
6,6 Saniyede Sabrımız Taşıyor! : Preply Açıklıyor
Sosyal etkileşimler, bazen beklenmedik sessizliklerle test edilir.
Preply’nin gerçekleştirdiği dünya çapındaki araştırmaya göre, bir sohbetin içinde oluşan "garip sessizlikler" (awkward silence) dünya çapında farklı kültürlerde farklı sürelerde rahatsız edici bir hâl alıyor. Özellikle Türkler, 6,6 saniyelik bir sessizliği bile tolerans sınırlarına yakın buluyor. Peki, neden bu kadar kısa bir süre bile bazen bizi gergin yapabiliyor? Bu yazımızda, Preply’nin araştırmasına dayalı olarak garip sessizliklerin nasıl rahatsız edici bir deneyim haline geldiğini ve buna karşı nasıl stratejiler geliştirebileceğimizi keşfedeceğiz.
Türkler En Çok Yöneticileriyle Sessizlikten Rahatsız Oluyor!
Preply'nin garip sessizlik araştırmasında dikkat çeken bulgulardan biri, Türklerin özellikle işyerlerinde yöneticileriyle yaşadıkları sessizliklerden çok rahatsız oldukları. Araştırma sonuçlarına göre, katılımcıların %39,4’ü en çok yöneticileriyle konuşurken sessizliğin rahatsız edici olduğunu belirtiyor. Bu durum, sosyal etkileşimin hiyerarşik düzende daha zorlayıcı hale gelmesinden kaynaklanıyor olabilir. İletişim daha dikkatli ve düşünceli bir biçimde kurulduğunda, bir sessizlik anı hızla "garip" bir hâl alabiliyor.
Yöneticilerle olan sessizlikler, zaman zaman rahatsız edici olabiliyor çünkü iki kişi arasındaki dinamik, genellikle daha resmi ve temkinli bir yapıya sahip oluyor. Preply’nin araştırmasında, erkeklerin bu durumu kadınlara kıyasla biraz daha az rahatsız edici bulduğu gözlemlense de, her iki cinsiyet de iş yerinde sessizliklerin özellikle yöneticilerle meydana gelmesinden kaçınılması gerektiğini belirtiyor. Eğer siz de bu tür durumlarla karşılaşıyorsanız, belki de iletişiminizi daha akıcı hale getirmek için biraz yardım almayı düşünebilirsiniz.
İlk Buluşmalar En Zorlayıcı! İşte Türklerin Sessizlik Korkuları
Türkler için garip sessizliklerin en zorlayıcı olduğu bir diğer alan ise ilk buluşmalar! Araştırmaya göre, katılımcıların %38’i ilk buluşmalarında yaşanan sessizliklerden rahatsız olduklarını belirtiyor. Bu, yeni bir insanla tanışırken ortaya çıkan "beklentiler" ve "kabul edilme korkusu" gibi sosyal endişelerle doğrudan ilgili. İnsanlar, birbirlerini ilk kez tanımaya çalışırken, sessizliğin çoğu zaman hoş karşılanmadığını hissediyorlar. Özellikle romantik ilişkilerde, konuşulması gereken çok şey varken birden sessizlik anlarının ortaya çıkması gerginlik yaratabiliyor.
Bununla başa çıkabilmek için, bazen küçük iltifatlar yapmak ya da konuya dair yeni sorular sorarak sessizliği yumuşatmak en etkili yol olabilir. Preply’nin araştırmasında da yer alan öneriler, özellikle sosyal anksiyetesi olan kişilerin bu tür durumlarla daha rahat başa çıkmasına yardımcı olabilir. Eğer kendinizi bu tür ortamlarda sıkışmış hissediyorsanız, belki de bu konuda bir dil öğrenmeye başlamak, özgüveninizi artırabilir.
Türkiye’de Garip Sessizlikler Asansörde Korkutucu Olabiliyor!
Garip sessizliklerin korkutucu hâle geldiği bir diğer yer ise asansörler! Türkiye’de yapılan araştırmaya göre, katılımcıların %76,5’i asansördeki sessizliklerin tedirgin edici olduğunu belirtiyor. Küçük, kapalı alanlar ve sosyal etkileşimin sınırlı olduğu ortamlarda bu tür sessizlikler daha fazla korkuya yol açabiliyor. Özellikle asansör gibi sıkışık yerlerde herkesin birbirine yakın olduğu bir ortamda, konuşulacak bir şey yoksa sessizlik hızla rahatsız edici hale gelebiliyor.
Bu tür anlarda, kelimeleri bulamamak yerine, dolgu kelimeleri kullanmak iyi bir strateji olabilir. Preply’nin araştırmasında da yer alan dolgu kelimeler, böyle durumlarda hem konuşmayı canlandırmak hem de karşılıklı gerilimi azaltmak için etkili bir çözüm olarak öne çıkıyor. Örneğin, "Bunun dışında…" gibi cümle başlangıçları, sessizliği yumuşatmak için işe yarayabilir.
Garip Sessizliklerin Üstesinden Gelmek İçin Ne Yapmalı?
Garip sessizliklerin üstesinden gelmek için birkaç pratik yöntem bulunuyor. İltifatlar, hikâye odaklı sorular sormak ve dolgu kelimeleri kullanmak bu durumlarla başa çıkmada yardımcı olabilir. Ancak, Preply’nin araştırması gösteriyor ki, sessizliğin rahatsız edici bir hâl almasını engellemek için, bazen kelimelerden çok sosyal beceriler önemli. Bu tür durumlarla karşılaştığınızda, dil becerilerinizi geliştirmek ve kendinizi daha rahat ifade etmek için farklı kaynaklardan yardım almak oldukça faydalı olabilir. Eğer siz de kendinizi daha rahat ifade etmek istiyorsanız, Almanca özel ders gibi kişiye özel dersler alarak, iletişim becerilerinizi geliştirebilir, konuşmalarınızı daha akıcı hâle getirebilirsiniz.
Garip sessizlikler, dünyanın her yerinde sosyal etkileşimde yaşanan evrensel bir durum. Preply’nin araştırması, farklı kültürlerin bu durumu nasıl deneyimlediğini ve başa çıkma yollarını gösteriyor. Eğer sessizliklerin sizi zorladığı ortamlarda daha rahat olmak istiyorsanız, dil becerilerinizi geliştirmek için adım atmak iyi bir çözüm olabilir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.