Kaçak işçiliği önlemek amacıyla yönetmelikte değişiklik yapılarak yabancıların Türkiye'ye tekrar girebilmesi için kendi ülkelerinde en az 90 gün ikamet etmeleri koşulunun yat turizmini bitireceğini belirten yat sahipleri yasanın yatçılık için bir muafiyet getirmesi gerektiğini söyledi. Aksi takdirde Türkiye’den zorunlu olarak ayrılmak durumunda kalacaklarını vurgulayan yatçılar yasanın hali hazırdaki şekli ile devam etmesini istedi.

Yasa neyi gerektiriyor?

 ‘5683 Sayılı Yabancıların Türkiye'de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanunu’nda yapılan değişiklik ile 1 Şubat’tan itibaren Türkiye’yi ziyaret edecek yabancı uyruklular 180 gün içinde en fazla 90 gün süre ile ülkemizde kalabilecekler. 90 gün sonunda Türkiye dışına çıkarak ancak 90 gün ara verdikten sonra tekrar gelme hakkını elde edebileceklerdir. Önceki uygulamada ülkemize gelen yabancılara genelde 90 günlük vize veriliyor, yurtdışına bir gün giriş çıkış yapmak sureti ile bu süreleri uzatabiliyorlardı.

 "Yunanistan gibi yapmayın" 

Deniz Ticaret Odası (DTO) Antalya Başkan Vekili Hasan Kaçmaz ve Alanya Marina Genel Müdürü Savaş Ayas ile yasadaki değişikli değerlendiren yaşları 62 ila 68 arasında değişen yat sahipleri endişeli olduklarını belirtiler. Son altı yıldır Türkiye’de yaşadığını belirten Avi Heyns, yasa değişikliğinin yatçılık adına kötü bir düzenleme olduğunu söyledi. Yatçılığın yanı sıra diğer turizm gelirlerinin düşeceğini belirten Heyns, “Şuandaki yasanın hali hazırdaki şekli ile devam etmesinin en uygun olduğunu düşünüyorum. Yoksa Türkiye de Yunanistan’ın geçmişte yaşadığı hatayı yapıp aynı duruma düşebilir.” dedi. 

"Türkiye'den ayrılmak üzecek"

Brigilte Stuurop ise yasanın zaman kısıtlmasına neden olduğunu için planladıkları Karadeniz yolculuğundan vazgeçtiklerini belirterek “Ayrıca bir kadın olarak hangi marinada kalacağımıza hızlı bir şekilde karar vereceğimizden dolayı kış koşullarında tehlikeli olacaktır. Bu yönden de bu yasanın değişiklik yapılması bizim için üzücü oldu” diye konuştu. Hugo Crapr, zaman kısıtlamasından dolayı İtalya, Yunanistan veya diğer ülkelere gitmek zorunda kalacaklarını ifade ederek, “Kararı yanlış buluyorum. Öncelikle zorunlu bir şekilde Türkiye’den ayrılma durumunda kalacağız. Bu bizi çok üzecek” dedi.

"Marinayı ayakta tutuyorlar"

Jonh Prign, “Üzülecek belirtmek istiyorum bu yasa bizim yelken açma ve yatçılık özgürlüğümüzü kısıtlamış olacak. Bu Türkiye için gelir kaybı, aynı zamanda da bizim yatçılar olarak bu ülkeden ayrılmamıza neden olacak” diyerek düşüncelerini belirtti. Marina Genel Müdürü Savaş Ayas, "Kaçak işçileri kontrol etmek için çıkartılan yasa dolaylı olarak yatçılık ve emlak sektörüne darbe vuracak. Marinamızda kalan yatçılar Alanya ekonomisine katkı sağlarken, marinada kaldıkları sürede de istihdam sorununu azaltıyorlardı. Marinanın ayakta durmasını sağlıyorlar. Bu yönden bu yasanın şuanda değişiklik ile uygulanması Türkiye’nin turizm gelirlerini etkileyecektir” diye konuştu. 

"Farklı bir uygulama bekliyoruz"

DTO Antalya Başkan Vekili Hasan Kaçmaz, Türkiye’nin yatçıların 5 yıla kadar konaklamasına müsaade ettiğini ancak son değişiklik ile 27 bin civarındaki yatçıların olumsuz etkileneceğini dile getirdi. Yatçıların orta ve yüksek gelir düzeyine dahil olmaları nedeniyle Türkiye’den ayrılmalarının büyük oranda turizm gelirlerinin düşmesini de beraberinde getireceğini ifade eden Kaçmaz, “Son 30 yıldır kazandığımız bu mevzileri bir anda basit bir değişimle kaybetmek hiçbirimizin istediği bir gelişme değil. DTO ve marina işletmecileri olarak Turizm Bakanlığı’na bilgiler gönderildi. ALTSO Başkanı Kerim Aydoğan da bu konuya ilgili olarak raporlarını gönderdi. Önümüzdeki haftalarda gelişme olacağını ve bu yasanın yabancı yat sahipleri için farklı bir konuma getirileceğini ümit ediyoruz” dedi.

"Alanya'nın zararı 10 milyon Euro"

Yasanın değişiklik yapıldığı mevcut hali ile devam etmesinin Türkiye’nin turizm gelirlerinin büyük oranda gerilemesine ve dolayısıyla ülke ekonomisine zarar vereceğini belirten Kaçma, “Yasa değişmezse Türkiye’nin kaybı sadece yat turizmine büyük bir darbe indirmekle kalmayacak. Aynı zamanda Türkiye’nin 150 -200 milyon Euro civarındaki bir turizm gelir kaynına neden olacaktır. Alanya ölçeğinde de en az 5–10 milyon Euro doğrudan ve dolaylı bir kaybımız olacaktır. Umarım önümüzdeki hafta iyi haberler alacağız” diye konuştu.