Milliyet'ten Gökhan Karakaş'ın haberine göre, 15 metrelik Hippoi replikası kavela zıvana yöntemiyle birbirine geçme olarak yapılırken hiç çivi kullanılmadı. En son 3000 yıl önce yapıldığı tahmin edilen teknenin günümüz örneği aslı gibi 6 ton ağırlığında, 8 kürekli ve yelkenli. 360 Derece Tarih Araştırmaları Derneği’ni gönüllüleri tarafından toplam 8 ayda bitirilen Hippoi’nin önündeki at başı da ağaçtan oyma olarak tekneyi süsledi.

ÇOK KÜLTÜRLÜLÜĞÜN KANITI

Daha önce de deneysel arkeoloji bilimine İzmir kayıkları, Kybele, Kiklad ve Uluburun teknelerini kazandırdıklarını söyleyen dernek üyelerinden Mualla Erkurt, Hippoi’lerin, dönemin ticaret gemileri olarak Akdeniz tarihine iz bıraktığını anlattı. Dönemin inşa tekniğini kullanarak yeniden yaptıkları Hippoi’yle antik rotasında Doğu Akdeniz’e açılmak istediklerini söyleyen Erkurt, “Koronavirüs nedeniyle Urla’daki merkezimizden İzmir Körfezi’ne uzanan kısa yolculuklar yaparak denizde denedik. 60 metrekare yelkeni ile 10 ton yükü taşıdığını düşünüyoruz. Dönemin yükleri arasında zeytinyağı, şarap, bakır, kalay, ev eşyaları, keresteler, süslemeler ve amforalar bulunuyordu. Tekne Anadolu’nun zengin tarihini ve çok kültürlülüğünün kanıtı olarak bilim tarihindeki yerini aldı” dedi. Arkeolog Osman Erkurt ise, replika teknenin Fenikelilerin Hippoi türünün bir örneği olduğunu söyledi.

VİKİNG TEKNESİYLE BULUŞACAK

Ön tarafındaki at başlı oymasıyla Hippoi adını alan teknenin Norveçli Einar Erlingsen başkanlığındaki Oseberg Tarih Vakfı’nın yaptırdığı Saga Farma adlı Viking teknesiyle Karadeniz’de buluşması planlanıyor. Oslo’nun güneyindeki Tonsberg’den yola çıktıktan sonra nehirler ve Beyaz Deniz üzerinden önce St. Petersburg ardından Karadeniz’e gelmesi planlanan Saga Farma, koronavirüs salgını nedeniyle yola çıkmıştı. İtalyan deniz arkeoloğu Francesco Tiboni, Troya Savaşında Akhaların şehri ele geçirmek için tahta at yerine 30 savaşçıyı barındırabilen Hippoi teknesi kullanıldığını iddia etmişti.

Vira Haber