olanı yapmaları'' ve üzerinde uzlaşılan teklifi onaylamaları çağrısında bulundu.
Asya piyasaları artıya geçti, altın düştü
Bu gelişmelere paralel olarak riskli yatırım araçlarına hızlı bir akın başladı. Altın bir miktar gevşerken, Asya piyasaları yüzde 1'in üzerinde performans sergiledi. Bunu bugün Avrupa ve ABD piyasalarının takip etmesi bekleniyor. Ayrıca, dolar diğer para birimleri karşısında bir miktar artıya geçti.
Oylama bugün
Anlaşmanın Senato ve Temsilciler Meclisi'nde bugün oylamaya sunulması bekleniyor. Kongre'nin her iki kanadının da onay vermesi halinde anlaşmanın hayata geçirilmesi Obama'nın imzasına kalacak ve böylece ABD'nin temerrüde düşmesi riski, limitin artırılması için olan sürenin son gününde önlenmiş olacak.
Senato ve Temsilciler Meclisi'ndeki liderler de planla ilgili olarak parti üyelerini bilgilendirdi. Anlaşmanın Kongre'den geçmesinin yüzde 100 garantisi olmadığı, Senato'da onaylanması beklenirken Temsilciler Meclisi'ndeki akıbetinin ise o kadar kesin olmayabileceği yorumları yapılıyor.
"Dünyadaki en iyi anlaşma"
Temsilciler Meclisi Başkanı Cumhuriyetçi John Boehner, partililere yaptığı açıklamada, üzerinde uzlaşılan planın ''dünyadaki en iyi anlaşma'' olmadığını ancak plana destek verdiğini söyledi.
Meclis'teki Demokrat Azınlık Lideri Nancy Pelosi ise ''Nihai metnin nasıl olacağı ve etkileri konusunda tüm detayları bilmiyorum. Tamamımız bunu desteklemeyebilir'' dedi.
Senato'daki liderlerin ise daha olumlu açıklamalar yaptığı gözlendi.
Senato'daki Demokrat Çoğunluk Lideri Harry Reid, ''Her iki partinin bir araya gelip tarihi bir anlaşmaya varmasından mutluluk duyduğunu'' belirtti, Senato'daki Cumhuriyetçilerin Lideri Mitch McConnell da ''Bu gece Amerikan halkına, ABD'nin temerrüde düşmeyeceği güvencesini verebiliriz'' diye konuştu.
Reuters'ın haberine göre, tarafların üzerinde uzlaştığı plan, gelecek 10 yılda harcamalarda 2,4 trilyon dolar kesinti yapılmasını öngörüyor.
Amerikan medyası ve uluslararası ajanslarda yer alan haberlere göre, tarafların üzerinde uzlaştığı plan, gelecek 10 yılda harcamalarda 2,4 trilyon dolarlık kesinti yapılmasını öngörüyor. Federal hükümetin borçlanma limitinin, 2012 başkanlık seçimleri sonrasına kadar olan dönemi kapsayacak şekilde, iki aşamada en az 2,2 trilyon dolar düzeyinde yükseltilmesini içeren plan, Kongre'ye, bu aşamalara dair ''hoşnutsuzluğunu'' kayda geçirmesi imkanı tanıyor ancak Kongre'nin bu aşamaları bloke edebilmesi için hem Senato hem de Temsilciler Meclisi'nde üçte ikilik oy çoğunluğuna ulaşılması zorunluluğunu getiriyor, bunun ise zor bir ihtimal olduğu belirtiliyor.
Borçlanma tavanı nedir?
ABD yönetimi, askerlerin maaşları, kredi faizleri ve sağlık giderleri dahil faturalarını ödemek için toplam borç miktarı konusunda yasal bir sınırlamayla karşı karşıya bulunuyor. Şu anda mevcut borçlanma tavanı 14.3 trilyon dolar. Bu borçlanma tavanına mayıs ayında ulaşıldı. Borçlanma tavanını artırma yetkisi sadece Kongre’nin onayıyla olduğu için ABD Başkanı Barack Obama yönetimi daha fazla borçlanamıyor. ABD’de borçlanma tavanı, Birinci Dünya Savaşı’nda hükümetin finans ihtiyaçlarının karşılanmasını basitleştirmek için ilk kez 1917 yılında uygulandı. O zamandan bu yana borçlanma tavanı onlarca kez yükseltildi. Kongre ayrıca hükümetin harcama taahhütlerini ve vergi artırma yetkisini belirliyor. Bu Obama yönetiminin kazandığından fazla harcamasını ve aynı zamanda borçlanmasını imkansız kılıyor. Finansal kriz ve ABD’nin kırılgan ekonomik koşulları hükümetin harcamalarının artmasına yol açarken, vergi gelirleri beklentileri karşılamadı. Bu ise hükümetin borçlanma oranını artırarak bütçe açığının büyümesine sebep oldu.
Ya anlaşma olmasaydı?
Taraflar sürenin sona erdiği 2 Ağustos’a kadar nihai bir anlaşmaya varamasaydı, ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner’ın deyimiyle bir “felaket” olacaktı. Borçlanma tavanının artırılmaması halinde ABD tarihinde ilk kez temerrüde düşecek ve bu durum hem ABD ekonomisi hem de küresel ekonomi açısından istenmeyen sonuçlara yol açacaktı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları ABD’nin kredi notunu düşürecek, uluslararası kuruluşların elinde bulunan ABD Hazine tahvillerinin değeri düşecek ve yabancı kreditörler ABD bankalarındaki paralarını çekmeye başlayacaktı.
HT Ekonomi
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.