1 Ocak 2021 tarihinde yürürlüğe giren ve yaklaşık 3,5 trilyon dolarlık yeni bir serbest ticaret pazarı oluşturan Afrika Serbest Ticaret Bölgesi Anlaşması’yla (AfCFTA) birlikte Türk iş dünyası, Afrika kıtasındaki yatırım olanaklarını yakından incelemeyi sürdürüyor. Başta Afrika ve Orta Doğu olmak üzere dünyanın farklı şehirlerine yayılmış ofisleriyle müşteri odaklı hizmet modelini benimseyen Karanfil Group, AfCFTA’nın hayata geçmesiyle birlikte Afrika’daki faaliyetlerine ivme kazandırdı. 

“Libya ve Afrika bölgesinde üretimimizi ve ihracatımızı ikiye katlamayı planlıyoruz” 

Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda Afrika ile olan ticaretini daha fazla artırabilecek potansiyele sahip olduğunu belirten Karanfil Group Yönetim Kurulu Başkanı Murtaza Karanfil, “Küreselleşme ve pandeminin de getirdiği yeni iş yapış modelleriyle birlikte günümüzde uluslararası çapta erişilmez bir nokta kalmadı. Ciddi fırsatların olduğunu düşündüğümüz Afrika’yı da ana odağımız arasına ekledik. Başta tekstil olmak üzere gıda, inşaat, mobilya, madencilik, savunma, güvenlik teknolojileri, yedek parça ve sağlık malzemelerini de kapsayan çok geniş bir yelpazede hizmet veriyoruz. Kıtayla olan karşılıklı ticaretimizin gelişmesi için Türkiye’den üç günlük deniz mesafesinde olan Libya, bu anlamda bize yeni kapılar açabilir. Ayrıca Libya AfCFTA Anlaşması’na dahil. Yanı sıra Karanfil Group olarak Libya üzerinden Afrika’da üçüncü ülkelerle ticaretimizi nasıl geliştirebileceğimiz konusunda da çalışmalar yapıyoruz. Özellikle Libya ve Afrika bölgesindeki iştiraklerimizi hızlandırıp üretimimizi ve ihracatımızı ikiye katlamayı planlıyoruz.” diye konuştu. 

“Afrika dünyanın en büyük tüketim sahalarından biri olacak” 

Türkiye’nin katma değerli ürün ihracatına destek vermek adına ticari süreçlerini ve faaliyet alanlarını her geçen genişlettiklerinin bilgisini veren Karanfil, Libya’nın birçok şehrinde bulunan şubeleriyle Afrika’daki organizasyon yapısını güçlendirmeye devam ettiklerini vurguladı. Karanfil, sözlerine şu şekilde devam etti: “Geçtiğimiz aylarda Süveyş Kanalı’nda yaşanan gemi kazası, pandemiden ötürü geciken sevkiyatların üzerine krizi daha da büyüttü. Süreci Libya özelinde ele aldığımızda hayata geçirilecek bir lojistik üs projesi Avrupa, Orta Asya ve Uzak Doğu’nun Türkiye üzerinden Afrika pazarlarına erişim sağlaması konusunda kilit bir rol oynayabilir. Halihazırda dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 85’i denizyolu taşımacılığıyla yapılıyor. Ülkemiz ise dünyanın en büyük filo sıralamasında 15’inci sırada yer alıyor. Dünyadaki jeopolitik gelişmeler, yeni pazar ve güzergahlar deniz ticaretimizi de etkileyecek. Bu noktada Afrika kıtasının 30 yıl içerisinde en büyük tüketim pazarlarından biri olabileceğini öngörüyoruz. Afrika, dünyanın en büyük tüketim sahalarından biri olacak. Bu bilinçten hareketle hedefimize Afrika’yı almaya devam ediyoruz” dedi. 

KRN Lines Türkiye-Afrika ticaretine katma değer sağlıyor 

Karanfil Group şirketlerinden KRN Lines’ın Türkiye’den Libya’ya direkt RORO & Konteyner taşımacılığına başladığını anımsatan Karanfil, filoya katılacak yeni konteyner gemileri sayesinde Türkiye’nin Afrika kıtasına olan ihracatına katma değer sağlamayı hedeflediklerini söyledi. Karanfil, deniz taşımacılığında dünya trendlerini takip ederek Türk denizciliğinin daha ileri noktalara ulaşmasına katkı sağlamak için çaba gösterdiklerini sözlerine ekledi. 

Vira Haber